Kalemini hiç bırakmadı, muhalif duruşunu bozmadı
Bir Mayıs günü İzmir’de hayata veda eden gazeteci, yazar ve yayıncı Bülent Habora, Şakirin Cami’nde kılınan öğle namazının ardından Hekimbaşı Mezarlığı’nda toprağa verildi.
Cenaze namazının ardından naaşı başında kızı Melisa Yağmur Habora ve oğlu Volga Tuygur Habora, aile ve dostlarının katılımıyla bir tören düzenlendi. Türkiye Yazarlar Sendikası Başkanı Mustafa Köz,“Vefâlı bir dost olan Habora’nın yazdığı ve yayınladığı kitaplar yakın tarihimizi öğrenmek isteyen herkes için çok değerli bir kaynaktır.” diyerek onun eserleri ve çizgisinin yaşatılacağını söyledi. Arkadaşı şair, yazar Sennur Sezer, “Bülent Habora, yaşamı boyunca toplumcu dünya görüşünden taviz vermedi.Yayımladığı kitaplarla yazdıklarıyla hep paylaşımcı demokrat ve özgür toplumu savundu. Elimizde onun imzasını taşıtan önemli değerlendirmeler de var. Dileriz, ilerde değeri daha iyi bilinir.” diyerek Habora gibi gençlerin yetişmesini diledi. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Turgay Olcayto ise, “Son Posta Gazetesi’nde ustalardan feyz alarak birlikte gazetecilik yaptık.” diyerek Habora’nın meslektaşıolduğunu dile getirdi.
Yağmur Habora, "Yar Yayınları'nın hazırladığı dostlarının, bizlerin yazılarının yer aldığı "60.Sanat yılında Bülent Habora" kitabınıgörebilmiş olması bir teselli oldu. Babamız olduğu için gurur duyuyoruz." dedi.
Habora’nın cenaze törenine aralarında; HDP İstanbul Milletvekili Levent Tüzel, İhsan Çaralan, Fatih Polat, Cavit Nacitarhan, Semih Poroy, Egemen Berköz, Yaşar Miraç, Afşar Timuçin, Eray Canberk, Müşir Kaya Canpolat, Canan Arın, Cengiz Arın, Kadir İncesu, Adnan Özyalçıner, Osman Yeşil Çobanoğlu, Çağlar Mirik, Osman Bozkurt’ un da olduğu çok sayıda dostu katıldı.
“Muhalif Duruşunu Bozmadı”
Eray Canberk
“Arkadaşım ve yayıncım” dedim ama“arkadaşımız ve yayıncımız” desem daha doğru olacak. Artık bir de “di-li geçmişzaman” kullanmak gerekecek, ne yazık ki! 1960 Kuşağı denen bizim kuşağınşairlerinden birçoğunun ilk kitaplarınıyayımlamıştı. Yazı hayatına çok genç yaşta başlamıştı. Hikâyeci olarak tanımıştık. Sinema tutkusu sinema dünyasına da girmesine yol açtıydı. Kitap ve okuma tutkusu ise önce kitapçılığa, sonra da yayıncılığa yöneltti Habora’yı.Yayıncılık dünyamıza neredeyse 30 yıl katkısı oldu. Ölene kadar da kalemi elinden bırakmadı. Muhalif duruşunu da hiç bozmadı. Mizah yanı ağır basan yazıları bunun tanığıdır. Yayınladığı kitaplar hep toplumsalcı görüşçizgisindedir. Daha ilk yayımladığı kitaplarda bu çizgisini belirginleştirdi…50 yılı geçen arkadaşlığımız, dostluğumuz konusunda pek çok şey söyleyebilirim ama benim de ilkşiir kitabımı, ilk çevirilerimi yayınlayan Habora’ydı desem bile yeter. Kendine özgü nezaketiyle, dudaklarından çok parmaklarına yakışan sigarasıyla, ahbap edinmekteki candanlığıyla da tanıdığımız Habora hep anılacak ve anılarımızda yaşayacak…
En Çok Okunan Haberler
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Nevşin Mengü hakkında karar
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Colani'den İsrail hakkında ilk açıklama
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- MHP'den 'asgari ücret' önerisi
- AKP’nin tabutu CHP sıralarına kondu