Kadına şiddete teknik takip

Kadına yönelik şiddetin önlenmesi amacıyla hazırlanan kanun tasarısı evli, nişanlı, bekar ayrımı yapmadan şiddete uğrayan veya şiddete uğrama tehlikesi bulunan tüm kadınları kapsayacak.

Kadına şiddete teknik takip
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 24.02.2012 - 18:30

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığınca hazırlanan "Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun Tasarısı" Meclis Başkanlığına sunuldu. Tasarının gerekçesinde son yıllarda başta kadınlar olmak üzere kişilere karşı işlenen şiddet olaylarının toplumu sarsan boyutlara ulaştığı, bu olaylara daha çok kadınlar ve çocukların maruz kaldığı ifade edildi. Kadına yönelik şiddetin, en yoğun olarak aile içinde yaşandığı belirtilen gerekçede, fiziksel, psikolojik, ekonomik açıdan mahrum bırakma ve cinsel şiddetin kadınlarda, özgüven eksikliği, kimlik sorunu, toplumsal yaşama katılımda ve kendini ifade etmede sorunlar ve yetersiz beslenme, kronik hastalıkların artması, geçici ve kalıcı hastalıklar, kronik ağrılar ile anne ölümlerine ve intiharlara neden olduğu kaydedildi. Şiddete tanık olan çocuklarda da ruhsal davranış bozuklukları ve okulda başarısızlığın görüldüğü ifade edilen gerekçede bunun ileriki yaşantılarda şiddet uygulamaya eğilimli bireylerin yetişmesine olanak sağladığı vurgulandı.

Eski kanun ihtiyaçları karşılamıyor

Kişilere yönelik şiddetin, bir insan hakkı ihlali olduğu belirtilen tasarının gerekçesinde bunun özel değil toplumsal sorun olarak görüldüğü ve mücadelesinin de bir devlet politikası olarak kabul edilmesi gerektiği ifade edildi. "Kadın-erkek eşitliğinin sağlanması, kadının insan haklarının teminat altına alınması devletlerin sorumluluğundadır" denilen gerekçede aynı yöndeki eski kanunun ihtiyaçlara cevap vermemesi üzerine bu tasarının hazırlandığı kaydedildi.

Kadın cinayetlerinin son bulması için

Tasarı ile öncelikle en temel insan hakkı olan yaşam hakkının korunması, kadın cinayetlerinin son bulması amacıyla kurumların şiddetle mücadelenin her aşamasında aktif rol almasını sağlamanın hedeflediği anlatılan gerekçede "Tasarıda devletin şiddeti önlemesi, şiddete uğrayanı çok yönlü koruması ve şiddet uygulayan veya şiddet uygulama ihtimali bulunan kişinin, verilecek koruyucu tedbir kararlan ile rehabilite edilmesi amaçlanmıştır" denildi.

Tasarı ile medya organlarına da sorumluluk yüklendiği belirtilen gerekçede, televizyonların büyük etkisinden bahsedilerek, "Toplumsal rollerle ilgili örnek davranış kalıpları ve hayatla ilgili Örnek yaşam modellerinin bireylere sunularak yayın yapılması toplumumuzdaki bireylerin kişiliklerine olumlu etki yapacak ve toplumumuzun daha sağlıklı gelişmesine katkı sağlayacaktır" denildi.

Tasarı şunları getirecek:

Bekar kadınları da kapsayacak

Kanun tasarısı şiddete uğrayan veya şiddete uğrama tehlikesi bulunan kadınların, tüm çocukların, aile bireyleri ve tek taraflı ısrarlı takip mağdurlarını koruyacak.

Şiddete uğrayan kadının çocuğuna kreş imkanı

Kanun kapsamında korunan kişilerle ilgili mülkî amir tarafından karar verilecek. Mülki amir şiddete uğrayanın kendisine ve gerekiyorsa beraberindeki çocuklara, bulunduğu yerde veya başka bir yerde, uygun barınma yeri sağlayacak, geçici maddi yardım yapabilecek. Psikolojik, meslekî, hukukî ve sosyal bakımdan, rehberlik ve danışmanlık hizmeti verilecek. Hayati tehlikesinin bulunması halinde, ilgilinin talebi üzerine veya resen geçici koruma altına alınabilecek. Korunan kişinin çalışması durumunda varsa çocukları için gerektiğinde ücreti bu kanun kapsamında karşılanmak suretiyle kreş imkânı sağlanacak.

Tapu kütüğüne aile konutu şehri konulabilecek

Kanun kapsamında korunan kişilerle ilgili hâkim işyerinin değiştirilmesi, kişinin evli olması halinde müşterek yerleşim yerinden ayrı yerleşim yeri belirlenmesi, 22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medenî Kanunundaki şartların varlığı halinde ve korunan kişinin talebi üzerine tapu kütüğüne aile konutu şerhi konulmasına karar verebilecek. Korunan kişi bakımından hayati tehlikenin bulunması ve bu tehlikenin önlenmesi için diğer tedbirlerin yeterli olmayacağının anlaşılması halinde ve ilgilinin aydınlatılmış rızasına dayalı olarak 27/12/2007 tarihli ve 5726 sayılı Tanık Koruma Kanunu hükümlerine göre kimlik ve ilgili diğer bilgi ve belgelerinin değiştirilmesi istenecek.

Şiddet uygulayan kamu görevlisinin silahına da el konulabilecek

Hâkim, şiddet uygulayan veya uygulama ihtimali bulunan kişilerle ilgili müşterek konuttan veya bulunduğu yerden derhal uzaklaştırılması, müşterek konutun korunan kişiye tahsis edilmesi ile korunan kişilere, bu kişilerin bulundukları konuta, okula ve işyerine yaklaşmaması, bulundurulması veya taşınmasına kanunen izin verilen silahları kolluğa teslim etmesi, silah taşıması zorunlu olan bir kamu görevi ifa etse bile bu görevi nedeniyle zimmetinde bulunan silahı kurumuna teslim etmesi, bağımlılığının olması halinde, hastaneye yatmak dâhil, muayene ve tedavisinin sağlanması gibi kararlar alabilecek.

6 aya kadar tadbir kararı

Tasarıya göre şiddet uygulayan veya uygulama ihtimali bulunan kişi, ailenin geçimini sağlayan yahut katkıda bulunan kişi ise, Türk Medenî Kanunu hükümlerine göre nafakaya hükmedilmemiş olması kaydıyla talep edilmese dahi tedbir nafakasına hükmedebilecek. Tedbir kararı şiddete uğrayan kişinin talebi üzerine, Bakanlık, kolluk ya da Cumhuriyet savcısının başvurusu üzerine verilecek. Tedbir kararı ilk defasında en çok altı ay için verilecek. Daha sonra değiştirilip kaldırılabilecek. Hâkim tedbir kararını, duruşma yapmaksızın ve gerektiğinde şiddetin uygulandığı hususunda delil veya belge aramaksızın verebilecek.

Elektronik kelepçe, telefon görünümlü mobil cihazla takip

Kanun kapsamında verilecek koruyucu tedbir kararlarının takibi, teknik araç ve yöntemler kullanılmak suretiyle de yapılabilecek. Buna ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle düzenlenecek. Teknik yöntemlerle takip, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun "Teknik araçlarla izleme" başlıklı 140'ıncı maddesindeki teknik araçlarla izlemeden farklı olacak. Teknik yöntemlerle takip, şiddet uygulayan veya uygulama ihtimali olan kişiye yönelik olarak elektronik kelepçe veya bileklik, korunan kişinin sabit ev içi ikaz cihazı ya da mağdura hareket özgürlüğü tanıyan ev dışında da kullanılabilen telefon görünümlü mobil cihazın kullanılması gibi yöntemlerle yapılabilecek.

Tedbir kararına uymayana hapis

Kanun hükümlerine göre şiddet uygulayan veya uygulama ihtimali bulunan kişi, tedbir kararının gereklerine aykırı hareket ettiğinde hâkim kararıyla üç günden on güne kadar hapse atılabilecek. Tekrarında hapis süresi onbeş günden otuz güne kadar çıkacak. Ancak zorlama hapsinin toplam süresi altı ayı geçemeyecek.

Şiddet önleme merkezleri kurulacak

Bakanlık, gerekli uzman personelin görev yaptığı, şiddetin önlenmesi ile koruyucu ve önleyici tedbirlerin etkin olarak uygulanmasına yönelik destek ve izleme hizmetlerinin verildiği, çalışmalarını yedi gün yirmidört saat esasına göre yürüten çalışma usul ve esasları yönetmelikle belirlenen, şiddet önleme ve izleme merkezlerini kuracak. Kurulan merkezlerde şiddetin önlenmesi ile koruyucu ve önleyici tedbirlerin etkin olarak uygulanmasına yönelik izleme çalışmaları yapılıp destek hizmetleri verilecek.

Mağdura asgari ücret yardımı

Bakanlığın hazırlayacağı çeşitli tanıtıcı ve eğitici filmler RTÜK aracılığıyla televizyonlarda yayınlanacak. Kanun kapsamında maddi yardım yapılmasına karar verilen 16 yaşından büyükler için aylık net asgari ücretin 30'da biri, günlük olarak ödenecek. Kanun kapsamında hakkında tedbir alınan kişilere ilişkin sağlık giderleri de kendisi genel sağlık sigortası kapsamına girmiyor ya da çeşitli gerekçelerle faydalanamazlarsa bakanlıkça karşılanacak.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler