Sanıksız 12 Eylül davası

Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya, telekonferans yöntemiyle de duruşmalara katılmayacak.

Sanıksız 12 Eylül davası
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 18.01.2013 - 09:29

Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi, 12 Eylül davasında sanıklar Kenan Evren ile ayakta tedavi gördüğü ortaya çıkan Tahsin Şahinkaya’nın tutuklanması talebini reddetti. Darbeci generallerin duruşmalardan vareste tutulmasına (katılmamasına) karar veren mahkeme, sanıkların telekonferans yoluyla duruşmaya katılmasına da gerek olmadığına hükmetti.

12 Eylül davasının 12. duruşması, Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Son iki duruşmaya telekonferans yöntemiyle hasta yataklarından katılan sanıklar Evren ve Şahinkaya için dünkü duruşmada bu sistem kurulmadı. Sanıklar bu nedenle duruşmaya bağlanmadı. Duruşmaya İstanbul GATA’nın sanık Tahsin Şahinkaya’nın hastanede yatmadığı, ayakta tedavi gördüğüne ilişkin yazısı damgasını vurdu. Avukat Fikret Babaoğlu, bu konuda “Sanıklar mahkemeyi yanıltıyor. Maalesef ayakta tedavi gördüğü halde Şahinkaya sanki bir Benjamin Button rolü oynayarak yatalak hastaymış gibi ifade verdi. Mahkemeyi yanıltan Şahinkaya tutuklanmalıdır” diye konuştu. Babaoğlu, sanıkların haklarında mahkemece verilmiş duruşmaya katılmama kararı olmamasına karşın, duruşmaya telekonferans yoluyla bağlanmamasına tepki gösterdi.

 

‘Gerçeğin ırzına geçildi’

Avukat Ömer Kavili, Şahinkaya’nın ayakta tedavi gördüğüne ilişkin yazının içeriğinden “herhangi bir ölüm tehlikesinin bulunmadığının ortaya çıktığını” kaydetti. Kavili, “Mahkemenin saygın bir yargılama yapabilmesi için bu sanığın mahkemede hazır bulunması gerekir” dedi. GATA’nın yazısının 31 Ekim tarihli olduğunu, bunun faksının 1 Kasım’da mahkemeye gönderildiğini belirten Kavili, “Burada bilgi gizlenmektedir ve sanıklar korunmuştur. Bu gerçeğin ırzına geçilmektedir. Bu dava tarihi bir davadır ve acı çektirilen halkın davasıdır. Bu dava yeteri kadar delil toplamayan savcının davası değildir” dedi. Kavilli, Şahinkaya’nın mahkemede hazır bulunmasının hayati tehlike oluşturabileceği yönünde rapor düzenleyen üniversite görevlileri hakkında suç duyurusunda bulunulmasını ve sanık Tahsin Şahinkaya’nın tutuklanmasına karar verilmesini talep etti.

Avukat Kazım Genç, sanıkların duruşmaya gelmemesine ilişkin “Halen yargının bazı bölümleri, 12 Eylül’ün baskısını üzerinde hissediyorsa davadan çekilmelidir. Sanıklara duruşmaya gelemez diyen profesörler darbecilere biat ediyor” diye konuştu.

 

‘Ulusu da yargılansın’

Avukat Ergin Cinmen, 12 Eylül 1980 askeri darbesinin hemen sonra, Milli Güvenlik Konseyi tarafından hükümet kurma görevinin Bülent Ulusu’ya verildiğini anımsattı. Dönemin başbakanı Ulusu, Bakanlar Kurulu ve Danışma Meclisi üyeleri hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunulmasını isteyen Cinmen, “Bülent Ulusu, darbeden önce başbakan olacağını biliyordu. Darbe döneminde yapılan işkencelerden o dönemin hükümeti de sorumludur” diye konuştu.

Avukat Öztürk Türkdoğan, MİT ve Genelkurmay’dan istenen belgelerin gelmemesini eleştirerek “Bu belgelerin hemen gönderilmesinin önü açılmalı” dedi.

CHP’nin avukatı Şenal Sarıhan, mahkemenin istediği bazı belgelerin MİT Müsteşarlığı’nca gönderilmediğini belirterek şunları kaydetti: “Başbakanlık davaya müdahil olmuştur. Eğer Başbakanlık bu davada samimi ise başta MİT olmak üzere tüm kurumlardaki bilgi ve belgelerin mahkemeye sunulmasında aktif olmalıdır. Diğer yandan MİT Müsteşarlığı, İstanbul’daki 1 Mayıs olaylarına ilişkin yazılan müzekkereye ellerinde bu yönde bir bilgi olmadığı yönünde cevap vermiştir. Oysa davayı yürüten Cumhuriyet Savcısı Çetin Yetkin ile Muhittin Cenkdağ, basına yansıyan beyanlarında iddiaları gündeme getirdi. Yetkin ve Cenkdağ’ın dinlenmelerini talep ediyoruz.”

Sanıkların avukatı Bülent Hayri Acar, mağdur avukatlarının Şahinkaya’nın tutuklanması talebinin reddedilmesi ve beraatlarını talep ederken “Milli Güvenlik Konseyi’nin başkan ve üyeleri, mahkeme huzuruna çıkarıldı fotoğrafları çekildi. Amaç da hasıl oldu” dedi.

 

18 Nisan’a ertelendi

Mahkeme, Danışma Meclisi üyeleri ile Ulusu başbakanlığında kurulan hükümet üyeleri hakkındaki suç duyurusuna ilişkin dilekçenin darbeye ilişkin ikinci bir soruşturma yürüten TMK savcılığına gönderilmesine karar verdi. Cenkdağ ve Yetkin’in dinlenmesi talebi reddedildi. Fahri Korutürk ve Evren’in arşivlerinden 1980 dönemine ilişkin belgeler Cumhurbaşkanlığı’ndan istenecek. Mahkeme, dosyaya daha önce gönderilen MASAK raporunun, sanık müdafileri ya da müdahil vekillerince, uzman kişi aracılığıyla incelenebilmesine hükmetti. Duruşma, 18 Nisan’a ertelendi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler