MÜSİAD, ABD'de think tank kuruluşlarıyla temasta

MÜSİAD'dan yapılan açıklamada, kurumun AB Çalışmaları Bölüm Başkanı ve ilgili uzmanların katıldığı toplantıda Türkiye ekonomisinin başarısı, AB ile Türkiye arasındaki ilişkilerde değişen dinamikler ve bu ilişkilerde ABD'nin rolü gibi konuların tartışıldığı bildirildi.

Açıklamada, kısa dönemde ortak bir panel düzenleme ve Woodrow Wilson bünyesinde bir MÜSİAD Türkiye ortak masası kurma gibi çalışmaların yapılması üzerinde mutabık kalındığı belirtildi.

MÜSİAD'ın, ziyaretleri kapsamında diğer bazı önemli think tank kuruluşlarıyla da görüşmeler yaptığı, bu bağlamda Atlantic Council Başkanı ve ABD'nin eski Ankara Büyükelçisi Ross Wilson ile bir görüşme gerçekleştirildiği, iki kurumun gelecek ay MÜSİAD'da bir dizi görüşme yaparak 2012 yılında yapılacak Karadeniz İş Liderleri Çalıştayı'nda ortak neler yapılabileceğini görüşeceği ifade edildi.

Açıklamada, MÜSİAD heyetinin Center for American Progress kuruluşunu da ziyaret ederek temaslarda bulunduğu bildirildi.

MÜSİAD'ın ayrıca Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı'nda (SETA) MÜSİAD Genel Başkan Yardımcısı Murat Kalsın ve ABD-Türkiye İş Konseyi Başkanı Charles Johnston'ın konuşmacı olarak bulunduğu panele katıldığı kaydedildi.

Türkiye ve ABD arasındaki ticari ilişkilerin üçüncü ülkelerde nasıl geliştirilebileceğinin tartışıldığı toplantıda konuşan Kalsın, Türkiye ile ABD'nin yıllardır stratejik işbirlikleri yapmalarına rağmen ikili ticaret anlamında yeterli düzeye ulaşamadıklarını, bununla birlikte, 3. ülkelerde yapılacak işbirliklerinin iki ülke arasındaki ticari bağları güçlendirmek için iyi bir alternatif olduğunu belirtti.

Türkiye'nin bölgesinde yumuşak bir güç olarak algılandığına dikkat çeken Kalsın, bu bağlamda Orta Doğu'da yaşanan gelişmelerin iki ülke için bir kazan-kazan durumu yaratabileceğini ifade etti.

Türkiye ile ABD arasında geliştirilen diyaloğun yanı sıra artık ticaret alanına da yoğunlaşmak gerektiğini, Amerika'nın Türkiye'nin ne denli farklı bir ülke olduğunun kıymetini henüz tam olarak bilmediğini belirten Johnston da Arap Baharı yaşayan ülkelerde yapılacak bir işbirliğinde, Amerikan şirketlerinin bölgede var olan Türk şirketleri aracılığıyla bölgeye daha az riskli gireceği görüşünü dile getirdi.