"Siz AKP ile gizli bir anlaşma mı yaptınız?"
Cumhuriyet Halk Partisi'nin "Büyükanıt ve Başbakan'ın 27 Nisan muhtırası ile anlaşma yaptığı" iddialarına bir kez daha yanıt veren AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, "Siz Cumhurbaşkanlığı seçimini Anayasa Mahkemesi'ne götürerek, muhtırayı onaylayarak AK Parti ile gizli bir anlaşma mı yaptınız" diye konuştu.
Gündemdeki konulara ilişkin NTV'ye değerlendirmelerde bulunan Hüseyin Çelik, CHP'nin 12 Eylül darbe Anayasasına "Evet" demenin dayanılmaz ağırlığı altında olduğunu, bu sebeple gündem değiştirmeye yönelik manevralarda bulunduğunu ileri sürdü. Çelik,
"Darbelerle anılan, darbelere şakşakçılık yapan bir tarihi vardır CHP'nin. Jakoben tutumunu göz ardı etmek için çeşitli hamleler yapıyor. Getirdikleri son TSK 35. madde değişiklik teklifi anayasal denetim yetkisi veriyor TSK'ya, kesinlikle 35. maddeyi ortadan kaldıracak değil daha pekiştirici. Getirdikleri teklif darbelere daha da fazla zemin hazırlıyor" diye konuştu.
Çelik, 27 Nisan Muhtırası'nın Başbakan Erdoğan ile dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt arasında yapılan AKP'nin oylarını arttırmaya yönelik bir anlaşmanın ürünü olduğu iddialarına da sert sözlerle yanıt verdi. Çelik şunları söyledi:
"27 Nisan muhtırası verildiğinde CHP'nin o dönemki lideri Deniz Baykal tek kelime etmedi, sesini çıkarmadı. Onur Öymen 'Ben bunun altına imzamı atarım' dedi. Kılıçdaroğlu Grup Başkanvekili'ydi ve herhangi bir milletvekili değildi. O zaman çıkıp da 'Ben bunun aksini düşünüyorum, muhtırayı onaylamıyorum' deseydi daha da inandırıcı olurdu. Ben 1 Mart tezkeresine red oyu verdim, kendi partime rağmen. Orgeneral Yaşar Büyükanıt'la ilgili iddialara kargalar güler, deliler bile güler, bunu daha önce açıkladım. Büyükanıt ve Erdoğan'ın gizli anlaşma yaptıklarını söylüyorlar, o zaman şunu sormak hakkımız: Siz Cumhurbaşkanlığı seçimini Anayasa Mahkemesi'ne götürerek, muhtırayı onaylayarak AK Parti ile gizli bir anlaşma mı yaptınız? Kimse bu sözlere inanmıyor. CHP, militarist, jakoben, dayatmacı tavrını telafi etmek için uğraşıyor. Kılıçdaroğlu bir şey söylüyor, hemen partisi tepki veriyor ve Kılıçdaroğlu hemen 'Aslında ben böyle demek istememiştim' diyerek geri adım atıyor."
"BDP'nin Hatay'a gitmesi gereksizdi"
AKP Genel Başkan Yardımcısı Çelik, İnegöl ve ardından Hatay Dörtyol'da yaşanan olaylara ilişkin değerlendirmesinde ise, Türkiye'yi her zaman kargaşa ortamına itmek isteyen çevrelerin olduğunu belirtti. Terör örgütünün veya Türkiye'nin karışmasından menfaati olan insanların oyununa gelinmemesi gerektiği uyarısında bulunan Çelik, bölgeye giden BDP ve gitme kararı alan MHP'ye de şu sözlerle seslendi:
"Her siyasi parti Türkiye'nin her metrekaresinde siyaset yapabilmelidir. BDP ve MHP için de bu böyledir. İnce bir nokta var burada, kimse etnik siyaset yapmamalıdır. Bir ilçede tansiyon yükselmişse, güvenlik güçlerinin bu konuda bir uyarısı varsa, BDP'lilerin oraya gitmesi gereksizdi. Elbette BDP'nin oraya gitmeye hakkı var, bir hafta sonra gider veya bir ay sonra gider. Dörtyol'da sokağa dökülen insanların yaptıklarını kabul etmek asla mümkün değildir. Böyle bir günde BDP'lilerin böyle bir teşebbüste bulunmaması gerekiyordu. MHP de bölgeye heyet göndereceğini duyurdu, bölgede tansiyonu artıracak adımlardan herkes kaçınmalıdır. Barışı bozmaya kimsenin hakkı yoktur."
Çelik, Başbakan Erdoğan'ın Cumartesi günü Hatay'da gerçekleştireceği miting kapsamında Dörtyol'a gidip gitmeyeceği yönündeki soruya ise, "Başbakan Erdoğan'ın rutin programında Dörtyol yok, yarın Hatay'da miting yapacak" sözleriyle yanıt verdi.
En Çok Okunan Haberler
- Adliyede silahlı saldırı: Ölü ve yaralılar var!
- Korgeneral Pekin'den çarpıcı yorum
- Köfteci Yusuf'tan gıda skandalı sonrası yeni hamle
- Petlas Yönetim Kurulu Üyesi Özcan, uçakta olay çıkardı
- İBB'den 'Pınar Aydınlar' açıklaması: Tasvip etmiyoruz
- '100 yılda bir görülebilecek akımın başlangıcındayız'
- Komutanları olumsuz görüş vermedi, görevlerinden oldu
- Restoranlarda 'harcama limiti' uygulaması başladı
- Milletvekilleri Genel Kurulu terk etti!
- Erdoğan'dan Suriyeliler açıklaması