‘İstanbul Mektupları’

Yazar Yücel Uğurlu, dönemin toplumsal, siyasi, ekonomik, sanatsal ve daha birçok derdini gerçekçi bir bakış ve yalın dille aktardığı İstanbul Mektupları’nda (Halk Kitabevi), 2002-2003 yılları arasında geçen ve günümüzle aslında pek de bir değişiklik olmadığını gördüğümüz 134 mektubunu paylaşıyor.

Yalnızca o dönemin İstanbul’unda yaşayan kent sakinlerinin değil, tüm ülkenin yakından ilgilendiği derin konuları kısa ve öz şekilde kaleme alan Uğurlu, birçoğumuzun üzerini örttüğü, unutmak istediği konuları gün yüzüne çıkarırken, aynı zamanda özlediğimiz birçok ayrıntıyı anımsatarak gülümsetiyor.

2002 yılı Temmuz ayı sonundaki seçim, geçim derdini bir süreliğine rafa kaldırarak ülke gündemine oturuyor. Gelir dağılımındaki adaletsizlik, işsizlik, kapanan fabrikalar, ekonomik çöküş ülkenin temelinde deprem etkisi yaratırken, kronik hale gelen trafik sorunu da İstanbul’da yaşamayı oldukça zor kılıyor. Yücel Uğurlu da 19 yıl önce kaleme aldığı bu mektuplarda adeta günümüz Türkiye’sini anlatıyor.

Açlıktan, işsizlikten, öğrencilerin gelecek kaygılarından, emekli maaşının yetersizliğinden ve daha birçok konudan dem vurulurken, ister istemez halimize üzülüyoruz.

Ekonomik sıkıntıların revaçta olduğu o dönemin bir diğer konusu olan petrol konusu da ülkeyi zorluyor, devlet bütçesinin yetersiz gelişi ile birlikte oluşan dış borçlanmalar, depremin şiddetini arttırıyor. Tüm bu konulara çözüm bulamayan devlet, çareyi sandık başında arıyor.

USTA KALEMLER EŞLİĞİNDETÜRKİYE, AB, ABD...

Kitapta, İstanbul sorunları, seçim kararları, AB hedefi derken aynı zamanda Dünya çapındaki gelişmelere de uzun uzun yer veriliyor.

ABD’nin Irak üzerinde kurmak istediği egemenlik ile ortalıkta dolaşan savaş senaryoları, Türkiye’yi de coğrafi konumu sebebiyle etkisi altına alıyor. Pek fazla kişinin haberdar olmadığı “Altın Üçgen”, Basra Körfezi’nin önemi, 11 Eylül saldırıları ve daha niceleri...

Kitapta Doğan Tekeli, Remzi Erdemir, Mehmet Ali Şener, Sezer Gülez, Tanju Boylu, Ünal Çankaya, Çetin Aköz, Yüksel Ulaş ve İbrahim Şener’in yazılarına da yer verilmiş.

Yücel Uğurlu, İstanbul Mektupları’nda memleketine olan hasretini iliklere işleyen yazar, okuyucuya Isparta’nın sokaklarında gezme olanağı da sağlıyor.