Obezite kanser edebilir!

Kansere yol açan risk faktörleri arasında yer alan yanlış beslenme ve obezitenin, neredeyse sigara kadar etkili olduğu bildirildi.

Obezite kanser edebilir!
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 13.02.2013 - 07:04

Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Feyyaz Özdemir, Türkiye'de, tüm dünyada olduğu gibi kanserden ölüm oranının arttığını söyledi.

Türkiye'de her yıl yaklaşık olarak 200 bin yeni kanser olgusunun ortaya çıktığını belirten Özdemir, ''Yaklaşık olarak da 100 bine yakın insanımızı kanserden kaybetmekteyiz. Ölüm oranlarına baktığımızda tüm dünyada Türkiye'de olduğu gibi birinci sırada kardiyovasküler, ikinci sırada kanser, üçüncü sırada ise beyin ve beyinle ilgili kanamalar geliyor'' dedi.

Özdemir, Türk toplumunun yaşlandığını, buna bağlı kanser görülme oranında artış yaşandığını ifade ederek, ''Kanser özellikle yaşlı insanlarda önemli bir sağlık sorunudur. Gençlerde de görülüyor ama ağırlıklı olarak yaş arttıkça kanser oranında artış görmekteyiz. Yaklaşık 50 sene önce ortalama yaşam süresi 50 yıldı. Günümüzde Türkiye'de ortalama yaşam süresi kadınlarda 73, erkeklerde ise 71'lere ulaştı. Dolayısıyla kanser ortaya çıkma ve ölüm oranlarında da artış olacaktır'' diye konuştu.

Kanserin en önemli ve bilinen sebebinin sigara ve tütün ürünlerinin kullanılması olduğunu anımsatan Özdemir, şöyle devam etti:
''Yaklaşık olarak tüm kanserlerin 3'de 1'inin tek başına sebebi sigara. Giderek artan oranda kalple ilgili önemli sorunların kaynağı olan obezite, aynı zamanda kanserin de çok önemli sebebidir. Obezite, neredeyse sigara kadar önemli. Obezite rahim, kolon ve meme kanserinde son derece önemli bir kaynak sebebi olarak öne çıkıyor.''
Prof. Dr. Özdemir, kanserden korunulabileceğini belirterek, şunları kaydetti:
''Kanserlerin yaklaşık olarak yüzde 10'u kalıtsaldır. Yüzde 90'ı ise çevresel faktörlerden kaynaklanmaktadır. Örneğin sigara çevresel faktördür. Obezite kişisel bir faktördür ama değiştirilebilir bir kişisel faktördür. Aşırı yağlı, proteinli ve mümkün olduğunca hayvansal yağlardan yoğun beslenmeyeceğiz. Böylece obeziteden de korunmuş olacağız. Yapılan çalışmalar şunu göstermiş, aşırı yağlı beslenme kadınlardaki en önemli ölüm sebebi olan meme kanserinde çok ciddi bir risk artışına sebep oluyor. Bol meyve, sebze ağırlıklı beslenmenin kanser için koruyucu bir faktör olduğu artık biliniyor. Neredeyse pek çok kanserde aşırı hayvansal maddelerden zengin beslenmenin olayı artırdığı ama bitkisel, bol meyve ve sebze ağırlıklı beslenmenin özellikle kolon kanserinden koruduğu bilimsel olarak gösterilmiş.''

''Kanser ender rastlanan bir hastalık değil''


Fiziksel aktivitenin, erkeklerde ikinci ölüm sebebi olan kalın bağırsak kanserini azalttığını vurgulayan Özdemir, birincil korunma yöntemlerine dikkat edilirken, sekonder korunma yöntemi olan tarama testlerine de mümkün olduğunca ilgi gösterilmesi gerektiğini söyledi.
Prof. Dr. Özdemir, meme, rahim ağzı, prostat ve kalın bağırsak kanserinin tarama testleriyle kolaylıkla tespit edilebilecek kanserler olduğunu ifade ederek, ''Araştırmalar, gerekli sıklıkta taramalar yapılırsa toplumda bu kanserlere bağlı ölüm oranlarında ciddi azalma olduğunu gösteriyor. Maalesef toplumumuzda bunlara uyma oranı düşük. Avrupa'da, Amerika'da bu testlere riayet oranı yüksek olduğu için hastalar erken aşamada geliyor. Erken evrede müdahale edilince hasta tamamen sağlığına kavuşabiliyor. İleri aşamada maalesef bazen tamamen sağlığına kavuşturmak mümkün olmuyor. Ancak yaşam süresini uzatıyor, yaşam kalitesini artırabiliyoruz'' dedi.

Kanserin ender rastlanan bir hastalık olmadığını vurgulayan Özdemir, şöyle devam etti:
''Kanser, ikinci sırada ölüme sebebiyet veren bir hastalıktır. Yaklaşık olarak her üç hastadan birisinin ölüm sebebi kanserdir. Ortalama her ailede bir kanser olacaktır. Bu nedenle de hastalığa karşı biraz daha bilinçli olmamız lazım. Doğru şekilde korunmamız, tarama testlerini yaptırmamız lazım. Böyle bir teşhis konulursa da kişi mutlaka deneyimli uzmanların eline kendisini bırakmalı. Birtakım imkanları gelişmiş merkezlerde mutlaka tedavi alması gerekiyor. Uzmanlığı olmayan kişilerin önerdikleri materyallerin kullanılmasına itibar edilmemeli.''

Prof. Dr. Feyyaz Özdemir, sigara kullanımının kanserin yüzde 35-40 sebebi olduğunu belirterek, ''Yanlış beslenme ve obezite ise kanserin yüzde 30 sebebidir. Yani sigaraya yakın bir faktör diyebiliriz. Bunların içinde kalıtsal oran sadece yüzde 10'dur. Hiçbir şekilde önlenemeyecek her 10 kanserden bir tanesidir. Her 10 kanserden 9'u bir şekilde önlenebilir kanserdir. Bu da son derece önemli bir şey. Kalıtsal bile olsa erken tarama testleriyle bunlardan bile hastaların korunması mümkün olabiliyor'' diye konuştu.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler