Kültür - Uygarlık ve Din

Kültür - Uygarlık ve Din
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 16.11.2008 - 08:03

Türk tarihinde ve edebiyatında yanlış tanınan birçok kişi vardır. Bu tür yanlış tanımaların kökeninde tarih ya da edebiyat bilincinin oluşmaması ya da eksikliği gözlenir. Tarih ya da edebiyat bilincinin eksikliğini bilgi eksikliğine, altyapıya bağlamak yanlış olmaz. Verilecek en seçkin örnek Fatih Sultan Mehmettir.

İstanbulda bir üniversite oluşturan, kütüphane kuran, resmini yaptıran, birçok yabancı dil bilen, İbn-i Rüşt felsefesi okuyan, Rönesansa ilgi duyan, daha önemlisi nakib-ül eşrafadıyla anılan sahte bir sınıfın yerine gerçek din ve bilim adamlarını yeğleyen Fatih Sultan Mehmet ülkemizde kimi gerici ve tutucu kurum ve kuruluşlar tarafından bayrak ya da rozet yapılmak istenmektedir. Kuşkusuz bu bilgi eksikliğine, tarih bilinci yoksunluğuna dayandırılacak bir yaklaşımdır. Ancak denilebilir ki Fatihin salt Ayasofya yaklaşımına bakılarak ölçek alınma söz konusu olmuştur...

Bu tür yanlış tanınan ve tanıttırılan kişilerden biri de Ziya Gökalptir. Ziya Gökalpi Doğru Tanımakadlı kitabın yazarı sayın Orhan Karaveli toplum tarafından zaman zaman Kürtzaman zaman da Turancı olarak bilinen Gökalpi gerçek yapısı ve boyutları ile tanıtmaktadır. Bu çerçevede Ziya Gökalpin tarihsel gelişimi içinde ulus devlet anlayışını savunduğunu belirten Karaveli, tıpkı Sakallı Celalörneğinde olduğu gibi titiz bir araştırma yapmış ve doğru tanınmayan bir siyasa-edebi kişiliği aydınlığa çıkarmıştır.

Günümüzün ve ülkemizin en önemli sorunlarından biri de yanlış değerlendirmedir. Din toplumda birlik ve dayanışmayı sağlayan ana öğe olarak nitelendirildiği sürece laiklik tehdit altında kalmaya devam edecektir.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler