Özal zehirlendi mi?

Ölümü şüpheli bulunarak mezarı açılan 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'dan alınan örnekler üzerinde yapılan incelemeler devam ederken, ortaya çeşitli iddalar atılıyor.

Bugün Gazetesi'nde "Özal'ın vücudunda yüksek miktarda ‘striknin kreatin’maddesi bulundu" şeklinde yer alan haber üzerine Adli Tıp Kurumu Başkanı Doç. Dr. Haluk İnce'den açıklama geldi.

İnce "Rapor tamamlanmadı, çalışmalar sürüyor. Bu tarz haberlere itibar edilmemeli. Ortaya atılan iddialar bizimle ilgili değil, nereden çıktı bilmiyorum. Birtakım bulgularımız var ama rapor henüz tamamlanmadı. Rapor 2 ay içesinde tamamlanacak, Aralık ayı içerisinde Ankara Başsavcılığı'na gönderilecek" dedi.

Öte yandan; Devlet Denetleme Kurulu Raporu'nda tarım ilacı şüphesi yer almıştı.

Ahmet Özal: Zehirlenme ihtimali olduğunu söylediler

Özal'ın oğlu Ahmet Özal yaptığı açıklamada; "Bu zehirlenme olayının olma ihtimali olduğunu söylediler bana telefonla, benim de duyduğum o kadar. Babam 11 Nisan 1993'te eğer vefat etmeseydi, bir ay sonra 19 Mayıs'ta cumhurbaşkanlığından istifa edecek ve siyasete geri dönecekti.

İkincisi Türkiye'de çok ciddi bir Kürt meselesi var. Onun çözümünü en son ben onunla görüştüğümde, 'Aşkabat'ta, Türkmenistan'da döndüğüm zaman 'bu işi büyük bir risk alacağım ve çözeceğim' demişti.

Üçüncü konu da Türk devletlerini, Türki devletleri bir araya getirmeye çalışıyordu. Bunların hepsini toplarsanız, bir de en önemli konu, 1987 (1988) yılında yaşadığı suikast olayının arkası araştırılır ise, hala araştırılmadı, hala da açkılanmadı. Yani o gün bunun araştırmasını yapan savcıların yaşadığı sıkıntıları biliyorum, o gün bu işin durdurulması ve araştırılmaması için yapılan baskıları biliyorum, sonuçları da biliyorum, ama bunlar da açıklanmalı. Ben mesela eğer hükümetin yerinde olsam bu meselenin üzerine, Turgut Özal'ın muhakkak ve muhakkak 87 (1988) yılında yaşadığı suikastin açıklanmasını ve incelenmesini isterim. Savcının mezarın açılması kararını vermesi Devlet Denetleme Kurulu'nun kararı üzerinedir. Bu rapor da Ankara Başsavcılığı, DDK raporunun üzerine açılmıştır. Ve ben bu arada DDK'yı harekete geçiren ve bundan sonra da bir rapor hazırlanmasını isteyen Sayın Cumhurbaşkanı'na da şahsen ailem adına şu anda teşekkür ediyorum.

18, 19 senedir normal ölmediğini söyleyerek mücadele ettim. Meclis'e önerge verdim fakar kabul edilmedi. Bana açıklamalarında bazı bulgular olduğunu ifade ettiler. Elimde savcılığa vermek üzere, babama ait saç telleri ve sey kaydı vardı. Mezar açıldıktan sonra bütün vücudun olduğu gibi durduğunu söylediler ve benden bunları istemediler. Rapor sonucu savcılığa ulaştıktan sonra görev adalete düşer.