"Vatandaş iki lideri de dinlesin"

CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu, parti içi çalışmalar için geldiği Giresun'da il teşkilatını ziyareti sırasında yaptığı konuşmada, Türkiye'nin bugün önemli bir süreç yaşadığını, Almanya'daki Deniz Feneri e.V bağlantılı soruşturmayı yürüten savcılığın bazı girişimlerde bulunduğunu, belli operasyonlar yaptığını öğrendiklerini söyledi.

Gecikmiş bir operasyon olmakla beraber kamuoyunun kafasında beliren binlerce soruya bu operasyonların yanıt vermesini umduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, ''Biz yoksulluk edebiyatı yapıp, yoksulların sırtından zengin olanları biliyoruz. Yoksulluk edebiyatı yapıp insanlardan toplanan paraların yoksullar için değil, birileri için kullanıldığını da biliyoruz. Bunun kanıtları Almanya'da ortaya çıktı. Umarım Türkiye'de de adalet bekleneni verir. Sağlıklı bir sorgulama süreci sonucunda gerçekler ortaya çıkar, yoksulların sömürülmesinin önüne de hukuki anlamda da ciddi bir baraj getirmiş oluruz'' diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, bir gazetecinin, ''Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın görüşmesi konusundaki düşünceniz nedir?'' sorusuna şu yanıtı verdi:
''Türkiye'de 80 milyon yurttaş yaşıyorsa, 80 milyonunu da ilgilendiren bir konu görüşülecek. Bu konu Türkiye'nin hem tarihsel süreç açısından, kültürel, sosyolojik açıdan hemen hemen her açıdan çok önemli bir konu. Şimdi bu kadar önemli bir konuyu, kamuoyundan niye gizliyoruz. Belki de kamuoyu şunu merak ediyordur: 2-2,5 aydır bir açılımdan söz ediliyor, kamuoyu da bu açılımın ne olduğunu öğrenmiş olacak birinci elden. Yani vatandaşın öğrenmeye, bilgi edinmeye, bilgilenmeye hakkı yok mu? 2,5 aydır bir 'açılımdır' diye gidiyor, ortada hiçbir şey yok. Şimdi Sayın Başbakan diyor ki ben ana muhalefet partisi liderini ziyaret edeceğim... Buyurun gelin ama biz de bilelim ki Sayın Başbakan bu ziyarette neyi söyleyecek? Açılımdan neyi anladığını biz de vatandaş da öğrenmek istiyor.''

Başbakan Erdoğan'ın neden çekindiğini öğrenmeye hakları olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, ''Efendim, 'ben kameralı görüşmem', yani 'vatandaşın önünde bu konuyu konuşmam'... Bu konu vatandaşın önünde konuşulmayacaksa 2,5 aydır vatandaşı niye meşgul ediyorsun? Hangi gerekçeyle meşgul ediyorsun, çıkın açıklayın. Üstelik açıklamanızı da ana muhalefet partisi lideri önünde açıklayın. Türk siyasetinde kapalı kapılar ardında görüşülen konular her siyasetçinin kendi penceresinden kamuoyuna yansır. Şimdi biz diyoruz ki kapalı kapılar ardında görüşülmesin, açıkça görüşülsün, takdiri vatandaş doğrudan kendisi yapsın. Vatandaş iki lideri de dinlesin aklına hangisi yatıyorsa, vatandaş o konuda kendine göre bir değerlendirme yapar'' dedi.

Kılıçdaroğlu, siyasette saydamlık ve yurttaşa güvenin çok önemli olduğunu belirterek, ''Söyleyeceğiniz her sözün arkasında olacaksınız. Kapalı kapılar ardında ne söylüyorsanız, vatandaşa da onu söyleyeceksiniz'' dedi.

Siyasetçinin yurttaşa güven vermesi için açık ve net olması gerektiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, ''Sayın Başbakan'ın da bu açık ve netliğe inanacağına inanıyorum. Kameraların önünde de çıkar, Sayın Baykal ile bir araya gelirler. Sonra da Sayın Başbakan ve ana muhalefet lideri görüşlerini açıklar. Açılımın ne olduğunu öğrenmiş oluruz'' diye konuştu.