"Meclis'ten geçeceğini ümit ediyorum"

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerle Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın alt komisyonda olduğunu belirterek, Haziran sonuna kadar Meclis'te kabul edileceğini ümit ettiğini söyledi.

Abone Ol google-news
Yayınlanma: 28.05.2010 - 14:53

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Hesap Uzmanları Kurulu'nun 65. Kuruluş Yıldönümü nedeniyle düzenlenen "Yatırımlarda Devlet Yardımları Ekonomik ve Sosyal Etkileri" konulu panelin açılış konuşmasını yaptı. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerle Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın alt komisyonda olduğunu belirterek, bir iki hafta içinde tasarının alt komisyonda görüşülerek Haziran sonunda Meclis'te kabul edileceğini ümit ettiğini söyledi.  Tasarının mükellef haklarını daha iyi şekilde korumaya yönelik düzenlemeler içerdiğini anlatan Şimşek, denetim elemanının herhangi mükellefin defterlerinin kayıtlarını 3-5 yıl bekletmesinin söz konusu olmayacağını söyledi.

İdeal olarak 6 ay veya 1 yıl içinde incelemenin tamamlanacağını kaydeden Şimşek, çok karmaşık bir inceleme olması halinde idare tarafından ek süre verilebileceğini söyledi. Denetimlerin daha sistematik hale geleceğini kaydeden Bakan Şimşek, denetimlerin yine risk analizi çerçevesinde yapılacağını dile getirdi.


"Denetim eleman sayısını büyük ölçüde artırıyoruz"


Buna ek olarak kayıt dışılığı azaltmakta ve beyannamelerin doluluk düzeyini artıracak bir önemli düzenlemeye daha gidildiğini anlatan Bakan Şimşek, şöyle devam etti:
"Hiçbir şirket nasılsa Türkiye'de mükelleflerin en fazla yüzde 2'si inceleniyor. Ben bu riski alıyorum. Yakalanmam, incelenmem düşük bu şekilde yaklaşım içine girilmesi engellemek için sınırlı veya derinlemesine tam inceleme söz konusu olabilecek. Biz mükellefleri büyüklüklerine göre 3, 6 veya 9 yılda bir olmak üzere mutlaka inceleyeceğiz yaklaşımı içerisindeyiz. Dilerim meclis tarafından uygun bulunur. Denetim eleman sayısını çok büyük ölçüde arttırıyoruz. Denetim elemanlarına yardımcı olmak üzere bünyemizde gelir uzmanlarını sınav ve eğitim sonrasında onlara tahsis edeceğiz. Belki ilk aşamada 5 bin kişi olabilir ama bu rakam daha sonra daha da katlanır."


"Gelir idaresini güçlendireceğiz"

Tasarıda Gelir İdaresi ile ilgili de çok önemli düzenlemelerin söz konusu olduğunu ifade eden Şimşek, Gelir İdaresini güçlendireceklerini söyledi. Dünyadaki en iyi uygulamalara bakıldığında özerk bir Gelir İdaresi olmadığına dikkat çeken Şimşek, personel alımında bütün yetkilerini devredeceklerini ve kendi bütçe istisnası ve esnekliğini getireceklerini kaydetti. Şimşek, "Hatta iyi bir performans ortaya koyarlarsa ek bir bütçe verilecek. Bunlar önemli hususlar. Vergi gelirlerini ve kayıtdışı mücadeleyi daha sağlıklı hale getireceğiz. Gelir İdaresi'ni denetim koordinasyonunda daha etkin bir role sahip kılıyoruz. Siyasi bir münhazarla yapılan hiçbir düzenleme söz konusu değildir. Ben bakan olarak denetim ilgili hiçbir hususta yer almak istemiyorum. Esas o zaman denetimin siyasallaştırılması tartışmaya açılır. Özellikle denetimle ilgili yeniden yapılanmada Maliye Bakanı olarak bu işin dışında bulunmayı tercih ettim" diye konuştu.

2009 yılında getirilen yeni teşvik sistemi ile ilgili bilgi de veren Maliye Bakanı Şimşek, 2009 Eylül ile 2010 Mart döneminde 2 bin 225 adet teşvik belgesi verildiğini söyledi. Teşvik belgelerinin 2 bin 120 adedinin yerli, 130 adedinin ise yabancı şirketlere düzenlendiğini ifade eden Şimşek, öngörülen sabit yatırım tutarının ise 28.2 milyar TL olduğuna dikkat çekti. 6 ayda görülen yoğunluğun ümit verici olduğunu kaydeden Bakan Şimşek, teşviklerin istihdamı da artırdığını söyledi.


"Denetim birimleri arasında rekabetten bile bahsetmek istemiyorum"

Denetim birimleri arasında çok güçlü bir işbirliği, çok güçlü bir koordinasyondan bahsettiklerini belirten Bakan Şimşek, denetim birimleri arasında bir rekabetten bile bahsetmek istemediğini kaydetti. Şimşek, "Birçok anlamda gelir idaresini tabiri caizse özerk duruma getiriyoruz" dedi.


Denetim elemanlarına eleştiri


Mükellef haklarının önemine de değinen Şimşek, denetim elemanlarını yasaların uygulamaları konusunda eleştirdi. Şimşek, "Maliye Bakanlığı tebliğ çıkartıyor. Bu tebliğler ortak aklın ürünü olduğuna göre o zaman denetim elemanları bunu dikkate alması gerekiyor. Dikkate alınmayacaksa bunu niye çıkartalım. Bu mükellef hakları korunması açısından çok önemli. Mükellefe diyorsunuz ki, 'Şu alanı bu şekilde değerlendireceğim.' Mükellef hesabını, kitabını, yatırımlarını ona göre yapıyor. Ondan sonra denetim elemanı çıkıyor; 'Hayır efendim ben kanunu şöyle yorumluyorum. Ben ortak aklında üstündeyim. Bunu anlamam. Yazarım raporumu. Mahkeme ne yapıyorsa, karar versin.' Bu doğru bir yaklaşım değil. Biz mükellef haklarından da sorumluyuz. Hiçbir şekilde denetim elemanının bağımsızlığı, manevra alanını sınırlamaya yönelik ne bir niyetimiz oldu ne de bir girişimimiz oldu. Vergi güvenliği önemli ama mükellef hakları en az o kadar önemli."


"Rekabet ortamının sağlanmasında devlet yardımları önemli"


Maliye Bakanlığı Hesap Uzmanları Vakfı Başkanı Oğuz Tezmen, rekabet ortamının sağlanmasında devlet yardımının önemine dikkat çekti. Tezmen, kısa vadede politikaların değişiklik gösterebileceğini, uzun vadede ülke ekonomisinin alacağı yönü belirlemenin ortaya çıkan sorunları tartışabilmek için yatırımlarda devlet yardımlarının ele alındığını ve bunların sosyal ekonomik yanlarının altını çizerek, Türkiye'nin bölgesel yatırım hacminin artırılarak istihdam sorununun çözülebileceğini belirtti.


"Yatırım teşvikleri 2009'da yeni bir boyut kazandı"


Maliye Bakanlığı Hesap Uzmanları Kurulu Başkanı Hadi Ekici, yatırım teşviklerinin 2009 yılında yeni bir boyut kazandığını kayderek, bir yönüyle krize verilecek uzun soluklu bir cevap olduğunu dile getirdi. Ekici, iyi modellenmiş ve uygulanabilir bir yatırım teşvik sisteminin, krizden çıkış veya krizin olumsuz etkilerinin giderilmesi konusunda pozitif katkısının olmasının beklendiğini vurgulayarak, uygun bir yatırım teşvik sisteminin, krizin etkisiyle açı kaybetmiş ekonomik güçlerin tekrar dengeye oturtulmasına katkıda bulunacağını söyledi. Ekici, teşvik sisteminin teorik ve hukuksal yapısının iyi olmasının yetmediğini aynı zamanda kolayca kontrol edilebilir ve uygulanabilir olmasının da büyük önem arz ettiğini kaydederek, özellikle birçok belirsizliklerle dolu ve denetim mekanizmaları iyi kurulmamış teşviklerin kamu kaynaklarının amaç dışı kullanımıyla sonuçlandığını belirtti.
 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon