"Sokaklara inmiş ihanetin sorumlusu hükümettir"
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, son zamanlarda PKK yanlılarının sokaklara dökülmesinin sorumlusu olarak, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve hükümeti gösterdi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin Meclis grup toplantısında yaşanan son gelişmeleri değerlendirdi. Konuşmasına dün Tokat'ın Reşadiye ilçesi kırsalında asayiş görevi sırasında terör örgütü PKK tarafından 7 askerin şehit edilmesini kınayarak ve şehit yakınlarına başsağlığı dileyerek başlayan Bahçeli, MHP olarak 'demokratik açılım' olarak adlandırılan açılımın Türkiye Cumhuriyeti'nin milli devlet niteliğini ve üniter yapısını tasfiye sürecini başlatacağını dile getirdiklerini kaydetti.
Bahçeli şöyle konuştu:
"Yöneldiği sapmalarla terörü ve bölücülüğü hiç olmadığı kadar dirilten iktidar zihniyeti, Kandil kadrolarını dağdan indirmek bir yana şehir uzantılarını azdırmıştır.Bugün AKP kadrolarınca PKK açılımı ile ortaya çıkan Türkiye'nin karşısındaki gerçek; İktidar partisinin güdümlü adalet sistemince serbest bırakılan Habur girişli PKK kuryelerinin bir aydır meydan meydan gezdirildiği, Adalet Bakanı'nın İmralı canisinin infaz şartlarını toplantılarla müzakere etmeye çalıştığı, otobüslerin, evlerin yakıldığı, patlayıcıların atıldığı, sokaklarda yollarda barikatların kurulduğu, kamu kurumlarının kuşatıldığı dükkanlarda kepenklerin indirildiği ve Başbakan Erdoğan'ın tam bir acziyet içinde olan biteni oturduğu yerde seyrettiği teslimiyet tablosudur. Son zamanlarda bizim Türkiye'nin bir bölgesine gidemediğimizi ağzına sakız yapan Başbakan'a sormak lazımdır: Haftalardır bu yörede devam eden saldırılara karşı duracak devlet gücü nerededir? Şehit cenazelerinden ürken Başbakan, ihanetler için neden suskundur?"
Emniyet teşkilatını kutladı
Başbakan Erdoğan'ın günlerdir devam eden 'rezalet' karşısında sindiğini ve ortalarda görünmediğini öne süren Bahçeli, AKP'nin PKK açılımına 1 Ağustos tarihindeki Polis Akademisi'ndeki toplantı ile emniyet teşkilatını da alet ettiğini savundu. Bahçeli "Çok şükür ki önceki gün Gazi Mahallesindeki olaylara müdahale eden Çevik Kuvvet Polisi açılım sürecine gereken dersi vermiştir. Kahraman polislerimiz üzerlerindeki siyasi baskıları yırtıp atarak hep bir ağızdan 'şehitler ölmez vatan bölünmez', 'Ne mutlu Türküm diyene', 'Akan kan bayrak için' sloganlarını atmışlardır. Teşkilatlarının başındaki Bakana gereken uyarıyı yapmışlar, hak ettiği karşılığı vermişlerdir. Hükümete rağmen canla başla çalışan, asayişi sağlamaya gayret eden ve AKP'nin hilafına, şehide ve bayrağa sahip çıkan Emniyet teşkilatını kutluyorum, hepsiyle iftihar ediyorum." diye konuştu.
"Başbakan suçüstü yakalanmıştır"
Ağır bedeller ödemeden söz eden Başbakan Erdoğan'ın ve işbirlikçilerinin son olaylar karşısında foyası'nın ortaya çıktığını kaydeden Bahçeli, şunları söyledi:
"Başbakan ve hükümeti Türkiye'yi ayrıştırma ve bölme projelerini İmralı, Kandil ve Barzani'nin desteğiyle hayata geçirmek için çıktığı yolculukta suçüstü yakalanmış, gerçek niyetler açığa çıkmıştır. Sokaklarda PKK paçavralarının gezdirilmesinin, bölücü sloganlar atılmasının, etrafın ateşe verilmesinin suç olmaktan çıktığı, PKK'ya kucak açmanın cezadan muaf hale geldiği bir çürümenin odağı da artık belli olmuştur. Sokaklara inmiş ihanetin, İmralı'dan diriltilen rezaletin sorumlusu ve müsebbibi Başbakan Erdoğan ve hükümetidir. Dağdaki bölücülüğü törenle siyasete taşıyan Başbakan Türkiye'nin milli birliğinin temellerine dinamit döşemiştir."
"Hangi ülkeye gidecekseniz girin terörün kökünü kazıyın"
Terörden ve bölücülükten muzdarip Türk milletinin yaşanan gelişmelerden tedirgin ve endişeli olduğunu ancak Başbakan'ın 'Türkiye'yi ateşe attığını hala idrak edemediği'ni ifade eden Bahçeli, Başbakan Erdoğan'ın PKK açılımında dönüşü olmayan bir yola girdiğini söyledi. Bahçeli "Hükümetin girdiği yoldan dönmemesi halinde milli değerlerine açıkça yapılan saldırılar karşısında milletimizin daha fazla sabır göstermesini, daha fazla sakin kalmasını beklemek mümkün olmayacaktır. Temennimiz ülkemizin sağ salim seçime kadar ulaşabilmesidir. Aksi halde millet ayağa bir kez kalkarsa ortada ne hükümet ne işbirlikçi lobiler ne de Kandil şebekeleri kalacaktır. Mardin Nusaybin'de bir erimizin şehadeti ile şehir eşkiyalarının yaktığı otobüste yaralanan lise öğrencisi genç kızımızın vefatının ardından dün Reşadiye'deki acı kayıplarımızla birlikte yaşanan olaylar son derece vahim ve kaygı verici bir hal almıştır. Bu gelişmelerin tamamının sorumluluğu hükümetin sözde demokratik açılım adını verdiği yıkım projesidir. Ayaklanma provalarının tırmandığı, şehadetlerin arttığı, bu süreçte benim hükümete tavsiyem şu olacaktır; gelin girdiğiniz yanlış yoldan bir an önce dönün, daha fazla tahribata neden olmadan başlattığınız sözde açılımı terk edin. Önce son terörist teslim oluncaya son terör silahı ele geçinceye kadar PKK ile her şart ve ortamda mücadele edin. Bu amaçla hangi sınırı geçecekseniz, hangi ülkeye girecekseniz ve nereye kadar ulaşacaksanız ulaşın ve terörün kökünü mutlaka kazıyın" diye konuştu.
13 Aralık'taki mitinge davet
MHP olarak gelişmeler ne kadar vahim olursa olsun çıkış yolunun demokrasi olduğunu, sorunların ilk genel seçimde çözüleceğini düşündüklerini kaydeden Bahçeli, partisinin "Bin Yıllık Kardeşliği yaşa ve yaşat"mitinglerinin ilkini 13 Aralık Pazar günü Ankara Tandoğan'da yapacağını hatırlattı ve tüm Ankaralıları ellerinde Türk bayraklarıyla mitinge davet etti.
"ABD ziyareti Türkiye için büyük hüsran"
Bahçeli grup konuşmasında Başbakan Erdoğan'ın ABD gezisini de değerlendirdi. Beyaz Saray'daki Obama-Erdoğan görüşmesinin ardından yapılan açıklamaların ziyaretin sonuçlarının Türkiye için büyük bir hüsran olduğunu gösterdiğini savunan Bahçeli şöyle konuştu:
"ABD Başkanı görüşme sonrası yaptığı açıklamada hemen hemen her konuya temas etmiş ancak PKK kelimesini ağzına almamıştır. ABD Başkanı PKK ile mücadelede sadece askeri yöntemlerin çözüm olamayacağını belirterek bu konunun siyasi yönleri bulunduğunu ön plana çıkarmıştır. PKK ortak düşmanımız diyen ABD, bu ortak düşmandan kaynaklanan terör tehdidine karşı ortak tavır almaya yanaşmamış, sözde kalan laflarla ipe un sermiş ve Türkiye'yi oyalamıştır. Türkiye'nin Irak'ın kuzeyinde yuvalanan terör unsurlarını askeri güçle tasfiye etmesinin önüne set koyan ABD, buna karşılık Barzani'nin istediği gibi Türkiye'yi terör ve etnik bölücülük sorunu için siyasi çözüm süreci başlatmaya zorlamıştır. Beyaz Saray'da dün akşam yapılan açıklamalar ABD'nin PKK terörüyle sözde kalacak beyanlarla yetineceğini ve PKK'nın bu bölgeden tasfiyesi için gerekli somut adımları atmaya niyetli olmadığını bir kere daha göstermiştir. Yıllardan beri yalnızca gönül okşamak üzere kurgulanmış stratejik ortak, stratejik müttefik, model ortaklık gibi boş sözlerle avunulmuştur."
"ABD PKK'nin tasfiyesi için somut adımlar atmalı"
ABD ziyaretinin Türkiye açısından başarılı sonuç vermiş kabul edilebilmesi için tek temel kriterin 'ABD'nin sözde ve görüntüde kalan beyanlarla yetinmeyerek PKK'nin bölgeden tasfiyesi için gerekli somut adımları atması' olduğunu ifade eden Bahçeli "ABD Başkanı Obama'nın görüşme sonrası yaptığı açıklamada PKK terörü ile mücadelede etkin işbirliğinden hiç bahsetmemesine karşılık, ekümenik olarak nitelendirdiği Patrikhane sorunlarının çözümü için Başbakan'ın daha ileri adımlar atmasından, Heybeliada Papaz okulunun açılmasından ve Türkiye'nin Ermenistan'la ilişkileri normalleştirme sürecini ilerletmesinden bahsetmesi ve bu konuda Başbakan'ı desteklediği söylemesi bu ziyaretin ve sonuçlarının tam bir fiyasko olduğunu göstermiştir" dedi.
"ABD AKP'yi küresel stratejilerinde taşeron olarak görüyor"
Bahçeli ABD'nin Türkiye'den Afganistan için muharip güç talebi konusunda ise "PKK'yı tasfiye etmek için Kuzey Irak'a girmesine izin verilmeyen Türk askerinin, Afganistan'da çarpışmasını istemek, AKP'yi, ABD'nın küresel stratejilerinde taşeron olarak görmekle eş anlamdadır. MHP tarihinin en zor günlerini yaşayan Afganistanlı kardeşlerimize eğitim, güvenlik, sağlık ve imar konularında yapılacak her yardımı sonuna kadar desteklemektedir. Bu yardımlar ve destekler dışında Müslüman Afganistan halkının iç siyasi meselelerine küresel güçlerin doğrudan müdahalelerine sıcak bakılmaması ve suç ortaklığı yapmaması hükümetten beklentimizdir" diye konuştu.
Danıştay'a katsayı eleştirisi
Bahçeli, konuşmasında, Danıştay'ın katsayı konusundaki kararını da eleştirdi. Danıştay kararının Anayasa'da ifadesini bulan hukuka uygunluk denetimi ışığında tartışmalı olduğunu ve milli vicdanda karşılık bulmadığını kaydeden Bahçeli, YÖK'ün bu konuda çok acil olarak idari tasarrufta bulunması gerektiğini söyledi. Bahçeli katsayıyla ilgili Meclis çatısı altında geniş tabanlı bir mutabakat arayışına ihtiyaç duyulursa MHP'nin bu yönde iyiniyetli katkıda bulunmaya hazır olduğunu da kaydetti.
"Yan gelip yatan Başbakan"
Grup konuşmasında ekonomideki gelişmeleri de değerlendiren Bahçeli "Bu ülkede yan gelip yatarak işini yürüten birisi varsa o da Başbakan Erdoğan'dan başkası değildir. Kendisi yan gelip yattıkça, işçimizi, askerimizi de aynı şekilde gören Başbakan inşallah sandıkta alacağı dersle irkilecek ve o zaman mahkemede hesap vermek için ayağa kalkacaktır." diye konuştu.
"Başbakan Meksika yolculuğundan vazgeçip Türkiye'ye dönsün"
Bahçeli grup toplantısının çıkışında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Başbakan Erdoğan'ın Tokat'taki PKK saldırısıyla ilgili 'zamanlamasının manidar olduğu' değerlendirmesinin hatırlatılması üzerine Bahçeli, "Sayın Başbakan, okyanus ötesinden yorum getirmesin. Terör üzerinde kararlı ve ciddi bir duruş sergilesin. Olayı, kendilerinin de ifade ettiği gibi, çok yönlü incelesin. Türkiye'de bazı konular, üst üste gelmektedir ve Türkiye'yi çok büyük bir sürece sürüklemektedir. Meksika yolculuğundan vazgeçip, Ankara'ya dönüşü daha hayırlı olur diye düşünüyorum" dedi. Bahçeli, terör saldırısının gerçekleştiği yerde "MHP'nin yüzde 50 oy aldığı'" yönünde bazı yorumlar yapıldığının sorulması üzerine de "Bu tür yorumlar kadar çirkin, bu tür yorumlar kadar karıştırıcı, bu tür yorumlar kadar Türkiye'de çatışmacı yanlısı hangi basın mensubuysa şiddetle kınıyorum. Esas yargılanması gereken bu insanlar olması gerek diye düşünüyorum" diye konuştu.
Bahçeli, DTP'li Emine Ayna'nın 'tavanlarının dağa çıkmasını istediği'yönündeki sözlerinin sorulması üzerine de soruyu soran gazeteciye, "O onların bileceği iş. Ona sor. Sen biraz heveslisin bu işlere ona sor" yanıtını verdi.
En Çok Okunan Haberler
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Nevşin Mengü hakkında karar
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Colani'den İsrail hakkında ilk açıklama
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- AKP’nin tabutu CHP sıralarına kondu
- MHP'den 'asgari ücret' önerisi