''Kotlar beyazlarken, yaşamlar kararıyor"

Ali Çetin, haklarını aramak üzere Ankara'da bulunan silikozis hastalığına yakalan kot taşlama işçilerinin mağduriyetini kamuoyuna duyurmak amacıyla hasta isçilerin oluşturduğu Kot Kumlama İşçileri Dayanışma Komitesi ile birlikte Abdi İpekçi parkında basın açıklaması yaptı.

Silikozis hastalığına yakalan işçilerinin seslerini hükümet ve bürokrasiye duyurmak düşüncesiyle üç gündür Ankara'da bulunduğunu anlatan Çetin, işçilerin son derece yalın biçimde yakalandıkları meslek hastalığından kurtulmak istediklerini dile getirdi. Çetin, TÜDEF olarak tüketicileri, aldıkları ürünlerin hangi koşullarda üretildiği konusunda düşünmeye çağırmaya devam ettiklerini belirterek, tüketicilerinden kumlanmış kotlardan kaybolan yaşamları düşünerek bu ürünleri satın almamalarını istedi. Çetin, ''Kotlar beyazlarken, yaşamlar kararıyor. Kızlarımız ve oğullarımızın giydiği kotlar üzerinde ciğerleri sönen bir işçinin izi var. İnsanlık dışı üretilen taşlanmış kotları boykot edelim'' dedi.

Konuyu dünya çapındaki tüketici örgütleri federasyonu Consumers İnternational'a götüreceklerini açıklayan Çetin, yargıya başvuran mağdur işçilerin kendilerinden talep edilen dava harçlarından muaf olmalarını da istedi.

Yasa çıkana kadar Ankara'da kalacaklar

Çetin'in ardından açıklama yapan Kot Kumlama İşçileri Dayanışma Komitesi Üyesi Abdülhalim Demir ise Ankara'da bulundukları üç günlük süre içinde TBMM'yi ziyaret ettiklerini ve görüştükleri milletvekillerinden; sigortalı olup-olmamasına bakılmaksızın tüm silikozis hastalarının sosyal güvenlikten yararlanmasını talep ettiklerini söyledi.

Meclisteki temaslarında iktidar ve muhalefet partilerinden milletvekilleriyle görüştüklerini anlatan Demir, görüşmeler sırasında kendilerine sözler verildiğini, TBMM'nin yeni yasama dönemine geçtiği Ekim ayında Ankara'ya yeniden geleceklerini, hasta işçilerin mağduriyeti giderecek yasa çıkana kadar eylemlerine devam edeceklerini ifade etti.