"Öcalan, her gün ölmeyi hak eden bebek katilidir"

Çanakkale'ye gelen MHP Grup Başkan Vekili Oktay Vural, partisinin il başkanlığını ziyaret etti.

Sızan görüşme tutanakları üzerinden AK Parti'yi eleştiren Vural şunları söyledi:

"Bugün İmralı'da ortaya çıkan AKP, PKK, KCK ve BDP ile Öcalan ve Erdoğan arasındaki yasak aşkın tutanakları her şeyi gün yüzüne koymuştur. Bugün orada müzakere edilenleri, 'efendim şu sızdırdı, bu sızdırdı' falan diye cambaza bak siyasetiyle görmezden gelenlere sesleniyorum. Ey Recep Tayyip Erdoğan, bu tutanaklar tutulurken senin özel görevlendirdiğin o temsilcin o masadaydı.

Şimdi kalkıp 'yok tutanakları sızdıranı ifşa ederim' diyorsun. Sen tutanağın içindekilere bak. Kim yazdı bu tutanakları, kim verdi onlara. Bu tutanaklara yazdıkların, ucu açık taahhütlerle PKK terör örgütüyle yapılan pazarlığın çerçevesini çizmektedir.

Teröre bir çözüm aranmıyor. Aranan sadece PKK'nın çözümünü millete hazmettirmektir. Ne kadar utanç vericidir ki, bugün çözüm diye ortaya konan husus, doğrudan doğruya PKK ve KCK'nın çözümüdür. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'nin bu süreçle ilgili ne yapmak istediğini, nereye götürmek istediğini söylememesinin altında yatan da budur. Dolayısıyla bu görüşmeler, tutanaklar ve Oslo'da yapılan protokollerin hepsi 1 Aralık 2007 tarihinde KCK'nın açıkladığı çözüm planının Türkiye'ye kabul ettirilmesidir. Ne kadar utanç vericidir ki, PKK'nın silahla kabul ettiremediği bugün teröre çözüm adı altında millete kabul ettirilmek isteniyor."

"Milletimiz oylarıyla cevabı vermeli"

BDP'nin 41 il ve 88 ilçede yapmaya hazırlandığı 'Öcalan'a Özgürlük, Kürtlere Statü' mitingleriyle ilgili düşüncesi sorulan Oktay Vural, sert konuştu.

Vural, şöyle devam etti:

"Kim olursa olsun, ister Kürt, ister Çerkez, ister Yörük, ister Türkmen, sadece Türk milletinin egemenliği ve Türk milletinin statüsü vardır. Herkese eşittir. Bunun önsözünü Çanakkale'de yazdık. Mührü 1071'de vurduk. Bu mührü fek etmek isteyenlere karşı Çanakkale'de önsözünü yazıp Kurtuluş Savaşı'nda da perçinledik. Dolayısıyla böyle bir zihniyetin Türkiye'yi karıştırmak amacıyla yaptığı psikolojik harekatın bir parçası olduğunu düşünüyorum.

MHP olarak biz, vatandaşlarımızın bu gelişmeler karşısında, milleti tahrik ederek, milleti birbirine vurdurarak bazı amaçlara karşı gitmek isteyenlere karşı çok dikkatli olmasını istiyoruz. Öcalan dört duvar arasında mahkum olmayı ve her gün ölmeyi hak eden bir bebek katilidir. Herkes bunu aklına koysun. Bu hükmü kimse değiştiremeyecektir. İster İmralı masası kursunlar, ister Oslo masası kursunlar. Bugün geldiğimiz Türkiye'de, Çanakkale Geçilmez'leri Oslo'da ve İmralı'da geçilir hale getiren zihniyete karşı milletimizin bir cevap vermesi gerekiyor.

Vereceğimiz cevap demokrasi içerisinde olmalıdır. Vereceğimiz cevap iradeyi belirten oyumuzla olmalıdır. Milletin topu yok, tüfeği yok, tankı yok. Birilerinin topu, tüfeği, füzesi, mayını var, askerimizi, polisimizi öldürüyor diye, bu milletin savunduğu değerleri orada peşkeş çekerseniz bu milletin ruhunu, Çanakkale'nin ruhunu incitirsiniz. Bu milletin adını, kimliğini teslim edeceği masa etrafında oturanların kafasına yıkılır."