Saldırı sonrası Hükümetten açıklamalar
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, ''Elimizden gelen, bildiğimiz ne varsa terörle mücadele için çalışıyoruz. Bu konuda sadece hükümetimiz değil, siyasi partilerin hepsi, bir milli mesele olduğu için terörle mücadelede elinden gelen katkıyı yapmaya gayret ediyor'' dedi.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, iftar programlarına katılmak üzere bulunduğu memleketi Manisa'da, Hakkari'de 8 güvenlik görevlisinin şehit olduğu saldırıya ilişkin konuştu.
Arınç şunları söyledi:
''Bugün de maalesef yine Hakkari'de 6 askerimiz ve 2 geçici köy korucusu olmak üzere 8 kardeşimiz rahmetli oldu. Sahur vakti bir karakolumuza kahpece saldırdılar, çatışma çıktı ve hainler arkalarında elbette 15'e yakın ölü de bırakarak bizim de 8 canımızı yaktılar. Dün de bu oldu, bugün de oldu, dileriz yarın olmaz. Elimizden gelen, bildiğimiz ne varsa terörle mücadele için çalışıyoruz. Bu konuda sadece hükümetimiz değil, siyasi partilerin hepsi, bir milli mesele olduğu için terörle mücadelede elinden gelen katkıyı yapmaya gayret ediyor.
Fitne, 30 yıla yaklaştı. Bir ara bazı sebeplerle sinmişlerdi ama yine şimdi can havliyle saldırılarına devam ediyor. Şehitlerimiz dün ilk değildi, bugün de son olmadı. Dileriz ki bundan sonra bu felaketi bir an evvel bitirmek nasip olur. Artık annelerin gözyaşı dökmediği, milletimizin ağlamadığı, gencecik filizlerimizin toprağa düşmediği, huzurlu, güvenli bir Türkiye'ye hep beraber kavuşuruz.''
Atalay: Tabii üzgünüz ama...
Saldırı sonrası ilk açıklama ise Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay'dan geldi. Atalay sabah saatlerinde üzücü bir olay yaşandığını hatırlatarak, “Biliyorsunuz, Hakkari Çukurca yakınlarında bir karakolumuz gece yaklaşık sahur vakti civarında terör saldırısına maruz kaldı. Orada şehitlerimiz var, 6 askerimiz, 2 korucu şehidimiz var. Tabii üzgünüz ama bu sürüp giden bir mücadele arkadaşlar” diye konuştu.
Başbakan Yardımcısı Atalay, şunları kaydetti:
“Hükümet olarak, Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak terörle mücadelemizi biliyorsunuz, bütün boyutlarıyla sürüyor, bütün kapsamıyla sürüyor. Yani biz terörle mücadelede güvenlik boyutu olarak hiçbir şeyi ihmal etmiyoruz, en iyi şartlarda güvenlik birimlerimize her türlü desteği ve yetkiyi vererek sürdürüyoruz. Aynı zamanda terörün istismar ettiği alanlara dönük çok çalışmamız var. Vatandaşımızı kazanmaya dönük çok çalışmamız var. Türkiye'nin önünde bir büyük sorundur bu. 30 yıl önce başlamış, kökü biraz daha da eskilere giden önümüzde bir sorun. Bunu çözmek için bütün boyutlarıyla çok yönlü olarak üzerindeyiz. Şuna inanıyorum, inşallah Ak Parti Hükümeti döneminde bu sorunlar, Türkiye'nin önündeki bu büyük sorun, Türkiye'nin ayağındaki bu büyük pranga çıkarılacak, bu sorun çözülecek, ona inanıyorum.
Hepimizin başı sağ olsun. Mübarek ramazan gününde kolay değil. Şehitlerimiz var, onların aileleri var. Hepimizin acısı bu, onların ailesi kadar bizim acımız. Yani bunu en içten hep hissettik, hep hissediyoruz, paylaşıyoruz. Allah onlara da bu mübarek günde sabır versin.”
Çelik: Sorun varsa getirin çözmeye hazırız
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik ise Hakkari'de güvenlik güçlerine yönelik terör saldırısıyla ilgili, ''Kavga edecek ne var, neyi paylaşamıyoruz? Ayrılık mı? Ayrılıksa bunu söyleyin, ne istiyorsanız dolaylı yoldan, karnınızdan konuşmayın. Neyse hedefiniz söyleyin. Bu millet etle tırnak olmuş. Onu ayırmanız mümkün değil ki'' dedi.
Çelik şunları söyledi:
''Sorun varsa getirin çözmeye hazırız ama silah neden be kardeşim? Neden silah? Kimi öldürdünüz. Bu akşam 8 ailenin kucağına, milletin bağrına ateş düştü. Neden? İşte burada daha büyük düşünmemiz, hesapların büyük olduğunu, bizzat Türkiye'nin üzerine olduğunu düşünmemiz gerekiyor. Türkiye'de her şey yolunda gidiyor. 'Benim açımdan iyi gitmiyor' diyenlere saygı duyarız ama bakmanızı isterim doğuya, batıya, Türkiye'nin bütün bölgelerine. Türkiye gerçekten olumsuzluklar içinde hayat veren, yeşeren bir ülke. Bunların kıymetini bilmek için illa Tunus'tan, Mısır'dan, Yunanistan'dan, Suriye'den bakmak gerekmez. Nimetin içerisinde nimetin kıymetini bilmek çok daha önemlidir. En büyük bela ırkçılıktır ve bunun sonu yoktur. İnsanları mezara kadar götürür. Ramazan ayı rahmet bereket ayı. Ne acıdır bu güzel ayda gerek ülkemizde, gerek komşu ülkelerdeki olaylar insanın uykusunu kaçırıyor. Büyük vahşetler yaşanıyor ve bunlar bu ayda oluyor ne acıdır ki. Bunlar neden oldu? 7 milyar insan var ama ne kadar insanlık var? İnsan var da insanlık da yedi milyarlık olacak ki dünya huzur bulsun. İnsanlık ara bulasın ama yok. Sefahat bir tarafta, sefalet bir tarafta. İnsanların etrafı kalabalık ama insanlar yalnız, insanlık görevini yapmadı, özünden saptı. Onun için ramazan sofraları bizi buluşturduğu gibi bizi özümüze, aslımıza, fabrika ayarlarına dönme konusunda ikaz edici bir aydır.''
En Çok Okunan Haberler
- Rus basını yazdı: Esad ailesini Rusya'da neler bekliyor?
- Yeni Ortadoğu projesi eşbaşkanı
- Esad'a ikinci darbe
- İmamoğlu'ndan Erdoğan'a sert çıkış!
- Türkiye'nin 'konumu' hakkında açıklama
- ‘Yumurtacı müdire’ soruşturması
- Çanakkale'de korkutan deprem!
- Naci Görür'den korkutan uyarı
- Kurum, şişeyi elinin tersiyle fırlattı
- 6 asker şehit olmuştu