Yeni Bir '12 Eylül' Gibi!..
Gerçek bir darbeydi! Tepeden iniveren bir yumruk!..
Durup dururken gelmedi... Birkaç ay önce Genelkurmay Başkanı ve Kuvvet Komutanları bir muhtıra verip iktidarla muhalefeti uyarmışlardı.
Başlıca konu irtica eylemlerinin artması, sokak kavgalarına dönüşmesiydi... Başbakan Demirel üstlenmedi bile! CHP Genel Başkanı Ecevit de “muhtıra bana verilmedi” dedi...
Ama 12 Eylül sabahı ikisi de apar topar yakalandı, eşleriyle birlikte uçağa bindirilip sürgüne yollandı...
***
Kimse karşı çıkmadı. Ses seda yok! Darbe ezip geçti. Anayasa kaldırıldı, Meclis kapatıldı, partiler ortadan kalktı, milletvekillerinin bir bölümü tutuklandı, davalar açıldı, DİSK, Barış Derneği yöneticileri içeri alındı.
Tam iki üç yıl süren davalarla bunca sendikacı, bunca yazar, gazeteci, aydın hapislerde tutuldu...
Yeni bir anayasa yaptırıldı. Halkoyuna sunuldu. Yüzde 90’ı geçen bir ‘evet’le benimsendi. Birkaç kişi karşı çıkmaya kalkışınca, onların da yeri içeri atılmak oldu.
Yaşayanlar bilir. O kadar uzak değil otuz yıl!..
Unutulmaya yüz tutan acıları anımsatmakla bilmem iyi mi ediyorlar. Unutmak mı, yoksa yeniden yaşamak mı gün gün o günleri!..
***
12 Eylül darbecilerini adaletin önüne götürmek... CHP lideri nerden esinlendiyse böyle bir eylemi başlatmak istedi. Nereye varacağını, yararlı mı zararlı mı olacağı konusunda bir düşüncesi var mı?
Kenan Evren doksan dört yaşında, o dönemin Kuvvet Komutanları da öyle... Yalnız onlar mı tüm silahlı kuvvetlerin kadrosu da sorumlu sayılacak mı?.. Onları destekleyen devlet görevlileri de...
Gözümün önündedir, TV’lerde en büyük devlet görevlilerinin sıra sıra Kenan Evren’i kutlamaya gelişleri...
***
Şimdi bir soruşturma açılsa, iş adalet önüne götürülse yalnız askerler değil, onları destekleyenler, başta Turgut Özal olmak üzere, 12 Eylül’de görev alan bakanlar da hesap vermeye çağrılmayacaklar mı? 12 Eylül’ün hesabı, yalnız Evren Paşa’yı mahkemeye çağırmakla, hatta onu mahkûm etmekle çözülemez.
Kısacası Türk halkını yeni bir masalcı olayla uyuşturmak! Hem de bunu CHP’nin önerisiyle...
***
Doksan yaşında kişiler adalet önüne çağrılmazlar mı? Çağrılırlar. Tarihte pek çok örneği var. İktidar olduğu sürece kötülükler, baskılar, zulümler yapan bir kişi yaşlanmakla kendini bağışlatamaz...
Alman işgalindeki Fransa’da Nazi yakını Mareşal Petain unutulmadı. Yıllar geçti hâlâ tartışılır, iyi mi, kötü mü yaptı diye... Ama 1946’da mahkeme onu ölüme, sonra da bir şatoda ömür boyu yaşamaya mahkûm etti.
Doksanlık Pinochet olayını da unutmamalı...
***
Boş hayallerle zaman geçirmek!.. Darbeleri koğuşturmaya bir başlarsak işin sonu gelmez. 12 Eylül derken 12 Mart, gide gide 27 Mayıs!..
Daha daha geri gidenler de olur, Mustafa Kemal’in Osmanlı’yı yıkıp yeni bir cumhuriyet kuruluşuna kadar...
Bu arada, AKP iktidarının kendine özgü “sivil darbesi”ni de unutmamalı!
En Çok Okunan Haberler
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Nevşin Mengü hakkında karar
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- Müge Anlı'nın eşine yeni görev
- Bakanlık 5 ildeki lahmacuncuları ifşa etti
- AKP’nin tabutu CHP sıralarına kondu