Yalçın:Karanlık köşelerde karanlık ilişki

MHP Genel Başkan Yardımcısı Edip Semih Yalçın, ''Bölücü başı ile nasıl bir anlaşma ve iş birliği yapıldığı konusunda kamuoyunu bilgilendirmeyen AKP'nin, iş birliği iddialarını günler geçtikten sonra yalanlama gayreti içine girmesi inandırıcı değildir'' dedi.

Yalçın:Karanlık köşelerde karanlık ilişki
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 23.08.2010 - 10:46

MHP Genel Başkan Yardımcısı Edip Semih Yalçın, yaptığı yazılı açıklamada, ''Referandumda sonuç alma adına hemen her yolu meşru gören iktidar sahiplerinin, karanlık köşelerdeki karanlık ilişkilerini Türk kamuoyu ibretle seyretmektedir'' ifadesini kullandı. ''Başbakan'ın miting meydanlarındaki aldatmacasının temelini oluşturan cepheleşme ve gerginlik çıkarma politikasının dozunu artırarak devam ettiğini'' öne süren Yalçın, şunları kaydetti:

''Gerçek dışı ifadelerin yüz kızarmadan söylendiği mekanlar, AKP'nin kendisini akıl dışına ittiği miting alanları haline dönüşmektedir. Kendi iktidarının sorgulandığı referandumda AKP, ülkedeki bütün kurumlara savaş ilan etmiş durumdadır. Habur'daki garabetle Türk milletini aşağılayan siyasi iktidar, meydanlarda tehditler savurarak oy devşirme çabası içerisine girmiştir. AKP yöneticileri bir yandan Anayasa değişiklik paketi ile yargıyı kelepçelemeye çalışırken diğer taraftan YAŞ gerginliğiyle orduyu dipçiklettirme yolunu açmaktadır. Bütün bu yapılanlardan memnun olanlar ise başta AKP olmak üzere BDP, PKK, ABD ve AB'den meydana gelen maskesiz beşlerdir. Artık projelerini uygularken kendilerini maskelemek zorunda hissetmeyen bu şer cephesinin son hamlesi, PKK'ya eylemsizlik kararı aldırarak AKP'nin elini rahatlatmak olmuştur.''


Açıklamasında terör örgütü elebaşılarından Murat Karayılan'ın ''Tek taraflı ateşkes kararı, devlet ile Öcalan arasında sağlanan temaslar sonucu alındı'' dediğini aktaran Yalçın, şu iddialarda bulundu: ''Bölücü başı ile nasıl bir anlaşma ve iş birliği yapıldığı konusunda kamuoyunu bilgilendirmeyen AKP'nin, iş birliği iddialarını günler geçtikten sonra yalanlama gayreti içine girmesi inandırıcı değildir. Daha da önemlisi BDP ve PKK temsilcilerinin ağız birliği ederek devletle PKK arasında bir anlaşma olduğunu söylemeleri hatta BDP Genel Başkanı'nın hükümete 'halkın demokratik özerklik talebini kabul edeceksiniz' şeklindeki talimatları, pazarlığın ve iş birliğinin işaretleridir. Bu pazarlığın sonuçlarından bir diğeri ise BDP=PKK'nın referandumda 'evet' oyu kullanmaya hazırlanmalarıdır.''


Bugünün gerçekliğinin, ''Referandum vasıtasıyla açılım projelerinin amacı olan bölünmenin yolunu açma çabaları'' olduğunu öne süren Yalçın, şu ifadeleri kullandı: ''Yarının gerçekliği ise referandum sonrasında bu ülkede başkanlık sistemiyle birlikte özerklik taleplerinin gündeme gelmesi olacaktır. Şimdi bütün bu gerçekler karşısında 'alçaklık' ve 'şerefsizlik' isnadı kimi üzerine yapışarak kirli bir unvan olarak kalacaktır? MHP mensupları bu kararı yıllar önce vermişlerdir. Ancak bizce asıl olan bu kararın referandumda Türk kamuoyu tarafından verilecek olmasıdır.''
 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler