TBB'den Danıştay kararına tepki
Türkiye Barolar Birliği (TBB), Danıştay'ın avukatlara başörtüsü serbestisi kararının, emsal nitelikteki Danıştay ve AİHM kararlarına aykırı olduğunu belirtti.
TBB'den yapılan açıklamada, Danıştay 8. Dairesi'nce, 2012/5257 esasına kayıtlı dosya üzerinden verilen ''yürütmenin durdurulması kararı''nın henüz TBB'ye tebliğ edilmediği belirtildi.
İstanbul Barosu'na kayıtlı bir avukat tarafından TBB aleyhine açılan davanın, başörtülü fotoğrafıyla kendisine kimlik verilmesini isteyen avukatın bu talebinin reddedilmesine yönelik işlemin ve bu işlemin dayanaklarından olan Avukatlık Meslek Kuralları'nın 20. maddesinin iptali ve yürütülmesinin durdurulmasına ilişkin olduğu ifade edilen açıklamada, şu görüşlere yer verildi:
''Anılan dava üzerine verilen yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararın gerekçesinde, her ne kadar avukatlık mesleğinin serbest meslek olduğu, davaya konu avukatlık meslek kuralının Avukatlık Kanunu'na aykırı bulunduğu ve yine anılan meslek kuralının din, vicdan, çalışma hak ve özgürlüğünü ihlal ettiği belirtilmekte ise de avukatın yargısal faaliyetteki rolü ve önemi, avukatlık mesleğinin bir kamu hizmeti ve görevi olduğu, Türkiye Barolar Birliği Genel Kurulu tarafından kabul edilen anılan meslek kuralının Avukatlık Kanunu hükümlerine aykırı olmadığı, aksine dayanağını Avukatlık Kanunu'ndan aldığı hususları dikkate alınmamıştır.''
Avukatlık mesleğinin, serbest bir meslek olmaktan daha ziyade diğer iki kurucu unsuru oluşturan iddia ve hüküm makamları gibi adaletin gerçekleşmesi için yargının hizmetinde olan bir kamu hizmeti olduğu savunuldu.
Açıklamada, şunlar kaydedildi:
''Hiç kuşku yok ki kamusal hizmet sunanlarla, kamusal hizmet alanların hak ve sorumlulukları birbirinden farklıdır. Zira kamusal hizmet verenler, bulundukları konum ve kullandıkları yetki itibarıyla kılık, kıyafet, davranış yönünden belirli kurallara bağlı olmak durumundadır. Bu çerçevede, hakim ve savcılar başta olmak üzere, diğer kamu hizmeti yapanlar gibi avukatlar da kendi meslek kurallarına, yürüttükleri görevin yargısal özelliğine aykırı her türlü tutum ve davranıştan özellikle kaçınmak zorundadırlar.
Diğer taraftan yürütmenin durdurulmasına ilişkin bu karar, 'düşünce, vicdan ve din özgürlüğü arasındaki dengenin kamu hizmetinden yana sağlanacağı, bağımsız olduğunu şekil olarak belirtmek zorunluluğu bulunan kamu hizmetini yerine getirenlerin de bu şekilde davranarak hem laiklik ilkesinin hem de hukuk devleti ilkesinin gerçekleşmesine katkıda bulunacağına' ilişkin emsal nitelikteki Danıştay ve AİHM kararlarına da açıkça aykırıdır. Söz konusu kararla ilgili hukuki süreç Birliğimiz tarafından yakından takip edilmekte olup, yapacağımız itiraz üzerine pozitif hukuk kurallarına aykırı olduğuna inandığımız bu kararın, yargılamanın ilerleyen aşamalarında kaldırılacağına yönelik inancımız tamdır.''
En Çok Okunan Haberler
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Nevşin Mengü hakkında karar
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Colani'den İsrail hakkında ilk açıklama
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- MHP'den 'asgari ücret' önerisi
- AKP’nin tabutu CHP sıralarına kondu