"Savunma makamına görev yaptırılmamıştır"
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Vedat Ahsen Coşar, ''Balyozla ilgili tutuklanma kararının verildiği oturumda, basına yansıyan ve davanın müdafi avukatı olan arkadaşlardan öğrendiğimiz kadarıyla savunma makamına görev yaptırılmamıştır'' dedi.
TBB ve Çankırı Barosu iş birliğinde düzenlenen ''Yeni Türk Borçlar Kanunu Tanıtım'' toplantısı nedeniyle Çankırı'ya gelen Coşar, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Selçuk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Orhan Çeker'in sözlerini değerlendiren Coşar, ''Bu yanlış bir değerlendirme. Zaten Diyanet İşleri Başkanlığı, YÖK ve üniversite rektörü de bu görüşün doğru olmadığını söyleyerek tepki gösterdi. Herkesin giyim kuşamıyla uğraşmanın bu kadar gereği yok, bence yanlış'' dedi.
"Soruşturma açılması bence yanlış"
Çeker'in açıklamasında suç niteliği olmadığını söyleyen Coşar, ''Soruşturma açılması bence yanlıştır. Bence bu görüş suç değil. Soruşturma açılması için ortada suç niteliğinde bir fiil olması gerekiyor. Bence suç niteliğinde değil. Sadece yanlış bir değerlendirme, yanlış bir tespit'' diye konuştu.
"Türkiye'de görüşler tartışılmıyor, niyet okunuyor"
Yargıya ve yargıçlara güvenilmesi gerektiğini kaydeden Coşar, şunları söyledi:
''Yargıda siyasallaşma olduğunu söyleyen görüşlerde var, olmadığını söyleyen görüşlerde var. Biz Türkiye'de görüşleri tartışmıyoruz, niyet okuyoruz. Niyet okumak yanlıştır. Yargının siyasallaştığını söyleyebilme durumunda değilim. Türkiye'deki yargıçlara inanıyorum, güveniyorum. Yargıçlara inanmadan güvenmeden adaletin sağlıklı bir şekilde işleyeceğini söylemek mümkün değil. Hakimler sonuç itibarıyla siyasi görüşleri de olsa siyasi görüşlerine göre değil vicdanları ve kanunlara göre karar verirler.''
Demokrasilerdeki en önemli özgürlüğün basın özgürlüğü olduğunu vurgulayan Coşar, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Oda TV ile ilgili iddiaları basından takip ettim. Ama o iddiaları destekleyen deliller nedir, ne değildir bilmiyorum. Delillerin ne olduğunu da bilmiyorum. Demokrasilerde en önemli özgürlüklerin başında ifade ve basın özgürlüğü gelir. Eğer o özgürlüğe müdahale niteliğindeyse onaylamak mümkün değil. Ama suç niteliğinde herhangi bir eylemi ya da eylemleri var mıdır bilmiyorum. Ama sadece yazıp-çizdiklerinden dolayı veya muhalif duruşlarından dolayı bu soruşturma açılmış ve yürütülüyorsa, buna ilişkin herhangi bir kanıtta yok elimizde. Buna ilişkin spekülasyonalar var. Eğer gerçekten öyleyse. Basın özgürlüğü ve ifade özgürlüğüne yönelik ağır bir saldırı niteliğindedir.''
''Balyoz Darbe Planı'' iddiaları ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Coşar, şöyle devam etti:
''Biz davanın suçla ilgili, suçlanan sanık ve şüpheli konumdaki kişilerin konum ve statüleriyle ilgili değiliz. Sadece eylemleriyle ilgiliyiz. Ortada gerçekten soruşturmayı gerektiren bir durum varsa savcılar tabii ki soruşturacaktır. Hiç kimsenin dokunulmazlığı yok o anlamda. Herkese dokunulabilir. Bizim orada duyarlı davrandığımız husus adil yargılanma ilkesine uygun davranılıp davranılmadığıdır. Bir ikincisi ise savunma özgürlüğünün kısıtlanıp kısıtlanmadığıdır. Balyozla ilgili tutuklanma kararının verildiği oturumda basına yansıyan ve davanın müdafi avukatı olan arkadaşlardan öğrendiğimiz kadarıyla savunma makamına da görev yaptırılmamıştır. Bunlar yanlıştır. Buna işaret etmek durumundayım.''
En Çok Okunan Haberler
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Nevşin Mengü hakkında karar
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- Müge Anlı'nın eşine yeni görev
- Bakanlık 5 ildeki lahmacuncuları ifşa etti
- AKP’nin tabutu CHP sıralarına kondu