TGC: "Karar ifade özgürlüğüne ve Anayasa'ya aykırıdır"

Cemiyet, oluştuğu günden bu yana kurula aday bildirmediğini ve bu konudaki taleplere olumsuz yanıt verdiğini açıkladı. Cemiyet, poşete giren dergilerin sahiplerine de KDV'li toplam satış fiyatının yüzde 40'ı oranındaki tutarın Toplu Konut Fonu'na ödeme zorunluluğunun da basına içeriği nedeniyle idari para cezası verilmesi anlamına geldiği için de Anayasa'ya bir başka aykırılık oluşturduğunun altını çizdi.

Kararı ifade özgürlüğüne aykırı bulan ve kınayan Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin açıklaması şöyle:

“İfade özgürlüğünün önündeki önemli engellerden birini oluşturan Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kanunu’nu 1986 yılında değiştirilmeye çalışılırken Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, hem kurulun oluşturulmasına hem de yetkilerine karşı çıkmış bilimsel raporlarla da bugün ulaşılan sonucu gündeme getirmişti.

Kurulda yer alan gazeteci temsilcisi yasa gereği Ankara, İstanbul ve İzmir’de kurulu meslek örgütlerinin göstereceği üç adaydan birinin Başbakanlık Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü’nün çektiği kurayla belirleniyor.

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti oluşumuna ve yetkilerine karşı olduğu için yasa değişikliğinden bu yana üç yılda bir yeniden belirlenen kurul için Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü’nden gönderilen aday bildirme yazılarına kurula karşı olması nedeniyle olumsuz yanıt vermekte ve aday göstermemektedir.

Başbakanlık Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kurulu’nun Size ve Harakiri dergilerinin içeriğini 18 yaşından küçüklerin maneviyatı üzerinde muzır etki yapacağı gerekçesiyle poşet içinde satılmalarına karar vermesini demokrasi ve çağdaş değerler açısından endişe verici buluyoruz.

Ayrıca poşete giren dergilerin sahiplerine toplam satış fiyatının KDV dahil toplam satış fiyatının yüzde 40’ı kadar Toplu Konut Fonu’na ödeme yapma zorunluluğu bulunması basına içeriği nedeniyle idari ceza verilmesi sonucunu da doğurduğu için Anayasa’ya bu yönüyle de aykırı düşmektedir.

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti olarak kararı kınıyoruz. Türkiye’de demokrasinin gereklerine uyulmak isteniyorsa halkın doğru ve yansız haber alma hakkına ve basın özgürlüğüne sahip çıkılması gerekiyor.

Bu anlayışla, hükümetten gazetecilere ve basın özgürlüğüne yönelik tehditleri ortadan kaldıracak acil adımlar atmasını bekliyoruz. Demokrasinin tahammül etme sanatı olduğunu hatırlatıyor ve karikatürle mizaha ‘biraz tahammül’ diyoruz.”