Kitabı savcı da okumuş
Odatv davasında tahliye olan Coşkun Musluk delil olarak dosyasına konulan telefon görüşmesinde geçen "Öcalan'ın İmralı Günleri" kitabını, kendisini sorgulayan savcının da okuduğunu ve çekmecesinden çıkarıp gösterdiğini söyledi.
Odatv davasında tahliye edilen Musluk, hakkında gösterilen ‘delil’leri yorumladı
Gözaltına alındığı 3 Mart 2011 günü kapıyı açtığında polisleri karşısında görünce tedirgin olduğunu ancak “Hüseyin” isimli birisini sorduklarında rahatlayıp kapıyı kapattığını anlatan Musluk, “Biraz sonra yeniden geldiler, ‘İsimleri karıştırmışız, Coşkun Musluk siz misiniz?’ diyerek arama kararını gösterdiler ve süreç başladı. Türkiye’de siyasi gündeme dair kalem oynatanlar olarak, telefonlarımızın dinlendiğini, birtakım tehditlerin altında olduğumuzu biliyorduk. Bir komployla karşılaşabileceğim düşüncesiyle yaşamıma özen gösteriyordum” dedi.
Mesleki kariyerinin başında, yazarlığa da yeni başlamış birisi olarak işin kendisine uzanacağını hiç düşünmediğini söyleyen Musluk, “İlk Odatv gözaltıları olunca gazeteci arkadaşım Hüseyin aramıştı. Ben de ona, beni kim ne yapsın demiştim. Bu kadar olasılık dışı görüyordum” diye konuştu.
İnsanın her koşulda iyimserliğini koruduğuna işaret eden Musluk, “Önüme çıkan sorular içimi çok rahatlattı. Biz bu sorularla soruşturmaya dahil edilsek de hakkımızda isteseler de bir şey yapamazlar diye düşündüm. Bu soruşturmalarda gördük ki hukukun önünde başka güçler var ve tutuklandım. Savcı Bey’in önünde emniyetin hazırladığı sorular vardı. Sorgum sürerken emniyetten kendisi arandığında ‘Kardeşim her şeyi vermeyin. Biz de burada sormak zorunda kalıyoruz’ diyerek sitem etti. Bana yönelik bir mesaj olduğunu düşündüm. ‘Memnun değiliz sorulardan ama emniyetin soruları’ denildiğini düşündüm” değerlendirmesini yaptı.
Akademisyenin siparişi
Musluk, dosyasına konulan telefon görüşmesine ilişkin sorguda yaşadıklarla ilgili şunları söyledi:
“Sürekli alışveriş yaptığım kitabevinden bir kitabı temin etmesini rica ettiğim telefon konuşması da yüzüme okundu. Bir akademisyenin kitap siparişi bile suç delili haline dönüşebiliyordu. Sorgum sırasında Savcı Bey konuşmada adı geçen ‘Öcalan’ın İmralı Günleri’ adlı kitabı kendisinin de okuduğunu söyledi. Hatta Savcı Bey ‘Okumak zorundayım. Siz de mesleğiniz gereği okumak zorundasınız’ dedi. Mahkemede talebimiz olmamasına rağmen Hâkim adli denetim altında bulundurulma istemimizi kendisi yazdırdı. Hem benim hem de Müyesser Hanım için yaptı bunu. Serbest kalacağımızı düşündüm ama karar çoktan verilmiş.”
En Çok Okunan Haberler
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Nevşin Mengü hakkında karar
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Colani'den İsrail hakkında ilk açıklama
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- AKP’nin tabutu CHP sıralarına kondu
- MHP'den 'asgari ücret' önerisi