"Peşin kabullerle, paketlerle yola çıkmadık"
İçişleri Bakanı Beşir Atalay, Kürt sorununun çözümü için peşin kabullerle, paketlerle çıkmadıklarını, herkesin mutabakatını alarak Türkiye'nin bu sorununu birlikte çözmeyi istediklerini belirtti.
İçişleri Bakanı Beşir Atalay, Kürt sorununun çözümü için demokratik açılım konusunda sivil toplum örgütleriyle görüşmelerine Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'ne (TOBB) yaptığı ziyaretle başladı.
Atalay, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ve Başkanlık Divanı üyeleriyle görüştü. Yaklaşık 1 saat süren görüşmenin ardından ilk olarak açıklama yapan Hisarcıklıoğlu, Atalay'ın katılımcı demokrasinin güzel bir örneğini sergileyerek görüş ve düşüncelerini kendileriyle paylaştığını söyledi. TOBB'un vizyonunun bireysel hak ve özgürlüklerin 72 milyonun tamamı için AB standartlarına yükseltilmesi olduğunu bildiren Hisarcıklıoğlu, "Demokrasinin kalitesini artırmadan ekonominin güçlenmesi mümkün değildir. Güçlü ekonomi olmadan da kaliteli demokrasi sağlanamaz. Bir ülkenin kalkınma düzeyi demokrasi düzeyinden ayrı düşünülemez. O halde Türkiye iyi işleyen, yöneten, denetlenebilir, hesap verebilir ve şeffaf birinci sınıf bir demokrasiye sahip olmalıdır" diye konuştu. Hisarcıklıoğlu, Türkiye'de yurttaşların ifade hürriyeti, din ve vicdan hürriyeti ile teşebbüs hürriyetinin tam olarak sağlanması gerektiğini kaydederek, "İnsanlarımızı ekmek, hürriyet ve emniyet arasında tercih yapmak zorunda bırakmamalıdır. Bu konuda çalışanların moral ve motivasyonlarını da düşürmemelidir. Hukukun her alanda egemen olduğu, barış, huzur ve kardeşlik içinde yaşayan, özgüveni yüksek bir Türkiye gelecek kuşaklara bırakacağımız en büyük mirasımız olacaktır" dedi.
"Herkesle görüşmek istiyoruz"
Hisarcıklıoğlu'nun ardından konuşan Bakan Atalay ise 'kardeşlik ve huzur projesi' olarak niteledikleri demokratik açılım çalışmalarının mutabakat inşası görüşmeleri çerçevesinde sivil toplum örgütleri çerçevesinde ilk ziyaretini Türkiye'de özel sektörün çatı kuruluşu olan TOBB'a yaptığını bildirdi. Çalışmalarını ve düşüncelerini TOBB'a anlattıklarını bildiren Atalay, bu konuda gerek Meclis çatısı altında, gerekse toplum düzeyinde bu sorunun birlikte değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti. "Bu konuda bir eksik bırakmak istemiyoruz, üzerimize düşen her şeyi yapmak istiyoruz, herkesle görüşmek istiyoruz, her görüşü almak istiyoruz, peşin kabullerle, paketlerle çıkmıyoruz. Herkesin görüşünü alarak, mutabakatını alarak ülkemizin bu sorununu birlikte çözelim istiyoruz. Bunun Türkiye'yi çok güçlendireceğine inanıyoruz" diyen Atalay, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Her kesimden anlayışla destek bekliyoruz, katkı bekliyoruz. Mümkün olabildiğince bütün boyutlarını çalışıyoruz. Burada da çok teşekkür ederim Sayın Başkan'a, Rifat Bey kardeşime. Buradaki tabii tatil dönemi, başkanlık divanı üyelerine, bu tatil döneminde bir araya geldiler. Kendilerinden destek bekliyoruz. Geniş bir zeminleri var. Hem bu meselenin anlatılması, hem çözümüne dönük tekliflerini bekliyoruz. Bu ilk görüşmemizdir. Bundan sonra da görüşmelerimiz olacaktır. Bu geniş zemini, geniş mutabakatı oluşturmak için hepimiz çaba gösterelim. En başta üslup ve yöntemle ilgili yaptığım basın toplantısında da basınımızın desteğini istemiştim, onu burada yineliyorum. Değerli arkadaşlar, inanın bu, iç siyasi polemiklere feda edilecek bir konu değil. Gelin elele verelim, bu sorunu çözelim, acıları dindirelim. Türkiye'yi büyütelim, Türkiye'yi daha demokratikleştirelim. Türkiye'yi daha büyük, daha güçlü bir ülke yapalım. Bizim dileğimiz, niyetimiz, samimi çalışmamız bunun içindir."
DP'den Atalay'a 'etnik kimlik' uyarısı
İçişleri Bakanı Beşir Atalay, Kürt sorununun çözümüne ilişkin demokratik açılımlar konusunda siyasi partilerle yaptığı görüşmelerin ikincisinde, DP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk ve parti yöneticileriyle biraraya geldi. Tam bir saat süren görüşmede, Bakan Atalay'a AKP Genel Başkan Yardımcısı Abdulkadir Aksu ile AKP Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ da eşlik etti. Görüşmenin ardından ilk açıklamayı yapan İçişleri Bakanı Beşir Atalay, "Tecrübeli siyaset ve devlet adamı" olarak nitelendirdiği Cindoruk ve partililere, yürütülen çalışma ilgili bilgi sunduğunu, bugüne kadar neler yapıldığı, bu konuda nasıl bir yöntem izlediklerini aktardığını söyledi. Atalay görüşmeye ilişkin şu bilgileri verdi:
"Kendilerinden hem bu safhada hem daha sonraki safhalarda bize söyleyecekleri hususlar olursa bundan memnun olacağımızı, katkılarını almaktan memnun olacağımızı, her tür katkıya, her tür tavsiyeye açık olduğumuzu, açık yüreklilikle ifade ettim.
Doğrusu bir saat süren görüşmemizde Sayın Cindoruk ve arkadaşlarının bize söylediklerinden çok istifade ettik, bu görüşmeleri bunun için yapıyoruz. Söyledikleri hususlar, uyarıları süreçle ilgili tavsiyeleri bizim faydalandığımız hususlar oldu. Bundan sonraki çalışmalarımızda da faydalanacağız ve ileri safhalarda konu olgunlaştıkça kendileri ile yine irtibat kuracağız. Burada bize gösterdikleri ilgi için açık yürekle ve açık ifadelerle görüşlerini paylaştıkları için Sayın Cindoruk'a ve arkadaşlarına teşekkür ediyorum."
Cindoruk: Henüz başlangıç aşamasında bir çalışma olduğu belli
DP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk ise, Kürt sorununun Türkiye'nin önde gelen temel meselelerinden biri olduğunu ifade ederek, "Ancak DP sadece bu toplantıyla ilgili değil belli bir zaman içinde kendi düşüncelerini berraklaştırmış bulunuyor. Henüz başlangıç aşamasında bir çalışma olduğu anlaşılıyor. Bu çalışmanın içeriği ortaya çıktıkça söyleyeceklerimiz paylaşacağız" diye konuştu.
DP'den 'Sivil Anayasa' vurgusu
Görüşmeye ilişkin detaylı bilgiyi ise DP Genel Başkan Yardımcısı Çağrı Erhan verdi. Erhan, gazetecilerin sorusu üzerine, İçişleri Bakanı Atalay'ın ifadelerinde öne çıkan en önemli hususun, konunun "demokratik açılım" olarak nitelendirilmesi olduğunu belirtti. Ancak bu konunun, ilk gündeme geldiği günden buyana "bir etnik kimlikle" ilişkilendirmek gibi yanlış bir sürecin cereyan ettiğini söyleyen Erhan şöyle devam etti:
"Türkiye'de demokrasi, insan hakları, temel hak ve hürriyetler, ekonomi konusunda bir takım açılımlar yapılacaksa bunun herhangi bir etnik kimlikle ilişkilendirilmeden, tüm Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları için yapılması gerektiğini ifade ettik. Kendisi de bu yaklaşımımızın doğru olduğunu, zaten etnik kimlikle ilgili bir açılım beyanatı olmadığını ifade etti. Dolayısıyla bunu getirip de dayandırdığımız nokta; Türkiye'nin bugün en fazla ihtiyacı olan demokratik, sivil bir Anayasa'nın devletin tüm kurumlarıyla, bütün siyasal partilerin katılımıyla bir an önce hazırlanması gerektiğini kendilerine ifade ettik ve bu konuda da çalışmaları olduğunu söylediler."
Erhan görüşmeye ilişkin yaptığı basın açıklamasında ise, "yıkıcı, bölücü, insanları birbirine düşürücü, en önemlisi kardeşliği tehlikeye sokucu" her türlü siyaset anlayışına karşı olduklarını dile getirdiklerini ifade ederek şunları kaydetti:
"Demokrasiyi içselleştirmiş çağdaş devlet yöneticileri de, sadece bazı gruplar için açılımlar yapmazlar. Avrupa birliği standartlarındaki ülkelerde, demokratik açılımlar, özgürlükler ve insan haklarının yaygınlaştırılması, teker teker bireyler veya belli gruplar için değil, kişilerden ve kimliklerden bağımsız olarak tüm vatandaşlar için gerçekleştirilir. Herkes, siyasal alanda, dini inancı, cinsiyeti, etnik kökeni, sosyal statüsü veya kültürel kimliğiyle değil vatandaş olarak yer alır. Demokrat Parti milletimizi kategorize eden, sorunları etnik veya dinsel kimlikle örtüştüren yaklaşımlara da soğuk bakacağımızı ilan ediyoruz."
En Çok Okunan Haberler
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Nevşin Mengü hakkında karar
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- Müge Anlı'nın eşine yeni görev
- AKP’nin tabutu CHP sıralarına kondu
- Bakanlık 5 ildeki lahmacuncuları ifşa etti