"Yoksulluğu tarihe gömeceğiz" (04.05.2011)
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin ''Aile Sigortası'' projesi için gerekli kaynağın 7 milyar lira olduğunu ve bunun toplam kamu harcamalarının yüzde 1.7'sine denk düştüğünü belirterek, ''Bu ülkede bir çocuk bile yatağa aç girmesin diyoruz'' dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin Kars Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen mitinginde halka hitap etti.
Kars'a pek çok kez geldiğini, ancak ilk kez bu kadar mağdur edildiğini gördüğünü vurgulayan Kılıçdaroğlu, aydınların, çiftçilerin, üreticilerin, alın teri döken, emeğiyle geçinen, barışı, kardeşliği içselleştirmiş kişilerin kenti Kars'ın AKP iktidarı döneminde zor günler geçirdiğini söyledi.
Kılıçdaroğlu, 1937 yılında Canlı Hayvan İhracatçıları Birliğinin kurulduğu Kars'ta, bugün hayvancılığın bittiğini, tarımın yapılamadığını, esnafın zor günler geçirdiğini, üretimin durduğunu, turizmin öldüğünü iddia eden Kılıçdaroğlu, halkın iktidarında Kars'ı yeniden eski günlerine kavuşturacaklarını kaydetti.
Kars, Ardahan ve Iğdır'da 1 milyon 200 bin olan canlı hayvan sayısının 300 bine düştüğünü ifade eden Kılıçdaroğlu, şöyle dedi:
''Size sözüm var, yetki verin halkın iktidarında Kars'ı eski görkemli günlerine tekrar kavuşturacağız. Karslı üzerine düşeni yaptı. Geldiler vaat ettiler, 'şunu yapacağız, bunu yapacağız' dediler. Karslı da dedi ki: Madem yapacaksın söz sana milletvekili veriyorum. Verdi de. Onlar ne verdi Kars'a? Açlık ve yoksulluk verdiler. Karslıdan bir isteğim var. Benim söylediklerim doğru değil ise AKP'ye oy vermeye devam. Benim söylediklerim doğru ise AKP'yi sandığa gömmeye hazır mısın? Beraber mücadelesini vereceğiz. Beraber kavgasını vereceğiz.''
Kars'ta şeker fabrikasının özelleştirilmesini ifade eden Kılıçdaroğlu, ''Size sözüm var. 13 Haziran'da halkın iktidarını kuralım, sadece Kars'ta değil, Doğu ve Güneydoğu'daki hiçbir şeker fabrikasını özelleştirmeyeceğiz. Orada çalışacaklar, orada üretecekler'' dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a bir televizyon kanalında tartışma teklifini yineleyen Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
''Ben AKP'nin ve yöneticilerinin gövdesini silkeliyorum, dallarını da siz silkeleyeceksiniz. Hep beraber yapacağız biz bunu. İki de bir zamcı Recep diyor ki: Efendim Kemal Kılıçdaroğlu, şunu yaptı, bunu yaptı. Eyvallah diye bilirsin. Ben ona bir çağrıda bulunuyorum. Sen yürekli adamsan gel, televizyona beraber konuşalım. Kim doğruyu söylüyor, kim halkı kandırıyor? Karşıma çıkabilir mi? Ben de biliyorum çıkamaz. Çıkması için iki şart lazım. Bir; temiz olması lazım, verilmeyecek hesabının olmaması lazım. İki; mangal gibi yürek lazım. Ben ne söylüyorsam, neyi ifade ediyorsam bilin ki doğrudur. Yanlışsa gelir karşıma der ki: Sen yanlış söylüyorsun, bak belgesi buradadır. Ben doğruyu söylüyorsam, gelsin karşıma ona neleri yapacağımı o çok daha iyi bilir. Korkuyor zaten.
Niye diyorum zamcı Recep? En son benzine bir zam daha gelmiş. İnsaf, insaf artık. Çiftçi dünyanın en pahalı mazotunu, gübresini, ilacını, elektriğini, yemini kullanır. Yetmiyor bir zam daha. Ne söyleyeyim ben şimdi buna? Allah aşkına zamcı Recep dediğim zaman haksızlık mı yapıyorum? Sabah zam, akşam zam. Olmaz, olmaz. Benim çiftçiye sözüm var, mazotu 1,5 lira yapacağım. Ne derlerse desinler, ne söylerlerse söylesinler. 'Efendim kaynağını nereden bulacaksın?'. Bu memlekette kaynak var. Biz biliriz kaynağı nereden bulacağımızı. Hortumları keseceğiz. Hiçbir evde çocuklar yatağa aç girmeyecek. Hiçbir aile 'benim gelirim yok çocuklarıma kahvaltı veremiyorum' diyemeyecek.''
''Parlamentoya gönderdiğiniz vekilleriniz iyi uyudular''
CHP'nin ''önce insan'', insanı düşüncesiyle, etnik kimliğiyle, inançlarıyla Allah'ın yarattığı en değerli varlık olarak gördüğünü ifade eden Kılıçdaroğlu, hiç kimseyi ötekileştirmediklerini söyledi.
Türkiye'deki yoksulluğu bitirmek için aile sigortasını getireceklerini belirten Kılıçdaroğlu, 1971'de Türkiye Cumhuriyeti Parlamentosundan bir yasa geçtiğini, uluslararası çalışma örgütünün 102 sayılı sözlemesinin bir kanunla kabul edildiğini anlattı. Bu sözleşmeye göre, Türkiye'nin 9 sigorta dalından biri olan aile sigortasını getireceğini ifade eden Kılıçdaroğlu, ''Yıl kaç 1971. Şimdi 2011. Allah'ın izniyle 40 yıllık hayali gerçekleştireceğim. Bu ülkede çocuklar yatağa aç girmeyecek'' diye konuştu.
Kars'taki hayvan pazarını ziyaret ettiğini anlatan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
''Bir Allah'ın kulu bile çıkıp 'benim şikayetim yoktur' demedi. Herkes şikayet ediyor. Ve orada güzel bir laf duydum. Diyor ki: Mazot bitti beygire kaldık. Dana gitti Angus'a kaldık. İşte zamcı Recep'in ülkeye getirdiği tablo bu. Bu tabloyu Karslılar içine sindirmiyorsa 12 Haziran'da sandığa gidecekler ve yeniden, ama yeniden düşünsünler. İki dönemdir Kars AKP'ye güzel davrandı. Ben güzel davrandılar diyorum, arkadaşımız diyor ki: Evet Mecliste güzel uyudular. Sizin seçip Parlamentoya gönderdiğiniz vekilleriniz iyi uyudular. Ben de biliyorum. Aslında ben bu kadar konuşuyorum, ama acaba hata mı yapıyorum diye de düşünüyorum. Neden biliyor musunuz? İki dönemdir parlamentodayım. Çıkıp da bir AKP milletvekilinin 'ya Kars'ın böyle bir derdi var, sorunu var. Kars'ın sorunu çözülsün' dediğini duymadım.''
Geliri olmayan veya geliri asgari ücretin altında olan her yoksul hanede kadının banka hesabına her ay 600 lira para yatıracaklarını belirten Kılıçdaroğlu, kadınların memur, işçi, emekli gibi parasını çekeceğini, çoluk çocuğunun rızkını çıkaracağını dile getirdi. Kılıçdaroğlu, kadının kimseye minnet duygusu olmayacağını, kimseye muhtaç etmeyeceklerini belirterek, sağ elin verdiğini sol elin bile görmeyeceğini anlattı.
Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
''14 kuruluş yardım yapıyor. Bunların bütçelerini topladık. Kaç lira? Onları alt alta getirdik. Açığımız kaldı; 7 milyar lira. 7 milyar lira bütçede bütün kamu harcamalarının yüzde 1,7'si. Yani 100 liradan bir lirayı, hadi bilemedin 2 lirayı yoksul insanların için ayırmak ne zamandan beri 'kaynağı nereden bulacaksın' diye bir soru haline geliyor? Bunu sormayacak mısınız? Sen bütçenin yüzde birini bile bu millete fazla görüyorsun. Ama ben ayıracağım. Bu ülkede yoksulluk tarihe gömülecek. Hiç kimse yoksul kalmayacak bu ülkede.''
Miting meydanında toplananlara 3 kez ''Kars'ta işsizlik var mı?'' diye soran Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
''Üçüncü kez soruyorum ki birileri belki duyar. Çünkü onlar telefonları dinliyorlar, vatandaşı dinlemiyorlar. Toplu söylerseniz olur da sizi de dinlerler. Bu ülkede işsizlik var. Kars'ta da işsizlik var. Genç çocuklarımız işsiz. Umutlarını yitiriyorlar. Fabrikaları kapat, hayvancılığı öldür, çiftçiyi üretemez duruma getir, ondan sonra da işsizliğe gelince de hiç ses çıkarma. İşsizliğin uzun sürmesi bir toplum için felakettir. İnsan hayata küser, çevresine küser, insanlara küser. Yazık, günah değil mi? Hele hele üniversiteyi bitirip işsiz kalmışsa çok daha kötüdür. Bizim derdimiz iş ve aş.''
Kadınlara seslenen Kılıçdaroğlu, kadınlara seçme ve seçilme hakkını veren partinin CHP olduğunu hatırlattı. Kılıçdaroğlu, ''Şimdi inşallah 13 Haziran'dan sonra size ekonomik güvence hakkını getirecek olan parti de yine CHP olacaktır'' dedi.
Bir evde işsizlik varsa, çalışan yoksa, akşam evde tencere kaynamıyorsa o ailede dramı kadının çektiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, ''Çocuğunu doyuramıyorsa kadın en büyük acıyı çeker. Onun derdini biz anlayamayız. O hayatı kimseye yaşatmamak gerekiyor. Onun için aile sigortası diyoruz. Aile mutlu olsun ki toplum da mutlu olsun'' diye konuştu.
"Niye kaldırıyorsunuz?''
Kars'taki Akyaka Treni'nin kaldırıldığını belirten Kılıçdaroğlu, ''Niye kaldırıyorlar? Ben size söyleyeyim. Büyük bir ihtimalle yeni bir kanal açacaklar, su getirecekler gemilerle Kars'a geleceksiniz artık. Demiryolu var. Tren de var. Binecek insan da var. Niye kaldırıyorsunuz?'' dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Kars'ta 54, Mardin'de 78 tesisi hizmete açtığını söylediğini aktaran Kılıçdaroğlu, açılan tesislerin listesini istediğini, bunların arasında okul çatısının tamiri, park açılışı, okulun badana boyası gibi işlerin de bulunduğunu savundu. Kılıçdaroğlu, ''Milleti kandırmak o kadar kolay değil. Nereye gidip tesis açarsa izleyin hangi fabrikayı açmış diye. Size sözüm var; onun maskesini indireceğim gerçek yüzünü halka göstereceğim'' diye konuştu.
Kars da dahil Doğu ve Güneydoğu bölgeleri için hiçbir özelleştirme yapılmayacağını, özel sektöre de ayrı bir teşvik verileceğini dile getiren Kılıçdaroğlu, bu bölgede Havyancılık Et ve Süt Ürünleri Kurumu oluşturacaklarını söyledi. Kurumun bu bölgeyi, Ortadoğu'nun en büyük et üretim merkezi, canlı hayvan üretim merkezi haline getireceğini kaydeden Kılıçdaroğlu, ''Her şey var. Meralarımız, çalışkan insanımız var mı? Eksiğimiz ne? Eksiğimiz şu; insanı seven bir iktidar olması lazım. Alın terine değer veren bir iktidar olması lazım. 'Herkesin ürettiğini, tükettiğini önce bu memlekette bizim üretmemiz lazım' diyen bir düşüncenin olması lazım. Ben niye gideyim dışarıdan canlı hayvan ithal edeyim bu memlekette zaten her şey var'' diye konuştu.
''Aile sigortasıyla yeşil kartın iptal edileceği'' değerlendirmelerine de yanıt veren Kılıçdaroğlu, aile sigortasının ayrı, sağlık sigortasının ayrı dallar olduğunu, aile sigortasından yararlananların yeşil kartlarının iptal edilmeyeceğini belirtti.
Kılıçdaroğlu, valilerin makam araçlarında Türk Bayrağı olan 3 yetkiliden biri olduğunu dile getirerek, valilere, 'Valiysen valiliğini devlet valisi gibi yap, iktidar valisi gibi değil'' şeklinde seslendi.
''Önce şifre yok dediler, sonra sehven dediler, sonra var dediler''
YGS'deki şifre olayına da değinen Kılıçdaroğlu, çocukların umutlarıyla oynandığını söyledi.
''Önce şifre yok dediler, sonra sehven dediler, sonra var dediler'' diyen Kılıçdaroğlu, ''Bir milyon 700 bin çocuğun umudunu umutsuzluğa dönüştüren düzenin'' değiştirilmesi gerektiğini söyledi. ''Değiştireceğiz, ama güç sizde'' diye seslenen Kılıçdaroğlu, şifre olduğunu ama kopya çekilmediğinin söylendiğini belirterek, ''Kopya çekilmediyse niye var şifre'' diye sordu.
Kılıçdaroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Sandığa gideceksiniz. Sandığa giderken ayın 12'sinde elinizi vicdanınıza koyup bir şeyi düşünmenizi istiyorum. Diyeceksiniz ki 80 küsur yıllık cumhuriyet tarihinde, hangi iktidar yurt dışından canlı hayvan ithal etti? Bu sorunun cevabını vicdanınıza sorun, bu sorunun cevabı sizi rahatsız etmiyorsa AKP'ye oy verin. Bu sorunun cevabı sizi rahatsız ediyorsa elinizi vicdanınıza koyun ve AKP'ye oy vermeyin. Peki kime oy vereceksiniz? Ben size söyleyeyim. Sırtınızı AKP'ye döndüğünüzde, kırmızı, alı, beyazı olan, halkı, oku olan halkçı olan bir parti göreceksiniz. Mührünüzü, evet mührünüzü o bayrağın altına vurduğunuz zaman Türkiye'de halkın iktidarını hep beraber kuracağız diyorum.
Bir arkadaşımız not göndermiş, 'emekliler olarak sürünüyoruz' diyor. Ama başbakan diyor ki 'emeklilerin durumu çok iyi.' Ben demiyorum. Eğer arzu ediyorsanız TBMM'nin internet sitesine girip emeklilerle ilgili yapılan konuşmalara bakabilirsiniz. 'Emeklinin durumu iyidir' diyor. Biz biliyoruz emeklinin durumu kötü. 9 milyon emekli var. Eşleriyle beraber 18 milyon. 18 milyon emekli arzu ederse tek bir partiyi iktidara getirir. Eğer sizler, yani emekli kardeşlerim, milli gelir artışından pay almak istiyorsanız, intibak yasanızın çıkmasını istiyorsanız adres belli. İnsana değer veren, hiç kimseyi ötekileştirmeden herkesi kucaklayan Cumhuriyet Halk Partisi, adresiniz bu. Arkadaşlar diyorlar ki 'arkada bir hastane var boş, hastalarımız Erzurum yollarında ölüyor.' Her şeyin çözümü var. Her sorunu biliyoruz. Çözmenin yolu temiz siyaseti getirmektir. Çözmenin yolu halka hesap vermeyi, namusu görev kabul eden bir siyaseti iktidara getirmektir. Size bunun sözünü veriyorum. Gelin beraber halkın iktidarını kuralım. Göreceksiniz bu ülke şaha kalkacaktır. Bizim milletvekili adaylarımızı biliyorsunuz. Onları tanıyorsunuz, onlar sizin çocuklarınız, size hizmet ettiler. Atanamayan öğretmenlerin sorununu biliyorum. Atanamayan öğretmen diye bir kavramı halkın iktidarında kabul etmiyoruz. Öğretmen olan herkesi okuluyla ve öğrencisiyle buluşturacağız ve okullarımızda öğretmen de olacak.''
Kılıçdaroğlu, konuşmasının sonunda beyaz ''barış güvercini'' uçurup vatandaşlara çiçek attı. Miting sonrası Selim ilçesini de gezen Kılıçdaroğlu, bir kahvehanede çay içip yurttaşlarla sohbet etti.
Kılıçdaroğlu Muş'ta
Kılıçdaroğlu, Kars'tan özel uçakla geldiği Muş'ta belediye meydanında düzenlenen mitinginde halka hitap etti.
Konuşmasında Muş'a 1960'lı yıllarda geldiğini anımsatan Kılıçdaroğlu, ''Rahmetli babam Genç'te iken trenle geçmiştim. Tatvan'a Kabotaj Bayramı için gitmiştim. Sonra Muş'a tekrar bürokrat olarak geldim. Muşlular'ı her ortamda başımın üstünde taşıdım taşıyacağım. Sizin dertlerinizi biliyorum'' dedi.
Muş'a gelmeden önce Devlet Planlama Teşkilatı verilerinden Muş'un sosyo ekonomik göstergelerine baktığını ifade eden Kılıçdaroğlu, ''Muş 81. sırada. Hak ediyor mu hak etmiyor mu? Yaylaları var, meraları var, güzel insanları var. Ne oldu da, niçin Muş 81. sırada. Ben buna itiraz ediyorum. Siz de ediyorsanız itirazlarınıza sonuna kadar katılıyorum'' diye konuştu.
AKP iktidarının hükümet olmadan önce yoksullukla, yolsuzlukla mücadele edeceği sözü verdiğini anımsatan Kılıçdaroğlu, Samsun'da 2,5 aylık çocuğun annesinin kucağında açlıktan öldüğünü, Diyarbakır'da bir annenin çocuklarına sabah yiyeceği veremediği için intihar ettiğini, Hakkari'de çöpten kağıt toplayan bir çocuğun ise kamyonun altında kalarak yaşamını yitirdiğini ifade etti. 21. Yüzyılın Türkiyesinde bunların kabul edilemez olduğunu belirterek, şunları söyledi:
''Demek ki verdikleri sözü tutmadılar. Biz ne yapacağız? Biz aile sigortası getireceğiz. Her yoksul ailede geliri asgari ücretin altında veya geliri olmayan her aileye, kadının banka hesabına her ay 600 lira para yatıracağız. Kadın gidecek aylığını çekecek memur gibi, işçi gibi, emekli gibi. Kimseye minnet duymayacak. Bana oy versin vermesin. Ben onun onuruna sahip çıkacağım. O kadını bu toplumda onurlu bir birey haline getireceğim.''
Kılıçdaroğlu, bu konunun hesabını yaptıklarını belirterek, ''Biz biliriz ve her aileye, kadının banka hesabına para yatırmak için 7 milyar liraya ihtiyacımız var. Bu da toplam kamu harcamaları içinde yüzde 1.7. Çok mu? Yani yüz liradan bir lirayı bu ülkenin fakir insanına ayıracaksın; Çok mu? Bunun için kaynak sorulur mu? Yüreğimizde insan sevgisi varsa, çocuklarımızı seviyorsak, herkesi kucaklıyorsak aile bütçesine para var. Bu ülkede bir çocuk bile yatağa aç girmesin diyoruz. Bu 600 lira nedir söyleyeyim. O ailede huzuru sağlayacak, çocukların huzurunu sağlayacak, çocuklar okula gidecek, anne mahallenin bakkalına gidip alış veriş yapacak, esnaf kazanacak herkes peşin paraya alışveriş yapacak. Esnafın veresiye defteri olmayacak. Yoksulluğu tarihe gömeceğiz'' şeklinde konuştu.
"Hesabını soracağız"
Kılıçdaroğlu, yolsuzlukla mücadele konusunda da söz verildiğini anımsatarak, ''Eyvallah başımın üstünde yeri var. Kim kul hakkı yerse ona herkesin hesap sorması lazım'' dedi.
Kayseri'de yolsuzluk iddialarını Başbakana ilettiğini dile getiren Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
''Kayseri Büyükşehir Belediyesinde bir adam rüşvet toplamış, topladığı rüşvetleri deftere yazmış. Soruştursun diye Sayın Başbakana söyledim; 2 müfettiş, denetim elemanı, Sayıştay elemanı gönder dedim. Bu olayı soruştursun. Buna verilen cevap şuydu, (O rüşvet defterinde rüşveti toplayanın imzası yok) dendi. Ne dersiniz? Rüşvet bir insanlık suçudur. Rüşvet, tüyü bitmemiş yetimin hakkını almak suçudur. Onu soruşturmuyorsan ben sormak istiyorum. Madem ki millete söz verdik, hesabını soracağız.''
Kılıçdaroğlu, Başbakanın, kendisinin SSK Genel Müdürlüğü yaptığı döneme ilişkin yolsuzluk iddiasında bulunduğunu belirterek, kendisini bu konuyu bir televizyon programında tartışmaya davet etti.
En Çok Okunan Haberler
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Nevşin Mengü hakkında karar
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Colani'den İsrail hakkında ilk açıklama
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- AKP’nin tabutu CHP sıralarına kondu
- MHP'den 'asgari ücret' önerisi