"Türkiye'de ciddi bir rejim sorunu var"

CHP Grup Başkanvekili Hakkı Suha Okay, Belediye Sosyal Tesisleri'nde düzenlenen CHP Çanakkale İl Kongresi'nde yaptığı konuşmada, 14 Şubat Sevgililer Günü'nde bir arada olduklarını, herkesin bir sevgilisi bulunduğunu, ama CHP'lilerin en büyük sevgisi ve sevdasının Mustafa Kemal Atatürk, Türkiye ve partileri olduğunu söyledi.

CHP'nin Cumhuriyeti ve devleti kuran parti olduğunu anlatan Okay, sözlerini şöyle sürdürdü: ''CHP, kimi zaman Türk siyasetinde yer alan bazı partiler gibi kap kaç, gel geç ya da saman alevi gibi yükselen, sonra da yok olan partilerden değildir. CHP, Cumhuriyet'in sorumluluğunu taşıma bilinci içinde, Cumhuriyet'in kurulduğundan bu yana o sorumluluğun gereğini yerine getirmekte ve Türkiye'nin güvencesi olmaktadır. Sizler böyle bir siyasi partinin sorumluluğunu taşıyan kadrolarsınız.
Bu sorumluluk, önümüzde en geç bir yıl sonra yapılacak seçimlerde çok daha önem arz etmektedir. Bilesiniz ki olası 2011 yılının mayıs, nisan ya da bu yılın kasım ayında yapılacak seçim, Türkiye için bir kader seçimdir. Türkiye'nin geleceğinin belirleneceği en önemli seçimlerden birisidir. Bu seçim sıradan bir iktidar değişim seçimi değil, Cumhuriyeti rotasından çıkartmak isteyen, aydınlanma devriminden rövanş almak isteyen ve rejim için tehdit olan bir siyasal iktidardan kurtuluşun seçimi olacaktır.''

Hakkı Suha Okay, Türkiye'de sendikaları, sivil toplumu, üniversiteleri, meslek odalarını ve yüksek öğrenimi akıncı zihniyetle teslim almak ve zapt etmek isteyen iktidar bulunduğunu ifade ederek, ''Türkiye'de çok ciddi bir rejim sorunu var. Türkiye'de, tüm kurumlarla mücadele eden, kurumlarla çatışan ve teslim alamadığı kurumun üzerine kararlılıkla yürüyen bir siyasal iktidar var'' diye konuştu.

İktidarın yargı ve muhalefeti de teslim almaya çalıştığını iddia eden Okay, şu görüşleri savundu: ''Bundan sonrada halkımıza demokrasi dersi vermek isteyen bir Başbakanın kimi söylemleriyle karşılaşıyoruz. Oysa 'demokrasi benim için amaç değil, araçtır' diyen Başbakan, 'demokrasi benim için tramvaydır, dilediğim durakta inerim' diyen bu Başbakan. 'Millet isterse, laiklik elbet gidecek' diyen bu Başbakan. Oysa o laiklik demokrasinin kilit taşıdır. Eğer laiklik yoksa, o ülkede demokrasi yoktur. Yargının en üst kurullarını, Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu'nu, Anayasa Mahkemesini ve Danıştay'ı AK Partileştirmek istiyorlar. Yüksek yargıyı parlamentodan seçmek istiyorlar.''