"YÖK Başkanı, hükümetin emir eri"

CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan'ın ''rektör karnesi''yle ilgili sözlerini anımsatarak, ''Rektörlere karne veriyoruz diyor. Hayatında bir gün dekanlık, rektörlük yapmamış bir YÖK Başkanı'dır bu. Onun karneleri geçersizdir'' dedi.

Abone Ol google-news
Yayınlanma: 11.11.2010 - 11:37

Öğretim üyelerinin bağlı bulunduğu dernekler tarafından oluşturulan, Üniversite Dernekleri Platformu'nun temsilcileri, İnce ile makamında bir süre görüştü. Platform Sözcüsü Prof. Dr. Nurettin Abacıoğlu, görüşmenin ardından düzenlenen basın toplantısında, platform tarafından gerçekleştirilen 5. Üniversite Kurultayı'nda kabul edilen bildirgeye ilişkin bilgi verdi.

Üniversitelerin temel unsurunun, ''bilim'' olduğunu vurgulayan Abacıoğlu, bildirgenin ana başlıklarını, ''Baskı altında suskun üniversitesi modeli kabul edilemez'', ''Kar için bilim, ticaret için eğitim yapılmaz'', ''Bilim ve eğitimin metalaşması çürümeye yol açmaktadır'', ''Üniversitede gericiliğe izin verilemez'', ''Rektörlük seçimlerinde seçilenin değil atananın onaylandığı sistemden vazgeçilmelidir'', ''Atama ve yükseltmelerde tek ölçüt bilimsel liyakat olmalıdır'', ''Bilimsel çalışma ve yüksek öğretimde niteliğe ağırlık verilmelidir'', ''Ulusal bilim politikası oluşturulmalıdır'' şeklinde sıraladı.

CHP Grup Başkanvekili İnce de öğretim üyelerinin kaygılarını anladıklarını ve paylaştıklarını söyledi. ''YÖK Başkanı'nın çıkıp, 'rektörlere karne veriyoruz' demesini anlamıyorum'' diyen İnce, şöyle devam etti: ''(Rektörlere karne veriyoruz) diyor. Hayatında bir gün dekanlık, rektörlük yapmamış bir YÖK Başkanı'dır bu. Onun karneleri geçersizdir. Hükümet ne derse onu yapan bir YÖK Başkanı vardır. Emir eri konumundadır ve üniversiteler zapturapt altına alınmıştır.

Sayın Cumhurbaşkanı atamalarında iki şeye bakmaktadır; AKP'ye yakınlık, aday adayı olma ya da 'Türbana Özgürlük Bildirgesi'ne imza atmış mı? Kıstasları budur. Kamuoyundan gelen tepkiler üzerine en son Kocaeli ve Mersin rektörlerinde bir değişikliğe gitmiştir. Yani hocalar birinci sıraya seçmiştir, YÖK ikiye ya da üçe düşürmüştür, Sayın Cumhurbaşkanı tekrar onları rektör atamıştır. Burada bir hakkın teslimi vardır, bu bir marifet değildir. Sanki önemli bir iş yapmış gibi. Sanki YÖK haksızlık yapmış, Sayın Cumhurbaşkanı da bunu düzeltmiş.

Onlarca yaptığı haksızlık vardır Sayın Cumhurbaşkanı'nın. 'Ben bir partiden aday olup olmadığını bakıyorum' diyor. O zaman iki üç tanesi gözden kaçmış. YÖK üyesi atamış Durmuş Günay'ı, Isparta'dan AKP milletvekili aday adayıydı. Muş Üniversitesi Rektörü Nihat İnanç, AKP Van milletvekili aday adayı... Hani siyasi partilerden aday olup olmadıklarını bakıyordu Sayın Cumhurbaşkanı?''

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün, ''Alevi rektör atadım'' sözlerini de anımsatan İnce, ''Bunu çok yanlış buluyorum. Bir insanın Sünni, Alevi ya da bir başka mezhepten olması Sayın Cumhurbaşkanı'nı ne ilgilendiriyor? Demek ki araştırmış, biliyor. Bir rektör atanırken mezhebi araştırılmaz, o bilmezden gelinir, bilmez onu devlet. Devletin işi değildir, devlet kör olmadır bu konuda. Etnik kimliğine mezhebine bakamaz. Bunu konuşamaz, açıklayamaz'' diye konuştu. Cumhurbaşkanı Gül tarafından atanan 23 rektörün 16'sının ortak yanının, Türbana Özgürlük Bildirisi'ne imza atmaları olduğuna dikkati çeken İnce, bunun Cumhurbaşkanı Gül için önemli bir ölçüt olduğunun görüldüğünü savundu.

''Ya oyları ya haclar geçersiz"

İnce, konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin, ''Bugün gazetelere Genel Kurul'da, Hac'da olan milletvekillerinin yerine sahte oy kullanılırken yansıyan fotoğraflar vardı. Değerlendirmeniz nedir?'' sorusuna İnce, ''Hac'da olan birinin yerine arkadaşları oy kullandıysa ya oyu geçersizdir ya haccı geçersizdir. Oyunun geçerli olup olmadığı konusunda Meclis Başkanı açıklama yapmalı, Hac ibadetinin geçerli olup olmadığı konusunda ise yeni Diyanet İşleri Başkanı fetva vermelidir. Meclis Başkanı ve Diyanet İşleri Başkanı'nı açıklamaya davet ediyorum'' şeklinde yanıtladı.

Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu'nun görevden alınmasına ilişkin bir soruyu yanıtlarken İnce, ''Bu yüzde 99'u Müslüman olan ülkeye farklı bir Müslümanlık dayatmasının sonucudur. Bir Faruk Çelik projesidir. Yüzde 99'u Müslüman olan bu topluma, 'Hayır o değil, benim dediğim gibi Müslümanlık yapacaksın'' denilerek, yıllardır bir proje uygulanmak isteniyor bu ülkede. Sayın Bardakoğlu'nun görevden alınması da bu projenin bir parçasıdır'' diye konuştu.

''Bu soruyu ben yanıtlayayım"

Bir başka gazetecinin, Prof. Dr. Abacıoğlu'na yönelttiği, ''Sayın Kılıçdaroğlu, 'türban sorununu biz çözeriz' demişti. Sizin değerlendirmeniz nedir?'' sorusuna kendisinin yanıt vermek istediğini söyleyen İnce, şunları kaydetti: ''Sayın Cumhurbaşkanı'nın açıklamasıyla Sayın Başbakan'ın açıklamalarını gördünüz. Sayın Cumhurbaşkanı'nın önce saygıdeğer eşleri açıklama yaptı, daha sonra Sayın Cumhurbaşkanı, 'eşine katıldığını' belirtti. Başbakan ise ilköğretimde, ne 'hayır' ne 'evet' dedi. Bu, bence hedefleri aynı fakat yolları farklı. İkisinin de 2012'de cumhurbaşkanı olma hedefi var. Sayın Gül, biraz liberallere oynuyor, Sayın Başbakan da kendi tabanına oynuyor.

Belki de cemaatleri de farklı olabilir. Böylece bir çelişki var. Bu tartışmayı Başbakan ile Cumhurbaşkanı arasındaki ayrışma üzerinden yürütmek çok daha sağlıklı olur diye düşünüyorum.'' Soruyu yönelten gazetecinin tekrar söz alarak, soruyu Prof. Dr. Abacıoğlu'na yönelttiğini belirtmesi üzerine İnce, ''Siz devam edersiniz, sorarsınız'' diyerek basın toplantısından ayrıldı.

"Gül ve Erdoğan'ın hedefi 2012'de Cumhurbaşkanı olmak"

"Sayın hocam, CHP Genel Başkanı türban sorununu çözeceğini söylemişti" sözüne İnce, "Sayın Cumhurbaşkanı ile Sayın Başbakan'ın açıklamalarını gördünüz. Başbakan ilköğretimde ne 'evet' dedi ne 'hayır' dedi. Bu bence hedefleri aynı fakat yolları farklı. İkisinin de hedefleri 2012'de Cumhurbaşkanı olmak. Sayın Gül biraz liberallere oynuyor. Sayın Başbakan da kendi tabanına oynuyor. Belki de cemaatleri de farklı olabilir. Böyle de bir çelişki var. İkisinin de hedefi Çankaya. Bu tartışmayı Başbakan ile Cumhurbaşkanı arasındaki ayrışma üzerinden yürütmek çok daha sağlıklı olacaktır" dedi. Basın mensubunun, "Benim sorum hocama idi" demesi üzerine İnce, "Çok teşekkür ederim, bunu devam edersiniz, sorarsınız" diyerek toplantıyı bitirdi.

AKP randevu vermedi

AKP'den de randevu istediklerini ifade eden Abacıoğlu, "Bayrama kadar gündemleri doluymuş. Somut bir cevap vermediler. Olabileceğini söylediler" dedi.

 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler