"Van olayında AKP'nin ve Emniyet'in himayesi var"

CHP Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz Ateş, CHP MYK Üyesi Savcı Sayan, CHP Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt ve CHP Van İl Başkanı Haluk Kartal, CHP Van İl Kongresi öncesi CHP otobüsüne yönelik taşlı-yumurtalı protestoya ilişkin bir basın toplantısı düzenledi.

Kongrenin yapıldığı gün Van halkı tarafından çok sıcak bir ilgiyle karşılandıklarını, kongrenin yapıldığı salonun bulunduğu sokağın başına gelene kadar Van halkının kendilerini selamladıklarını anlatan Ateş, sokağın başında Emniyet yetkilileri tarafından sokağın dar olduğu ve otobüsün giremeyeceği gerekçesiyle Genel Başkan Baykal ve diğer CHP'lilere sokağı yürüyerek geçmeleri yönünde tavsiyede bulunulduğunu kaydetti.

Bu öneriyi Baykal'ın korumasının ve kendilerinin kabul etmediklerini belirten Ateş, inmeleri istenen sokağın başına geldiklerinde yumurta ve domateslerin atıldığı protestolarla karşılaştıklarını, ancak parti otobüsü oradan hızla geçtiği için etkili olamadıklarını ifade etti.

Salona girdikten sonra Emniyet görevlileriyle konuşmak istediğini bildirdiğini kaydeden Ateş, Van Güvenlik Şube Müdürü ve iki Emniyet Amiri ile görüştüğünü, bu yetkililerin kendisine "Merak etmeyin, gereken önlemleri aldık, en ufak bir olay olmayacak" dediğini aktardı. Güvenlik Şube Müdürü'ne "Bu olayı yapanlar kim" diye sorduğunu ve "Bunu yapanlar AK Partililer" yanıtını aldığını belirten Ateş, "Meğer Güvenlik Şube Müdürü bizim güvenliğimizden değil, AKP'lilerin güvenliğinden sorumluymuş gibi hareket etmişler. Eğer biz Emniyet'in o teklifini kabul etsek, sokağın başında insek bütün o yumurtalar, domatesler, taşlar Sayın Genel Başkanımız'a ve bize yönelecekti" diye konuştu.

Olayın ardından aldığı bilgiler doğrultusunda Baykal'ın "Olay AKP organizasyonu" dediğini, bunun üzerine AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik'in "suçluluk telaşıyla" Baykal'a yönelik "İspat etmezse müfteri ilan edeceğim" dediğini kaydeden Ateş, "Ne çabuk siz bunun AKP ile ilgisi olmadığını ispat ettiniz, ne çabuk böyle bir açıklama yapma ihtiyacı hissettiniz. Bakanlık yapmış, devlet yönetiminde bulunmuş bir arkadaşımıza yakışan, olayı araştırıp ondan sonra benzer bir açıklamaya gitmesi, açıklamada da siyasi nezaket kuralını çiğnememesi gerekirdi" dedi.
 

"Protestucular hakkında bir işlem yapılmadı"

Olayın üzerinden 6 gün geçmesine karşın kendilerine hiçbir AKP'li yetkili ya da bir Hükümet yetkilisinin geçmiş olsun demediğini, özür de dilemediğini dile getiren Ateş, Başbakan Erdoğan'ın "Bize de benzer saldırılar oluyor" açıklaması yaptığını belirterek Başbakan'a yönelik protestoları yapanların hemen yakalandığını ve haklarında işlem yapıldığını, ancak şu ana kadar CHP'yi Van'da protesto edenler hakkında bir işlem yapılmadığını söyledi.

AKP Genel Başkan Yardımcısı Çelik'in dünkü basın toplantısında "İğne ucu kadar benim yaptırdığıma dair ipucu bulamazlar" dediğini kaydeden Ateş, "Sayın Çelik 'Ben görevimi temiz yaparım, arkamda ipucu filan bırakmam' diyor" dedi.

Ateş, toplantıda Fırat Haber Ajansı'nın "Hüseyin Çelik, Baykal'ın Van ziyaretinden önce partisinin Van milletvekili İkram Dinçer'e protesto gösterisi düzenlenmesi talimatı verdi. Bunun üzerine Dinçer AKP Van İl teşkilatını yönlendirdi. Protestoda atılacak sloganlar belirlendi, gösterinin elebaşlarına da 150 TL para verildi" yönünde bir haber geçtiğini de belirtirken CHP Mersin İl Kadın Kolları üyelerinin çarşaf yırtma eylemi nedeniyle disiplin kuruluna verildiğini ve eylemi yapanların partiden istifa ettiklerini kaydetti.

"AKP totaliter bir zihniyetle yönetiliyor"

"Adalet ve Kalkınma Partisi'nin nasıl totaliter bir zihniyetle yönetildiğini biliyorsunuz" diyen Ateş, açılım konusunda milletvekilleri konuştuğunda Başbakan'ın "Söz ola kestire başı" dediğini, Bakanlar Kurulu'ndaki bir diyalogun basına yansıması üzerine Bakanlar'a yönelik "Bunu yapanı kulağından tuttuğum gibi kapının önüne koyarım" dediğini anımsatarak "Bu kadar totaliter bir zihniyetle yönetilen Adalet ve Kalkınma Partisi'nin Van İl örgütüne bir talimat vermeden hele hele Sayın Hüseyin Çelik'in ilinde böyle bir eylemin ortaya konulması düşünülemez. Şimdi fotoğraflarını göstereceğiz, Adalet ve Kalkınma Partisi bu eylemin içinde parti olarak, genel merkez olarak talimat vermiştir, Van İl Örgütünün Başkan Yardımcısı, Merkez İlçe Yöneticisi ve Gençlik Kolları'nın yöneticileri bu eylemi birlikte gerçekleştirmişlerdir. Bu eylem, CHP'ye karşı yapılan sıradan bir eylem değildir. Bu, demokrasiye kurulmuş pusulu bir tuzaktır. Bu tuzak kurulmuştur, Adalet ve Kalkınma Partisi de suçüstü yakalanmıştır" diye konuştu.
 

"Olayda AKP'nin de Emniyet'in de himayesi vardır"

Ateş, CHP'ye yönelik protesto eylemini yönetenlerden AKP Van İl Örgütü Başkan Yardımcısı olan Arslan Yılmaz'ın, Hüseyin Çelik'in kardeşinin kayınbiraderi olduğunu belirterek Arslan Yılmaz'ın olayın gerçekleştiği yerde işyeri olduğu ve kapının önünde durduğu yönündeki açıklamaların gerçeği yansıtmadığını, Yılmaz'ın protestoları bizzat yönettiğini anlattı. Daha sonra Ateş, Arslan Yılmaz'ın CHP'ye yönelik protestoyu yönetirken, slogan atarken çekilmiş fotoğraflarını gösterdi.

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Yücel Aşkın'ın tutuklanmasının ardından Van'da yaptığı incelemeler sonucu hazırladıkları raporda "Van'da bir hukuk devleti yok, Türkiye Cumhuriyeti'nin kanunları uygulanmıyor, Van'da 'Dalton kardeşler hukuku' uygulanıyor" diye yazdıklarını kaydeden Ateş, "Aradan 5 yıl geçmiş, Hükümet değişmiş, bakanlar değişmiş ama maalesef iktidardan gücünü alan çete etkinliğini sürdürmeye devam ediyor. Böyle bir hukuk düzeni olur mu?" diye konuştu.

Konuyla ilgili dava açacaklarını, Van Emniyet Müdürlüğü'nden eylem görüntülerini istediklerini belirten Ateş, 4 gündür bir yanıt alamadıklarını bildirdi. Ateş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Eğer bu, AKP Genel Merkezi talimatıyla yapılmamışsa, eğer buradaki bir yetkilinin talimatıyla yapılmamışsa neden 1 haftadır tek konuda bir tek soruşturma yok. Neden Sayın Çelik, neden bu olayın üzerine gitmesi gereken Sayın Başbakan olayın üzerine gitmek yerine eski defterleri açmakla tehdit ediyor? Açmayan namerttir. Aç bakalım görelim, sizin tarihinizde ne yazıyor, bizim tarihimizde ne yazıyor? Kim teröristlerin dizinin dibinde çökmüş, fotoğraf çektirmiş onu da görelim, bir de aydınlık, çağdaş Türkiye'de Atatürk'ün yolunda ilerleyen partilerin, liderlerin geçmişini de bir görelim bakalım. Bu bir skandaldır. Bu Van olayı, Adalet ve Kalkınma Partisi projesidir. Genel Merkezi vardır, ilin ana kademesi vardır, merkez ilçesi vardır, gençlik kolları vardır. Ve üzülerek söylüyorum, Emniyet'in de himayesi vardır, devlet güçlerinin de himayesi vardır."
 

Savcı Sayan olayın videolarını gösterdi

CHP Genel Başkan Yardımcısı Ateş'in açıklamalarının ardından CHP MYK Üyesi Savcı Sayan, protestonun gerçekleştirildiği gün çekilmiş olan çeşitli videoları basına gösterdi. Sözlerine "AKP'nin Milli Birlik ve Kardeşlik Van tertip komitesini size arz ediyorum" diye başlayan Sayan, CHP'ye yönelik protestoyu AKP Van Medya ve Tanıtımdan Sorumlu İl Başkan Yardımcısı Arslan Yılmaz, AKP Van Merkez İlçe Yönetim Kurulu Üyesi Cahit Kiraz, AKP Van İl Gençlik Kolları Üniversitelerden Sorumlu Başkan Yardımcısı Taha Çoban ve AKP Van İl Gençlik Kolları Başkan Yardımcısı Selami Taşdemir'in yönettiğini anlattı. CHP'ye yönelik protestonun 150'şer kişilik 3 grup halinde gerçekleştirildiğini, bir grubu Arslan Yılmaz'ın, bir grubu Cahit Kiraz'ın, diğer grubu ise Taha Çoban ve Selami

Taştemir'in yönettiğini, sonunda bu 3 grubun birleşerek ortak bir eylem yaptığını anlattı. Eyleme ilişkin videoları gösteren Sayan, AKP'lilerin eylemi nasıl yönlendirdiklerini anlattı. Görüntülerde Sayan'ın isimlerini verdiği AKP'lilerin, eylemi yönettikleri, slogan atıp pankart taşıdıkları görüldü.  Daha sonra protestoya ilişkin videoları ve fotoğrafları içeren DVD'ler gazetecilere dağıtıldı.
 

"İstifa konusunda iyimser değilim"

Sayan'ın ardından tekrar konuşan Ateş, Hüseyin Çelik'in "Bir tek AKP'li bulamazlar, eğer bulursanız önce biz onu cezalandırırız, sonra mahkeme gereğini yapar, kim olursa olsun biz onun arkasında olmayacağız" dediğini anımsatarak "Ne yapacak şimdi Sayın Çelik? Çıkıp bizden, kamuoyundan özür dileyecek mi? Bunların hakkında gereğini yapacak mı?" diye sordu. 50 yıl sonra yeniden iktidar partisinin, anamuhalefet partisine "tuzak kurduğunu" ve "suçüstü yakalandığını" dile getiren Ateş, görüntüleri yerel gazetecilerden elde ettiklerini açıkladı.

Ateş, bir gazetecinin "Hüseyin Çelik şimdi ne yapmalı?" sorusunu şöyle yanıtladı:
"Başbakan'ın oluruyla yapılan eylemse himaye görecektir herhalde. Yoksa bakanları kulağından tutup kapının önüne koymakla tehdit eden Erdoğan, herhalde Çelik hakkında gereğini yapmalıdır. O yapmıyorsa herhalde Hüseyin Çelik yapmalıdır. O da yapmıyorsa en azından somut olaya karışanlar hakkında gereğini yapmalıdır. Ama hepsi zincirleme olarak birbiriyle ilintili oldukları için zincir bir yerden koparsa herhalde kopan, koparılmayana bu sefer gereken bilgileri kamuoyuna sunacaktır. Ama bunlar çok pişkin oldukları için demokrasinin gereği olan istifayı işletirler mi doğrusu o konuda çok fazla iyimser değilim."
 

"AKP'li ve AK Partili ayrımı ortaya çıktı"

Ateş'in ardından konuşan CHP Van İl Başkanı Haluk Kartal, olayın tanığı olduğunu, olayda sadece CHP'liler adına değil, Vanlılar adına davacı olduğunu ifade ederek "Bu davada tüm partilerden de destek aldık olay sonrası, ama ilginç olan 'AKP'li' ve 'AK Partili' ayrımı ortaya çıktı. Bize birtakım temiz toplum özleminde bulunan 'AK Partili' hemşehrilerimizden de bilgi akışı geldi. Çünkü bu onları da rahatsız etti. Bu nedenle söylüyorum ki Sayın Savaş Ay'a bir röportajında 'Ben peygamber soyundan gelen bir aileyim' diyen Hüseyin Çelik, peygamber soyundan geldiğini iddia ettiğine göre bu açıklamalardan sonra peygamber soyunun kadrine uğrayacağını, haksız çıktığı için de manevi yönden gerekli karşılığı bulacağına inanıyorum" diye konuştu.

CHP'DEN VİDEOLU YANIT

AKP, YUMURTALI SALDIRIYLA İLGİLİ İNCELEME BAŞLATTI