MikroIVF yönetimiyle gebelik şansı üç kat artıyor
Kısırlık (infertilite) tedavisinde uygulanan ''MikroIVF'' yöntemi, diğer tekniklere oranla daha az ilaç kullanımı, daha az maliyetle birlikte gebelik şansını 2-3 kat artırıyor.
Yöntem, aynı zamanda yardımcı üreme yöntemlerinden ''tüp bebek'' tekniğinde sıkça karşılaşılan çoğul gebelik riskini de azaltıyor. Diğer yöntemlere göre daha az ilaç kullanıldığı için, yüksek doz ilaç kullanımına bağlı komplikasyonların ortaya çıkma riski de son derece azalıyor. Uzmanlar, çiftlerin MikroIVF tedavisine ulaşabilmeleri için özellikle ilk başvurularını kısırlık tedavisinde uzmanlaşmış tüp bebek merkezlerine yapması önerisinde bulunuyor.
Maya Tüp Bebek ve Kadın Sağlığı Merkezi Tıbbi Direktörü ve Kadın Hastalıkları-Doğum Uzmanı Operatör Dr. Osman Denizhan Özgün, kısırlığın çiftlerin yüzde 15'ini etkileyen bir sorun olduğunu, Türkiye'de infertil çiftlerin yaklaşık yüzde 10'unun kısırlık tedavisinde uzmanlaşmış merkezlere ulaşabildiğini söyledi. Bu oranın, Avrupa ve Amerika'da yüzde 50'nin üzerinde olduğunu belirten Özgün, kısırlık tedavisinde tüp bebek merkezlerinin teşhis ve tedaviye bakış açısının her geçen gün geliştiğini, alternatif tedavi seçeneklerinin uygulanmasında başarılı sonuçlar elde edildiğini ifade etti.
Özgün, kısırlıkta uygulanan alternatif yöntemlerinden birinin ''MikroIVF'' tedavisi olduğunu ve yöntemin yüksek başarı oranları ve düşük maliyeti ile infertil çiftlere yeni bir kapı açtığını belirtti. Türkiye'de yılda yaklaşık 70-80 bin çifte aşılama tedavisi uygulandığını ve tüp bebek-mikroenjeksiyon tedavisi öncesinde genellikle ortalama 3 kez hastaya aşılama yapıldığını anlatan Özgün, aşılama tedavisinde başarı oranının yüzde 10 civarında olduğuna dikkati çekti. Bunun, günümüz şartlarında oldukça düşük bir gebelik oranı olduğunu ifade eden Özgün, ''Aşılama yerine uygulanabilecek yeni MikroIVF yöntemi ile gebelik başarı oranı 2-3 katına çıkarılabiliyor'' dedi. Özgün, Amerika Birleşik Devletleri ve Japonya'da hem gebelik oranını artırmak hem de maddi açıdan fazla maliyetli olmamasına yönelik yaklaşımlar arasında en dikkat çeken yöntemin MikroIVF olduğunu dile getirdi.
'Çoğul gebelik ve ilaca bağlı komplikasyon riski azalıyor'
Türkiye'de binlerce çiftin kısırlık sorunu ile karşı karşıya olduğunu belirten Özgün, söz konusu çiftlerin çok az bir kısmının pahallı bir yöntem olan ''tüp bebek'' tedavisini alamadığını söyledi. Özgün, aşılama tedavilerinin de düşük maliyetli olmasına rağmen, başarı oranlarının istenen düzeyde olmadığı için bu yöntem yerine MikroIVF tedavisinin çok başarılı sonuçlar elde edilen alternatif bir tedavi olarak tercih edildiğini kaydetti.
Yöntem ile geçtiğimiz aylarda ilk bebeğin dünyaya geldiğini ve önümüzdeki aylarda birçok çiftin bebek sahibi olacağını belirten Özgün, şöyle devam etti: ''MikroIVF tedavisinde kullanılan ilaç sayısı çok az, üstelik döllenme işlemi tıpkı tüp bebekte olduğu gibi vücut dışında gerçekleştiriliyor. Böylece hem başarı şansı artıyor hem de maliyet düşüyor. Üstelik çoğul gebelik riski ve yüksek doz ilaç kullanımına bağlı komplikasyonların ortaya çıkma riskleri son derece azalıyor. Bu yöntemle elde edilen gebelikler doğuma kadar gayet sağlıklı gelişiyor. Sağlık Bakanlığı'nın bu yıl yürürlüğe koyduğu tek embriyo transferi uygulaması da MikroIVF ile son derece uyumlu ve başarılı sonuçlar veriyor. Klasik aşılama tedavileri deneme başına yüzde 10'a kadar bir gebelik şansı veriyor. Günümüzde birçok hekim, çiftlere tüp bebek tedavisine başlamadan önce genellikle 3 kez aşılama yapıyor, ancak aşılama tedavisi alan çiftlerin küçük bir yüzdesi bebek sahibi olabiliyor. İnfertil çift, bu süreçte maddi manevi yıpranıyor ve bu aşamadan sonra çoğu zaman tüp bebek tedavisini karşılama imkanları kalmıyor. MikroIVF tedavisi, çifte 3 kez aşılama yerine 1 kez MikroIVF uygulanması halinde maliyetin artmamasına rağmen gebelik şansını artırıyor.''
Maya Tüp Bebek ve Kadın Sağlığı Merkezi Direktörü İnfertilite Uzmanı Op. Dr. Özgün'ün verdiği bilgiye göre, tedavi öncesinde yaklaşık iki hafta ilaç kullanılıyor. Yumurtaların geliştirilmesinin ardından, yumurta toplama işlemine geçiliyor. Elde edilen birkaç yumurta ile babadan alınan spermlerin yan yana getirilerek doğal olarak döllenmenin sağlanması bekleniyor. Döllenen yumurtalar 2. veya 3. gün transfer ediliyor.
En Çok Okunan Haberler
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Nevşin Mengü hakkında karar
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- Müge Anlı'nın eşine yeni görev
- AKP’nin tabutu CHP sıralarına kondu
- Bakanlık 5 ildeki lahmacuncuları ifşa etti