Mutabakat sürgünü

AKP ile CHP'nin yemin krizinin ardından vardıkları "mutabakatın" imzası kurumadan tutuklu vekillerin tahliyesi yönünde oy kullanan başkan sürgün gibi karara tabii tutuldu.

Mutabakat sürgünü
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 14.07.2011 - 07:37

Tutuklu vekiller Mustafa Balbay ile Prof. Dr. Mehmet Haberal’ın tahliye istemlerini olumlu karşılayan 13. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Köksal Şengün özel yetkileri kaldırılarak Bolu Hakimliği’ne tayin edildi. HSYK 2. Dairesi, Şengün’ü, kendisine yapılan “Yargıtay üyeliği vaadinden sonra tutuklu sanıkların tahliyesi yönünde görüş bildirmeye başladığı” gerekçesiyle Hakimler ve Savcılar Kanunu’nun 68. maddesi uyarınca “cezaladırdı”. Karara, üyeler Ali Suat Ertosun ve Danıştay kökenli üye Ziya Özcan muhalif kaldı. Şengün’ün Ergenekon davası sanıklarının bazılarının avukatlığını üstlenen T.B ile telefon görüşmeleri de kararda irdelendi. Şengün, kararı “Herhangi bir tayin talebim yoktu” sözleriyle değerlendirildi.

Milletvekili seçilen Ergenekon davası tutukluları Mustafa Balbay ve Prof. Dr. Mehmet Haberal ile Balyoz tutkulusu emekli korgeneral Engin Alan’ın tahliye edilmemesi nedeniyle yaşanan “yemin krizi tam ‘aşıldı’ derken”, anayasa değişikliğiyle yeniden şekillendirilen HSYK’den “sürgün” gibi tayin kararı geldi.

HSYK 2’nci Dairesi, milletvekili seçilen Mustafa Balbay ve Mehmet Haberal’ın tahliyesi yönünde oy kullanmasıyla yeniden gündeme gelen Şengün hakkında yürütülen müfettiş soruşturması sonunda hazırlanan rapor üzerindeki incelemelerini tamamladı. Daire, Ergenekon davasına bakan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin başkanlığını yürüten “muhalif” isim Köksal Şengün’ü, özel yetkilerini de kaldırarak Bolu hakimliğine atadı.

Cumhuriyet’in ulaştığı bilgilere göre, Nesibe Özer başkanlığındaki ikinci daire, kararını oluştururken Köksal Şengün’ün daha sonra Ergenekon davası kapsamında tutuklanan avukat T.B. ile telefon görüşmelerini ve Şengün’e yönelik Yargıtay üyeliği “vaadi” iddialarını değerlendirildi. Dosyada, T.B’nin Şengün’e “Emekli ol lütfen. Dosyayı Ankara’ya gönder...” sözleri yer aldı.
 

Karar pazartesi günü

Dairenin çoğunluk üyeleri, Şengün ile yaptığı görüşmelerde avukat T.B’nin “önce Şengün’ü emekli etmek” olmazsa “Şengün’ü Yargıtay üyesi yaparak davadan uzaklaştırmak” çabasına giriştiği savını değerlendirdiler. Avukat T.B, Ergenekon Davası sanığı eski Adalet Bakanı Seyfettin Oktay ve dönemin HSYK Başkanvekili Kadir Özbek’in görüşmeler yaptığı süreçte Şengün’e Yargıtay üyeliği vaadinde bulunduğu savı da irdelendi. Bu savın ardından da Şengün’ün “Ergenekon davası kapsamında tutuklu bazı sanıklar yönünden tahliye taleplerinde bulunduğu” iddia edeldi. Başkan Özer ile üyeler Ahmet Gökcen, Hüseyin Serter, Ali Aydın ve Birol Erdem; Şengün’ün “Kusurlu veya uygunsuz hareket ve ilişkileriyle mesleğin şeref ve nüfuzunu veya şahsi onur ve saygınlığını” yitirdiğini savundular. Kararın 11 Temmuz pazartesi günü alındığı bildirildi. Köksal Şengün’ün yerine atamayı 1. Daire yapacak.
 

‘Tayin talebim yoktu’

Üyelerden Ali Suat Ertosun ile Ziya Özcan ise karara muhalif kaldı. Muhalif üyelerin, “Köksal Şengün’ün Ergenekon davasından önce de Yargıtay üyeliğini istediği” görüşünü dile getirirlerken, özel yetkili hakimlerin yer değişikliklerinin herkesin üzerinde mutabakata varacağı, oy birliğiyle karar alacağı isimler arasından belirlenmesi önerisini dile getirdikleri öğrenildi. Köksal Şengün’ün karara itiraz hakku bulunuyor. İtirazı, HSYK’nin birinci, ikinci ve üçüncü daire üyelerinden oluşan genel kurul karara bağlayacak. Bolu’ya tayin edilen Şengün, kendisine de bildirilen tayini, “Herhangi bir tayin talebim yoktu” sözleriyle değerlendirdi
 

Köksal Şengün kimdir?

Köksal Şengün, milletvekili seçilen Ergenekon davası sanığı Prof. Dr. Mehmet Haberal ile gazetemiz yazarı Mustafa Balbay’ın tahliye taleplerinin reddedilmesi kararına da muhalefet etmişti. Şengün, “TBMM üyeliğine yasal bir seçim sonucu ve demokratik yollardan seçilen bu kişilerin kazanmış oldukları bu nitelikleri sebebiyle kaçma, saklanma ve delilleri karartma ihtimalleri de kalmamıştır” diyerek Balbay ve Haberal’ın tahliye edilmesini istemişti. Başkan Şengün’ün ismi Ergenekon soruşturması kapsamında yürütülen “Adil Yargılamayı Etkileme Soruşturması”nda da geçmişti. Soruşturma kapsamında tutuklandıktan sonra serbest bırakılan avukat T.B ile Köksal Şengün’ün telefon görüşmeleri ortaya çıkmıştı. Mahkeme Başkanı Köksal Şengün, bu telefon dinlemeleri üzerine o zaman soruşturmayı yürüten İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekili Zekeriya Öz’ü, HSYK’ya şikayet etmişti.

Avukat T.B ile aşk yaşadığı iddiaları üzerine Şengün, şunları söylemişti:

“Bunlar hoş şeyler değil. Asıl yönlendirme bu şekilde olur. Beni ailevi olarak bir süre etkiler belki, ama iş olarak beni etkilemez. Bu saatten sonra biri gelecek bana ‘Bunu al, bunu tut’, olacak şeyler değil bunlar. Bir mahkemenin üzerine bu kadar gidilmez. Ne yaparlarsa yapsınlar bir şey alamazlar. Olmaz, olamaz. Bu saatten sonra hiç olmaz. Bizim eğilme şansımız yok, biz pat diye kırılırız. Çok ağır şeyler de söylerim. Yeri ve zamanı değil. Ayrıca terbiyem de müsaade etmez. Aslında kurt içimizde, dışarıda değil. Böyle yapılarak soruşturma yönlendiriliyor. Basına falan şey yapmaya gerek yok. Basına servis yapan belli gruplar var. Basın gidip de kasayı açıp da çıkarmıyor bunları. Yargıya bu kadar karışmak hiç kimsenin işine yaramaz. Hiçbir grubun yararına değil. Yarın eskaza iktidar değişirse bunun hesabını başkaları sorar. Daha kötü sorar. Bu hiç kimseye yaramaz. Kimse bundan kâr ummasın.”


Şengün, Kadir Özbek ile görüşüp görüşmediği sorusuna ise şu yanıtı vermişti:

“Kadir Özbek benim başkanımdır. Yargıtay üyeliğine adaylığımı koymuştum. Kulis faaliyeti yaptım. Ama bu kulis faaliyeti normal bir şey. Onunla ilgili kendisiyle konuştum. Ama seçilemedim.”

 

İlgili haber için tıklayınız


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler