"Rusya’nın Libya’daki varlığını artırmaya çalışıyor"

Birçok AB üyesi ülkenin, Fransa’nın Libya konusundaki tutumundan rahatsız olduğunu dile getiren Çavuşoğlu, “Bir taraftan NATO Rusya’yı tehdit olarak görüyor, diğer taraftan NATO müttefiki Fransa, Rusya’nın oradaki mevcudiyetini artırmaya çalışıyor” dedi.

Çavuşoğlu, Ankara’ya bir çalışma ziyareti düzenlenen Macaristan Dışişleri ve Dış Ticaret Bakanı Peter Szijjarto ile ortak basın toplantısında konuştu. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un “NATO üyesi olduğunu iddia eden bir ülke olarak Türkiye’nin Libya’daki iç savaşta tarihsel ve cezai sorumluluğu var” açıklamasına yanıt veren Çavuşoğlu, Fransa’nın Libya’da “dürüst davranmadığını” söyledi. Libya’nın istikrarının Avrupa için de çok önemli olduğunu, Libya’daki istikrarsızlığın, göç sorununun yanı sıra terörizm için de elverişli şartlar oluşturduğunu kaydeden Çavuşoğlu, “Fransa, Libya’da ne yapıyor? Bir darbeci, bir korsan olan Hafter’i destekliyor. BM Güvenlik Konseyi kararı hilafına bunu yapıyor. Bizim tüm ilişkilerimiz şeffaf. Fransa, sorulduğunda Hafter’e destek ve silah vermediğini söylüyor, dürüst davranmıyor. Fakat tüm gerçekler ortada. Dolayısıyla kimin oradaki mevcudiyeti daha riskli?” diye konuştu.

AB üyesi birçok ülkenin, Fransa’nın bu tutumundan “rahatsız olduğunu” söyleyen Çavuşoğlu, NATO’nun da Libya’daki Rus varlığından rahatsız olmasına karşın Fransa’nın buradaki Rus varlığını artırmaya çalıştığını dile getirerek “Biz Ruslarla şu anda karşı taraflarda görünüyor olsak da onlarla Libya’da ateşkes için çalışıyoruz, oradaki durumu daha kötüye götürmek için çalışmıyoruz. Ama Macron’un yönettiği ya da yönetemediği Fransa, şu anda bir sömürgeci anlayışla geçmişte tüm Afrika’yı istikrarsızlaştırdığı gibi, 2011’de Libya’yı bombalayıp terk ettiği gibi yıkıcı bir anlayışla Libya’da sadece kendi çıkarları ve emelleri için bulunuyor. Burada esas sorgulanması gereken Fransa’nın ve Macron’un tutumu ve politikalarıdır” ifadelerini kullandı.

‘GEREKİRSE YENİ ANLAŞMA YAPILMALI’

Macaristan Dışişleri ve Dış Ticaret Bakanı Peter Szijjarto ise konuşmasında Türkiye-AB ilişkileri ve mülteci meselesi konusunda açıklamalar yaptı. Szijjarto, AB yetkililerinin, Türkiye’ye Suriyeli göçmenler için verilmesi taahhüt edilen 6 milyar Avro’nun 4.7 milyar Avro’sunun ödendiğini söylediğini ancak Türkiye’nin bunu doğrulamadığını belirterek “Bu konu bir an önce açıklığa kavuşturulmalı. AB bu ödemeyi yapmalı, gerekirse yeni bir anlaşma yapılmalı ki Türkiye bu mülteci dalgasını kendi sınırları içinde tutabilsin. Türkiye mültecileri tutmazsa bizim güney sınırlarımızda 2015’te yaşadığımızdan daha kötü durumlar yaşayabiliriz” dedi.

AB’nin, Türkiye’nin üyeliği konusunda daha net bir tutum takınması gerektiğini söyleyen Szijjarto, “AB temsilcileri Türkiye’nin AB üyeliği konusunda kapalı kapılar arkasında kesinlikle desteklemiyoruz diyorlar. Ama aynı ülkelerinin temsilcileri Türk temsilciler olduğunda çok daha makul konuşuyorlar. Bu konuda net olmak lazım. Türkiye gibi büyük bir ülke ve önemli bir ortak ülkenin halkına saygısızlık yapmamak lazım. AB’nin menfaatı hem güvenlik hem ekonomik konularda Türkiye ile sıkı bir işbirliğidir” değerlendirmesini yaptı.