"Tasarının kabulü yaşanmış en büyük komedidir"

TBMM heyeti, ABD Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi'nin Ermeni iddialarının tanınmasına ilişkin tasarıyı kabul etmesinin ardından, Türkiye'nin Washington Büyükelçiliği'nde basın toplantısı düzenledi.

TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Murat Mercan, konuşmasının başında tasarıyla ilgili süreçte yoğun emek harcayan iktidar ve muhalefetiyle tüm milletvekilleri ile büyükelçi Namık Tan ve büyükelçilik mensuplarına, büyükelçilik bünyesinde çalışan lobi şirketine teşekkür etti.

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile görüştüğünü ve onun da teşekkürlerini ilettiğini belirten Mercan, "Bir kez daha görüldü ki burada hangi partiden, siyasi görüşten olursa olsun, bütün milletimiz, ulusal çıkarlarımız söz konusu olduğu zaman tek vücut haline gelebiliyor" dedi.

Bu tasarının yakında sonuçlanacağını, sonuç ne olursa olsun Türkiye'nin kaybetmeyeceğini ve bu tasarıyla kimsenin de bir kazanım elde etmeyeceğini söylediğini hatırlatan Mercan, "Kazanan sadece ABD'de yaşayan bir avuç diasporanın bölgedeki iyi niyeti ve istikrar gayretini baltalamaya çalışması olmuştur. Burada da en azından başarılı olmuşlardır" diye konuştu.

"Milletvekillerine baskı yapıldı"

TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Mercan, Ermeni iddialarını içeren tasarıyı Türkiye'deki tüm vatandaşların yoğun olarak takip ettiğini hatırlatarak, ilk kez bu kadar yakın bir oylama neticesi elde edildiğini belirterek, şöyle devam etti:
"Benim şahsi kanaatim, bir komedi izlenmiştir çünkü oylama sırasında bütün kamuoyu takip etti, çok uzun sürdü. Aslında iç tüzüğün birtakım ince boşluklarından faydalanılarak, oylama son derece fazla ve gereksiz bir biçimde uzatıldı. Oylama esnasında oylamaya katılmama iradesi gösterdiğini zannettiğimiz bazı milletvekilleri üzerine zannediyorum baskı yapıldı. Bu baskıların sonucunda da böyle bir oylama çıktı.
Şimdi bu oylamayı nasıl okuyacağız? Tasarı Türkiye lehine olsaydı nasıl okuyacaktık, olmasaydı nasıl okuyacaktık. Şimdi Dışişleri Komisyonu'nda 1 oy farkla tasarı kabul edildiği için acaba tarihi bir gerçeklik mi kabul edilmiş oldu, 1 oy farkla. Öbür türlü olsaydı da tarihi bir gerçeklik mi kabul edilmiş olacaktı? Bu kendi başına tasarının varlığı, kendi başına bir komedidir. Bu tasarıya baktığınız zaman hepiniz gayet iyi biliyorsunuz, tarihi hatalar var, somut ve tek yanlı bir yaklaşımla hazırlanmıştır. Bizim bu tasarıyı kabul etmemiz, bu tasarının içeriğiyle ilgili herhangi bir yorumda bulunmamazı bile ben doğrusu milletimizin şanlı tarihine yakıştıramam."

"Yaşanmış en büyük Sit-Com"

Bu konuda Türkiye'nin tavrının açık olduğunu ve bu tavrın devam edeceğini bildiren Mercan, şunları kaydetti:
"Siyasetçiler ne zaman tarihe müdahale ettilerse aslında ellerine yüzlerine bulaştırdılar. Amerikalılar, bunu birçok yerde söyledim, komedi filmlerini ve sitcomları çok severler. Bana sorarsanız son yıllarda yaşanmış en büyük sitcomu, en büyük komediyi biz bugün gördük.
Sizin takip ettiğiniz gibi bir ara Dışişleri Komisyonu Başkanı Berman dışarıya çıktı, 4 milletvekili eksikti ve bu süre içinde de yoğun baskı yaptı. Aslında bu tasarının böyle sonuçlanmasıyla Dışişleri Komitesi Başkanı kendisini ağır bir mahcubiyetten kurtarmaya çalıştı. Fakat ortaya çıkan tabloya baktığınız zaman, bana sorarsanız, daha ağır bir mahcubiyete de kendisini düşürmüş oldu. Çünkü oylama sırasında bana, oylamanın bitmesinden yarım saat önce bana şunu tüm açıklığıyla itiraf etti: 'Bundan sonra Türkiye ile alakalı herhangi bir adım atmadan önce mutlaka sizinle konuşacağız, konuşmak, istişare etmek istiyorum' dedi. Bu da aslında kendisinin yaptığı hatanın ne kadar farkında olduğunun da göstergesi."

Bu aşamada tasarının komiteden geçmesinin Türk-Amerikan ilişkilerini sekteye uğratacağını, aynı zamanda Türkiye-Ermenistan arasındaki normalizasyon çabalarına ciddi bir sekte vurmasından kaygı duyduklarını ifade eden Mercan, "Hepimiz bu tabloyu gördük. Bir yandan 'stratejik vizyon, stratejik işbirliği' derken maalesef böyle bir tabloyla karşı karşıya kaldık" diye konuştu.

"Oylama başlı başına yanlış"

TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Mercan, "Bu oylama başlı başına yanlış bir oylama. Obama yönetimi daha önceden bunu engelleseydi belki daha iyi olurdu" dedi.

Mercan, ABD yönetiminin hareket göstermemesinin nedeninin sorulması üzerine şunları söyledi:
"Ben 'hiçbir hareket göstermedi' demedim. Daha fazla hareket gösterebilirdi. Çünkü sonuç olarak bugün sabah Dışişleri Bakanı Clinton'un Berman'ı aradığını biliyoruz. Bunun dışında Obama'nın bu konuyla alakalı görüşlerini biliyoruz.
Şimdi burada yönetim yeteri kadar etkili oldu mu diye sorarsanız, ben size şunu söylerim: Bunun en azından oylamaya gelmemesi lazım. İşin komedi olan tarafı, bu işin Dışişleri Komisyonu'nda görülmesi. Bu oylama böyle değil de bizim lehimize olsaydı da ben aynı şeyi söyleyecektim. Bu oylama başlı başına yanlış bir oylama. Obama yönetimi daha önceden bunu engelleseydi belki daha iyi olurdu. Ama nedeni konusunda ben bir açıklamada bulunamam. Çünkü sonuç olarak tabii ki kendi sistemleri, mutlaka verecekleri birtakım cevapları vardır.
İleriki günlerde hükümetimiz bunu değerlendirecek. Hükümetimiz orayı değerlendirecek, biz de ABD Temsilciler Meclisi ile olan ilişkilerimizi değerlendireceğiz."

Türk-Ermenistan protokolleri...

Mercan, Türkiye-Ermenistan protokolleri sürecinin hızlandırmayı düşünüp düşünmediklerinin sorulması üzerine, konunun şu anda bu komisyonunda olduğunu bildirdi.

Ancak Ermenistan Anayasa Mahkemesi'nin aldığı kararı hatırlatan Mercan, bunun uluslararası anlaşmalar hukuku çerçevesinde "ne anlama geldiğine" yönelik tatmin edici açıklama ortaya çıkmadan ve Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki yakınlaşmayla ilgili "doyurucu bir yol haritası" oluşmadan konunun komisyonun gündemine alınmasının tehlikeli olduğunu, sonuçlarının kestirilemeyeceğini açıkça söylediklerini hatırlattı.

TBMM Dışişleri Komisyonu'nun hiçbir zaman başka ülkelerin dayatacağı gündemler ve tavsiyeleriyle hareket etmeyeceğini belirten Mercan, "Bu durum da tasarıyla ilgili sonuç ne olursa olsun değişmeyecekti, şu anda da değişmedi. Yani bu tasarı reddedilmiş olsaydı bile bizim gündemimizde bu iki unsurun açıklığa çıkması gerekecekti" diye konuştu.

"Lütfen gelme dediler"

TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Mercan, Afganistan, Irak ve İran konularının heyetin görüşmelerinde gündeme gelip gelmediğinin sorulması üzerine, hem bu konuların hem de Türk-Amerikan ilişkilerinin stratejik konumunun konuşulduğunu, ancak bu konularla ilgili kararı hükümetin verdiğini söyledi.

Görüşmelerde, bu konulara yönelik kendilerine "şantaj yapıldığı izlenimi" edinip edinmediğini sorulması üzerine Mercan, böyle bir izleniminin bulunmadığını kaydetti.

TBMM Türk-Amerikan Dostluk Grubu Başkanı Suat Kınıklıoğlu da "Aksine 'Geçmişte bize çok yardımcı oldunuz, sizinle stratejik işbirliğimizi önemsiyoruz ve ilişkilerimizin bozulmasını istemiyoruz' denildi" dedi.

Hatta, bazı Kongre üyelerinin nazlarının geçtiği Kongre üyelerini kendilerinin yanında telefonla arayıp oylarını Türkiye lehinde kullanmalarını istediğini belirten Kınıklıoğlu, oyunu diğer yönde kullanmakta ısrar edenlere de "lütfen gelme" dediklerini ve önemli girişimlerde bulunduklarını ifade etti.

"Berman uzun süre bugünü unutamaz"

TBMM Türk-Amerikan Dostluk Grubu Başkanı Suat Kınıklıoğlu da gerçekten Amerikan Kongresi ve komitelerdeki çalışma düzeninin, komite başkanına alışık olmadık yetkiler tanıdığına dikkati çekti.

"Saatlerce süren bir oylama süreci ve anlaşıldığı üzere neredeyse zorla, apar topar getirilmiş, son birkaç Kongre üyesiyle yapılan bir oylama gerçekleşti" diyen Kınıklıoğlu, üzüntülü olduklarını belirtti, ancak daha önce de bu sonucun tasarının kabulü anlamına gelmediğini söylediğini hatırlattı.

Kınıklıoğlu, tasarının kabul edilmesi için Genel Kurul'a gelip, kabul edilmesi gerektiğini bildirerek, şunları söyledi:
"Biz buraya 1 hafta önce geldiğimiz zaman bizim çalışmalarımızın beyhude olacağını, bu tasarının çok kolay geçeceğini, bu konuda komite içinde yaygın bir kanaat olduğu ifade edildi. Süreçte herkes görevini, muhalefetiyle iktidarıyla yerine getirdi.
Bugün Berman'ın yüzündeki ifadeyi, toplantının son 15-20 dakikası nedeniyle herhalde uzun bir süre bugünü unutmayacak diye düşünüyorum. Berman herhalde hiçbir zaman bir oylamayı kaybetmemiş. Sanırım bu oylamanın bugünkü seyri, onu bir kez daha böyle bir konu gündeme geldiği zaman, bir kez daha düşünmesine sebep olacak diye düşünüyoruz."

Kınıklıoğlu, ABD yönetiminin biraz daha sağduyuya sahip olarak özellikle Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi üzerinde etkisini kullanıp, tasarının Genel Kurul'a oylamaya gelmemesi yönünde iradesini kullanmasını beklediklerini ifade etti.

"Ermeni Diyasporası için çok pahalı zafer"

Kınıklıoğlu, "Türk-Amerikan ilişkileri ile Türk-Ermeni normalleşmesine bugün verilen zarar, burada, bu çerçeve içinde kalır ve ikili ve bölgesel ilişkilere sıkıntı yaratacak bir mecraya girmeyiz" ifadesini kullandı.

Hükümetin ilgili istişareleri yapıp, bundan sonraki adımları belirleyeceğini belirten Kınıklıoğlu, "Ben bugünkü oylamanın aslında, bu oylamaların tarihine ve o oylamaların sonuçlarına bakılırsa, iyi bir takım çalışmasının ürünü olduğunu düşünüyorum. Bu yüzden de her ne kadar sonuç aleyhimize sonuçta rakamsal olarak gelişmiş olsa da bugün orada yaşayan, oradaki havayı görenler, bunun Ermeni diasporası için çok pahalı bir zafer olduğunu gösterdi. Bu yüzden buna katkı sağlayan herkese teşekkür ediyorum" dedi.

HİÇBİR PARLAMENTO BENİM TARİHİMİ YARGILAYAMAZ

ELEKDAĞ: YÖNETİM KÜÇÜK PARMAĞINI KIPIRTDATSAYDI...

ŞAHİN: TARİH YAZMAYA KALKIŞMIŞLARDIR

ABD'DEKİ ERMENİLER TASARINI KABÜLÜNDEN MEMNUN

BAŞBAKANLIK TASARIYI KINADI