Spine Tower sınırlarını kat kat aşmış

İnşaatın kuralına uygun yapıldığını savunan Gürkan, gökdelenin sahibi değil müteahhidi olduğunu söyledi. Ancak arsa sahipleri ile Gürkan’ın şirketi arasında yapılan kat karşılığı sözleşmesine göre inşaat tamamlandığında yüzde 50’si müteahhidin olacak. Gürkan’ın avukatları ise iddiaların tümünün gerçekdışı olduğunu savunarak suç duyurusunda Soma’da meydana gelen “elim olayın” istismar edilerek savcılık makamının yanıltılmaya çalışıldığını öne sürdüler. Gürkan’ın sunduğu kanıtlar da parseldeki inşaatın imar planında belirlenen oranları misli ile aştığını gösteriyor.

‘Soma’dan ayırın’

İBB Meclisi üyesi Hüseyin Sağ’ın usulsüz gökdelenle ilgili yaptığı suç duyurusu üzerine mayıs ayında İstanbul Cumhuriyet Savcılığı soruşturma başlatmıştı. İnşaatı yapan Tilaga Madencilik ve Sinai Yarıtımlar AŞ’nin yönetim kurulu üyeleri Alp Gürkan ve Can Gürkan’ın avukatları kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmesi istemi ile 11 Haziran’da savcılığa başvurdu. Müvekkillerinin yöneticisi olduğu şirketin yaptığı bir inşaata aykırılık iddiası ile yapılan suç duyurusu ile Soma olayının bir ilgisinin olmadığını belirten avukatlar savcılığın söz konusu dilekçeyi Soma olayından ayrı değerlendirmesini istediler. Avukatlar, “Soma’dan dolayı bütün güvenlik tedbirlerini alan, denetimlerini yapan ve yaptıran eğitimlerini veren işletmeci şirketin bu elim olaydan yaşadığı üzüntüyü müşteki elbette tasavvur edemeyecektir” dediler.

'İfade vermesinler’

Avukatlar, müvekkillerinin yönetmelik ve ruhsata uygun olarak inşaatı bitirip iskân için başvurduğu 2013 yılında Şişli Belediyesi’nin 352 adet bağımsız bölümü, 137 bin 334 metrekarelik inşaatı ruhsata uygun bularak iskân verdiğini açıkladılar. Avukatlar, tüm bu nedenlerle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesini ve savcılığın 26 Mayıs 2014 tarihli yazısı ile Şişli İlçe Emniyet Müdürlüğü’nden şirket yetkililerinin ifadesinin alınmasına ilişkin talebini geri çekmesini istedi. Ancak savcılık bu talebi kabul etmedi. Alp Gürkan, 20 Haziran’da Şişli Asayiş Büro Amirliği’nde şüpheli sıfatı ile ifade verdi. Gürkan, iddiaların tümünün gerçekdışı olduğunu savundu.

Kendilerini yalanladılar

Avukatların savunmalarına delil olarak sundukları belgelerde yer alan veriler de dikkat çekici ve kendilerini yalanlar nitelikte. Bu delilerden biri
olan Tilaga AŞ ile arsa sahipleri arasında imzalanan “Gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı eser sözleşmesi”ne göre müteahhit, binada yüzde 50 pay sahibi. Oysa Alp Gürkan, taşınmazın sahibi olmadığını söyleyerek kendini savunuyor. Sözleşmenin ilginç şartlarından biri de “Müteahhit parselin imar durumunu iyileştirerek plan ve proje hazırlar” maddesi. Yani Gürkan, gökdelenin imarından da sorumlu kişi.

44 binden 137 bine çıkmış

Delil olarak sunulan İTÜ İnşaat Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölüm Başkanlığı’nın 2012 tarihli “Uygunluk Yazısı”na göre de arsa alanı yaklaşık
22 bin metrekare. Emsal 2 olarak hesaplandığında toplam inşaat alanının 44 bin metrekare civarında olması gerekiyor. Avukatların savcılığa sunulan dilekçesinde iskân ruhsatı bilgileri verilirken 137 bin 334 metrekarelik inşaat yaptıklarını açıklayarak parsel için belirlenen yapılaşma koşullarının katbekat aşıldığı da itiraf edilmiş oluyor. Söz konusu yazıya göre yerin altında 9 bodrum kat, zemin kat ve 47 normal kat ile toplam 57 kata sahip. Bodrumlarla birlikte 226.82 metre yüksekliğindeki blokun zemin üstünden yüksekliği 194.59 metre. Yerin altında olmayıp “kot oyunu” ile bodrum gibi gösterilerek emsal dışında bırakılan ve imar planına göre 2 olan bodrum katının 9 kat olduğu da bu rapor ile ortaya çıkmış oldu.