'Referansları çağdaş değerler değil'

CHP'nin dış politika kurmayı emekli büyükelçi Korutürk, Cumhuriyet'in sorularını yanıtladı. Hükümetin dış politikada ne yapacağını şaşırmış durumda olduğu saptamasını yapan Korutürk, "Bunların referansları esas itibarıyla Müslüman Kardeşler'in referansları, zaten aralarında ciddi bir bağ olduğu da öteden beni biliniyor. İhvan'la, Hamas'la iyi ilişkisi var, onun dışında kimseyle iyi ilişkisi yok ki... Hamas'la Fetih anlaştı, onun anlaşması bile Kahire'de imzalandı."dedi.

'Referansları çağdaş değerler değil'
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 24.05.2011 - 08:38

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlunun dış politika dümenini emanet ettiği Genel Başkan Yardımcısı Emekli Büyükelçi Osman Korutürk, Amerikalılarda AKP hükümetine ilişkin olarak, Bunlar ne kadar direnseler, sonuçta, Obama, Tayyip Beyle konuşunca bunlar kabul eder uygulamayı yaparizlenimi olduğunu söyledi. Hükümetin dış politikada ne yapacağını şaşırmış durumda olduğu saptamasını yapan Korutürk, AKPnin referansının Türkiyenin çağdaş değerleri olmadığını belirterek, Bunların referansları esas itibarıyla Müslüman Kardeşlerin referansları dedi.

Korutürk, Cumhuriyetin sorularını şöyle yanıtladı:

- Libyadan başlarsak, hükümet bu konuda ne kadar tutarlı?

Libya konusunda Başbakan diyor ki Libyada Türkiyenin yol haritasını kabul ettirdik. Hangi yol haritasını kime kabul ettirdik? Başbakan ilk başta NATOnun ne işi var orada dedi. Sonra Fransa atladı işin üstüne. Bu askeri operasyonlarla amacını aşar hareketlerde bulundu. Ondan sonra dendi ki, durum kontrol altına alınmıştır. Başta NATOnun ne işi var orada diyerek başkalarının orayı yakıp yıkmasına izin verdikten sonra işin içine giriyor.

- Kimse Başbakanı bilgilendirmiyor mu?

Etmiyor herhalde ki, Başbakan Kaddafiye destek mi olmak istedi, sonra köstek mi olmak istedi. Kaddafinin arkasında mı sağında mı solunda mı belli değil. Dışişleri Bakanı çok büyük iftiharla, Amerikanın İngilterenin o ülkedeki çıkarlarını biz temsil ediyoruz diye açıklama yaptı. Başbakanın yol haritasını kabul ettirdik dediği akşam, Trablus büyükelçiliğinin bütün personelini geri çektirdiler, kurtarmak için oradaki saldırılardan. Türkiyenin Libyada uyguladığı dış politika ne muhaliflerin ne de yönetimin işine geliyor. Hem muhalifler saldırıyor hem yönetim saldırıyor. Oradan tahliyeleri yaptınız. İleriye yönelik irtibatı kesmedik diyorsunuz ama sefareti kapatıyorsunuz. Bundan daha büyük bir başarısızlık olur mu?

- Peki NATO operasyonu...

Libya ile ilgili hükümetin çok büyük bir ayıbı daha var. Libyada NATOnun görevlerinden bir tanesi insani yardım sağlamak. 10 Mayıs itibarıyla Libyadan 9 bin kişi kaçtı, BM Mülteciler Yüksek Komiserliği verilerine göre. Bunların kaçtıkları tekneler, öyle denize elverişli tekneler değil. Bunların bir tanesinde 72 kişi varmış bunlardan 61i açlık ve susuzluktan ölmüş. NATOnun bunlara hiçbir yardımı olmamış. İkincisi, 7-8 Mayıs tarihlerinde 600 kişi taşıyan bir tekne alabora olmuş. Kaç kişinin öldüğü bilinmiyor, diyorlar ki, Biz imdat çağrısı yaptık, gelen olmadı. Hükümetin bu konuda ne yaptığını bilen yok.

- Türkiye ne yapabilirdi?

Biz NATOnun tam üyesiyiz, hükümet bu konuda tam sorumludur, hem operasyon konseptine hem çatışma kurallarına yön vermek durumundadır. En baştan NATOyu yönlendirebilseydi, belki de fiziki olarak orada askeri operasyonun içinde yer almayacaktı. NATO içinde bunu dillendirebilmiş mi? Daha ne kadar adam ölecek belli değil, çünkü tekneler sürekli kaçıyor. Bu insani konu değil mi, Mavi Marmarayı Filistine gönderiyorsun da, bu adamlar Müslüman değil mi? NATOnun denizde yardım konusunu işletmesini sağlaması lazımdı.

- Suriye meselesine gelirsek,

Valla bu hükümet dış politikada ne yapacağını şaşırmış görünüyor. Dış politikada küçük sorunların üstüne atlamasını iyi biliyorlardı. Başta Nasrallah ile Haririnin arası açılınca, Dışişleri Bakanı atladı gitti, orada diyor ki, bu bölgesel istikrara büyük zarar verecek önemde bir konudur. Öyle olduğu için biz buna müdahale ettik. Bu bütün bölgeye yansır Bu yansır da Suriyedeki olaylar yansımaz mı? Telkin ediyoruz filan diyor ama oraya bir özel temsilci göndereceksin. Dışişleri Bakanının Nasrallaha gittiği gibi gidecek orada, konuşacak, kendi halkına baskı yaparsan bunun altından kalkamazsın. Suriyeye yönelik uluslararası bir müdahale olursa, hükümetin buna ilişkin planı var mı? Obama ile mi paylaşıyor bilemiyorum.

- Bir taraftan telkin yapıyorlar Esad yönetimine ama diğer yandan da İhvan-ı Müslimi ağırlıyorlar?

- Bilinçli bir politika uygulamıyorlar. Hükümetin birtakım tekerlemeleri var, sıfır sorun gibi stratejik derinlik gibi... İhvanla, Hamasla iyi ilişkisi var, onun dışında kimseyle iyi lişkisi yok ki... Hamasla Fetih anlaştı, onun anlaşması bile Kahirede imzalandı.

Hükümetin referansları esas itibarıyla Müslüman Kardeşlerin referansları, zaten aralarında ciddi bir bağ olduğu da öteden beni biliniyor. Dolayısıyla, Müslüman Kardeşlere yarayacağı görüşüyle bunu yapıyorlar ama bu da kesin değil. Çünkü bunların dış politikası uygulamaya dayanan dış politika değil. Dış politika iyi gidiyor deniyor bunu da daha çok Batılılar söylüyor ama Batılılar bunu kendilerinden küçük gördükleri kimseleri dolduruşa getirmek için söyledikleri şeylerdir. Kendisi gerçekten güçlü olan ülkenin, ben bölgenin en önemli ülkesiyimdediğini duymadım. Bunların hoşuna gittiğini bildikleri için bunlara aslansın, kaplansınfilan diyorlar.

- ABDnin bakışı nasıl?

Amerikalılarda şöyle bir izlenim var, bu da hoş bir izlenim değil. Bunlar ne kadar direnseler, neticede Obama telefonu açar. Sonuçta, Obama Tayyip Beyle konuşunca bunlar kabul eder uygulamayı yapar.

- Bu izlenim nereden?

Bu izlenimi doğuran bazı şeyler var tabii, öteden beri baktığınızda bazı kararlar doğru bazı kararlar yanlış ama her şeye baştan bir itiraz geliyor Başbakandan. Anders Fogh Rasmussen NATO Genel Sekreteri oluyor, Nereden çıktı bunu kabul etmiyoruz diyor Başbakan. Böyle diyorsa, kabul etmemesi lazım. Kendisi dışında oluşmuş, İngiltere, Fransa, Almanya bunu biz yokken pişirmişler. Kabul etmiyoruz dediğin zaman kabul etmeyeceksin o zaman. Birisi devreye giriyor, ya Obama ya da Hillary devreye giriyor sonra kabul ediliyor.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler