"Niye ayrıcalık yapıyorsun?"

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nu ziyaret etti.

Geçen hafta belediyede yapılan aramalar sırasında tutuklananların yakınlarıyla da görüşen Kılıçdaroğlu, basına kapalı ziyaretin ardından, Konak Meydanı'nda toplanan yurttaşlara, parti otobüsünün üzerinden seslendi.

Konuşmasına, İzmir'e yeniden geleceğini söyleyerek başlayan Kılıçdaroğlu, ''Şimdi burayı, İzmir'i ele geçirmek için devletin gücünü kullanan siyasi iktidara 'istediğin kadar güç kullan, İzmir'i ele geçiremezsin' demek için geldim. İzmir'i seviyoruz, İzmirliyi seviyoruz. İzmir'in o aydınlık insanları, hepinize merhaba diyorum'' dedi.

Aziz Kocaoğlu'nu ziyaret etmek ve aramalar konusunda bilgi almak için geldiğini belirten Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
''Hiç meraklanmayın, buraya sadece Aziz başkanı ziyaret etmek, bilgi almak için geldim, ama siz öyle anlaşılıyor ki korsan bir miting düzenlemişsiniz. Ben sizi Silivri'ye göndermez miyim?
Ne yaparlarsa yapsınlar bir inancımız var. Biz kul hakkına saygı gösteririz. Kul hakkı yiyenlerden değiliz, veremeyecek hesabız yoktur. 13 ay gizli kamerayla takip etmişler. 13 ay değil, 13 yıl yapmazlarsa, namerttirler. Telefonlarımızı dinliyorlar, iyi ki dinliyorlar, yoksa ne dediğimizi duyamıyorlar. Buna 'telekulak hükümet' denir, çünkü vatandaşın derdini dinlemek istemiyorlar. Derdiniz varsa telefonda anlatın. Büyük kulakları var biliyorsunuz, neymiş, İzmir'i süsleyen çiçekleri alıyorum. Nereden? Köylüden, Bayıdır'dan, kadınların el emeği olan ürünleri alıyorum, kadınlar kazansın üretsin diye, onun için suçlanıyorum.
Ne yaparlarsa yapsınlar, ne baskısı kurarlarsa kursunlar, sözümüz var, ahdimiz var, bu ülkede halkın iktidarını mutlaka kuracağız. CHP'nin belediyelerini, itirazımız yok denetlesinler, hiç korkumuz yok. Ama istediğimiz şu, niye ayrıcalık yapıyorsun? CHP'li belediyeyi denetliyorsan, öbürünü de denetle. Öbürünün yolsuzluk yapma özgürlüğü mü var?''

"Rüşvetçinin el defterini gönderdim"

Yapılanların hesabını soracaklarını dile getiren Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
''Rüşvetçinin el defterini gönderdim, dedim ki, 'şu defleri al, bak rüşvet toplamış'. Bana verdiği cevap, 'Rüşvet defteri var ama toplayanın imzası yok' diyor altında. Altında imzası yok, olsa, 'Efendim araştırdım, parmak izi yok' diyecek. Parmak izi olsa, 'Islak imza yok' diyecek. Yolsuzluğa bu kadar koruma getiren bir başbakan, başka bir ülkede zaten yok. Onun için söylüyorum, İzmir'e sonuna kadar güveniyoruz. Neymiş, yazlık sinemalarda gösteri yapılmış. Allah aşkına, bir belediyenin görevi, sosyal belediyecilik diye bir şey yok mu? Halkın ayağına tiyatroyu, sanatı götürmek ne zamandan beri suç oldu? Halkın alınterini değerlendirmek ne zamandan beri suç oldu? Çocuklara okulda süt içirmek ne zamandan beri suç oldu? Kooperatiflerle iş birliği yapmak ne zamandan beri suç oldu? Eğer Aziz Kocaoğlu Hollanda'dan tanesi 1 milyon 250 bine ihalesiz otobüs alsaydı, o otobüsler de yokuş çıkmasaydı, sorun çıkmazdı. Ama böyle bir şey yapmadı. Yapan adam koltuğunda oturuyor, çünkü YGS sınavını yapan Ali Demir gibi.
Kendisine söyledim, yüreğin varsa, cesaretin varsa, devletin arşivleri elinde, çık karşıma, adam ol adam. Olur ya bilgisi yetersizdir, olabilir, bakanlarını al gel. Onlar da yetersiz olabilir, tek başıma çıkacağım karşına. Gelmiyor, korkuyor, korkunun ecele faydası yok.''

İzmirlinin AKP'ye gereken dersi vereceğine değinen Kılıçdaroğlu, konuşmasının sonunda Aziz Kocaoğlu'nun elini tutarak havaya kaldırdı.

Kemal Kılıçdaroğlu, halka hitabının ardından, özel uçakla İzmir'den ayrıldı.