"Tutuklu vekiller için yeni bir formüle gerek yok"
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın, tutuklu vekillerin serbest bırakılması için ayrı ve yeni bir formüle gerek olmadığını belirtti.
Günaydın, CHP genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, AKP Sözcüsü ve Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik'in sözlerine tek tek yanıt verdi. AKP sözcülerinin CHP'ye yönelik "yalan, iftira ve salvolarının" devam ettiğini ifade eden Günaydın, Çelik'in Anayasa Mahkemesi tarafından CHP'nin 2007 yılı kesin hesap incelemesine atıf yaparak, CHP'yi yolsuzlukla suçladığını belirten Günaydın, CHP ile 'yolsuzluk' sözcüğünü birlikte ağzına alan Hüseyin Çelik'in önce siyasete giriş öyküsünü anlatmakta yarar gördüğünü ifade etti. Günaydın, "Hüseyin Çelik, 18 Nisan 1999'da kamuoyunda 'Jet Fadıl' olarak bilinen Fadıl Akgündüz kontenjanından DYP Milletvekili olarak Türkiye'nin siyasal yaşamına armağan edilmişti. Jet Fadıl, Takiddin Yarayan ile birlikte Hüseyin Çelik'in kendi milletvekilleri olduğunu, 'bunlara yönelik maddi manevi her türlü katkıyı veriyorum, billboardlarını ben kiraladım, demiştir. Jet Fadıl'ın siyasal yaşama armağanı olan billboard Hüseyin Çelik, CHP Genel Başkanını Türkiye siyasal yaşamında eşi görülmemiş bir seviyesizlikle itham etmekte bir sakınca görmemektedir" dedi.
Bunu Çelik açısından bir sürpriz olarak görmediklerini de ifade eden Günaydın, "Ancak ifade etmeliyiz ki, anılan şahsın AKP Genel Başkan Yardımcısı ve sözcülüğü görevini üstlenmiş olması, AKP'nin aradığı ve amaçladığı siyasal nezaket düzeyini göstermesi açısından asıl büyük skandaldır" dedi.
"AKP'nin uçak biletleri yolsuzluk değilse, bizim harcamalarımız yolsuzluk değil"
Çelik'in Anayasa Mahkemesi tarafından CHP'nin 2007 yılı kesin hesap incelemesine atıf yaparak, CHP'yi yolsuzlukla suçladığı iddialarına da yanıt verdi. Günaydın mahkemenin AKP'nin hesapları üzerinde yaptığı incelemeleri hatırlatırken, Anayasa Mahkemesi'nin ilk kez 2004 yılında grip aşısı, parfüm ve kişisel kozmetik harcamalarının uygun olmadığına karar verdiğini, yine 2005 ve 2006 yıllarındaki harcamalarına ilişkin yaptığı denetimde de, kişisel bakım ve parfümeri ürünlerine yönelik satın almaları, parti faaliyeti amacına uygun bulmadığını belirten Günaydın, aralarında Aliye Kavaf, Hayati Yazıcı, Lokman Ayva, Reha Denemeç, Naim Şahin, Şaban Dişli, Sabri Varan, Cüneyt Zapsu, Asım Aykan'ın da bulunduğu bazı AKP yöneticileri adına düzenlenmiş seyahat harcamaları ve uçak biletlerinin de, Anayasa Mahkemesi tarafından mevzuata uygun bulunmadığını kaydetti.
Aynı şekilde, CHP'nin 2007 yılı hesaplarını denetleyen Anayasa Mahkemesi'nin partinin güvenliğini sağlayan emniyet görevlilerine verilen yemek bedelini, gönüllüler tarafından seçim döneminde kullanılmak üzere partiye tahsis edilen araçlara yapılan ses sistemi ve akaryakıt harcamalarını, aslı kaybolan fatura yerine konulan noter tasdikli ikinci suretini, bazı parti çalışanlarına yönelik kıdem tazminatı ödemelerini uygun bulmayarak Hazine'ye irat kararı verdiğini hatırlatan Günaydın, bu harcamalarının hiçbirinin yolsuzluk harcaması olmadığını ifade etti. Günaydın, "Nasıl biz AKP'nin o dönemdeki uçak biletlerine yolsuzluk' demiyorsak, bugün de bizim arkadaşlarımızın yaptığı seyahat harcamaları ya da kıdem tazminatı ödemeleri yolsuzluk olarak tanımlamaz. AKP bunun üzerinden, CHP yolsuzluk sözcülerini haddine uymayacak şekilde yan yana getirerek böyle bir algı yaratmaya çalışıyor ve siyasal yaşamımızın 'iftira Kütüphanesi'ne yeni örnekleri sunmaya devam ediyor" dedi. Günaydın, bu durumu 2820 sayılı Siyasal Partiler Kanunu'ndaki eksiklikten kaynaklandığını da vurguladı.
"Başbakan mal varlığını mevzuata uygun olarak açıklasın"
Günaydın, Çelik'in dile getirdiği bir başka konunun mal varlıkları ve mal beyanı, olduğunu belirtirken, siyasette görev almış kişilerin, tüm malvarlıklarını, 3628 Sayılı Mal Bildiriminde Bulunulması, Rüşvet Ve Yolsuzluklarla Mücadele Kanunu ve Mal Bildiriminde Bulunulması Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun olarak kamuoyu ile paylaşmaları gerektiğini vurguladı.
Günaydın, Kılıçdaroğlu ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın mal bildirimlerinin bulunduğu bilgisayar çıktılarını göstererek, Kılıçdaroğlu'nun mal beyanında, kendisi ile birilikte eşi Selvi Kılıçdaroğlu ve oğlu Kerem Kılıçdaroğlu'nun TC kimlik numaraları ile bütün mal varlıklarının tüm detayı ile birlikte verildiğini belirtti. Günaydın Başbakan'ın mal beyanının yer aldığı çıktıyı göstererek, "Şimdi ben soruyorum, burada Sayın Başbakan'ın dışında Başbakanın birlikte yaşadığı aile fertlerinin mal varlıkları neden gösterilmemektedir? Alacakları, borçları mevzuata uygun şekilde olmak üzere, bu nitelikte olmak üzere (Kılıçdaroğlu'nun mal beyanı) neden açıklanmamaktadır? Bundan kamuoyunun öğreneceği bir şey yoktur" dedi.
Günaydın, Başbakandan mevzuata uygun olarak, 2002'den 2012'ye kadar, bütün detayıyla mal varlığını açıklayarak internete koymasını isterken bunun etik bir zorunluluk olduğunu kaydetti.
Günaydın, Çelik'in "köy enstitülerinin bir ideolojik kamplaşmanın ürünü oldukları için kapatıldıkları" yönündeki açıklamalarına da tepki gösterdi. İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin'in tepkilere neden olan, Erzurum Pasinler ilçesinde bir vatandaşa, "Takla at ya da oyna bir göreyim" sözlerini hatırlatan Günaydın, "2 saat önce 5 işçinin kaybedildiği bir yerden nasıl bir ruh haliyle iki saatlik bir mesafeye gidiyorsun ki 'çal bakalım davulcu vatandaş oynasın' diyorsun. Bizi üzen şey, İçişleri Bakanı'nın bu densizliği değildir, vatandaşın bu söz üzerine, çalan davulla oynamaya başlamasıdır. Eğer bu memlekette köy enstitüleri açık olsaydı, o 64 yaşındaki vatandaş Bakan'a 'Sen beni ne hakla takla atmaya davet ediyorsun, sen vekilsin, ben asılım. Eğer çok meraklıysan sen takla at da biz görelim' demesi gerekirdi. Çünkü köy enstitülerinin kapatıldıktan sonra sorgulayan bir nesil değil, biat eden bir nesil oluşturuldu" diye konuştu.
"Başbakan'ın iki oğlunun toplam kaç gün askerlik yaptığını açıklasın"
Günaydın, CHP Liderinin, oğlunun bedelli askerlikten yararlanmayacağı yolundaki sözlerinin de "malzeme konusu" yapılmaya çalışıldığını belirtirken, Çelik'in bu yöndeki açıklamalarını kınadığını ifade etti. Günaydın, Başbakanı iki oğlunun toplam kaç gün askerlik yaptığı bilgisini de kamuoyu ile paylaşmaya çağırdı.
4+4+4: Zamanı gelince AYM'ye başvuracağız
Açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Günaydın, 4+4+4 eğitim yasasını Anayasa Mahkemesi'ne ne zaman götüreceklerine ilişkin, CHP grubunun söz konusu yasanın anayasaya aykırı bulunan hükümlerini, Anayasa Mahkemesi'ne götürmek için gerekli çalışmayı yürüttüğünü belirterek, zamanı geldiği takdirde başvurunun yapılacağını kaydetti.
"Akaydın ile görüştik, uygun önlemler alınacak"
Günaydın, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın'ın, partisinin Kemer İlçe Kongresi'nde yaptığı açıklamalarının hatırlatılarak, Akaydın hakkında herhangi bir işlem yapılıp yapılmayacağına ilişkin ise "Bugün MYK toplantımız yapılacak. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanımızın açıklamalarını hep beraber dinledik. Kendisiyle de görüştük. Daha evvel il başkanının da çeşitli açıklamaları vardı. Bunlar MYK'da değerlendirilecek ve uygun önlemler alınacak" dedi.
"Ayrı formüle gerek yok"
Tutuklu milletvekillerine ilişkin CHP'nin bir formülünün olup olmadığının sorulması üzerine de Günaydın, Anayasanın konuyla ilgili hükümlerinin, AİHM tarafından verilmiş onlarca kararın olduğunu belirterek, "Tutuklu vekillerin serbest bırakılması için ayrı ve yeni bir formüle gerek yok. Yalnızca mevzuatın çağdaş, doğru bir şekilde yorumlanması tutuklu vekillerin TBMM'ye gelerek, yasama faaliyetlerine katılması için yeterlidir. Ben AKP'li bir an evvel ilgili tutumu almaya çağırıyorum" diye konuştu.
En Çok Okunan Haberler
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Nevşin Mengü hakkında karar
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- AKP’nin tabutu CHP sıralarına kondu
- Colani'den İsrail hakkında ilk açıklama
- Müge Anlı'nın eşine yeni görev