Samsun Opera kurumu ile ilgili yazımı aşağıda okuyabilirsiniz.
Burada ANTALYA Senfoni Orkestrası’na değineceğim..
(Biraz daha tatlı sert olabilir, konu seks.)
Antalya’nın yıllık programında, önümüzdeki cuma günkü konserlerinde NÂZIM ORATORYOSU anons edilmişti.
Bu eser programdan çıkarıldı.
(!)
Gerekçesiz. Çıkarılıyor...
Şef NACİ ÖZGÜÇ olacaktı.
***
Antalya Senfoni, bu eser yerine Carl Orff’un “Carmina Burana” eserini koymuş...
Bravo!
***
Şimdi burada Kültür Bakanlığı’nın bilmediği bir ters köşe vuruş yapalım...
“Carmina Burana”, müzik olarak çok meşhurdur da, acaba konusu nedir?
Şimdi, Carmina, bizimkilerin anlamadıkları Latince sözleri ile, ŞARAP, SEKS ve ŞEVHET üzerine bir eserdir.
Biraz ortaçağ sapıklıklarına değinir!
Yani arkadaş;
Sözlerinin Hıristiyan teolojik dili “Latince” olmasına mı yansınlar, şarap, seks filan o konuya mı şaşırsınlar, bilemedik...
Ama konu ahlak ise “Nâzım Oratoryosu” bunun yanında öp de başına koy bir durumdur... )))
Konu ahlak değil ama. Konu sansür. Ve dayanışma göstereceğine susanlar...
***
Konserin şefi Naci Özgüç, hasta olduğu için gidemiyor. Onun yerine genç şef Cemii Can Deliorman bu konseri üstlenmiş.
Cemii Can Deliorman, nasıl bir şeftir hiç bilmiyorum da, bu durumlar çetrefildir hayatta, iyi düşünmek gerektirir, bir şefin tek işi değnek sallamak değil çünkü, bakalım o da Muammer Sun gibi duyarlı bir dayanışma protestosu gösterecek mi?
***
Bol şaraplar ve sevişmeler dileyelim Antalya’ya.
Nâzım’dan da genel müdürlerine, yönetimlerine selamlar.
‘ANLAŞAMIYORLAR ARKADAŞ!’ Rengim Gökmen ve Naci Özgüç, Samsun’da bir opera kurulması için en çok uğraşan bu kurumun bu zor şartlarda oluşmasına katkıda bulunan, kalbini koyan, Samsun’da nitelikli bir kadro kurulması için ellerinden geleni yapan iki şef.
Samsun Operası 6-7 yıl önce kuruldu...
Bilmiyorum kimler haberdar?
Şimdi okuyorum ki Samsun’daki yönetim Naci Özgüç ile anlaşamamış.. Sadece 3 ay çalışmışlar Naci ile, sonra? Yönetim karar almış, sözleşme uzatılmamış... Naci, Türkiye’nin en iyi şeflerinden biridir. Kendisiyle her yıl yurtdışında da konser veririz...
Samsun’a büyük bir heyecan ile gitmişti.
Kahroldu bu duruma sanırım..
Yazık olmuş.
Bu “anlaşamamak” Türkiye’deki müzik camiasının en büyük sorunu. Bütün Türk orkestralarında vahim bir durum. Hiçbirisinin genel müzik direktörü yok şu an. “Anlaşamıyorlar”... Kimseyle! İstanbul’un yok, Ankara’nın yok, İzmir’in yok, Bursa, Samsun, Antalya.... Anlaşamıyorlar şeflerle...
“Yönetim” adı altında aralarından birini seçiyorlar, yani, Herbert von Karajan’ı diriltip mezarından çıkarsan onunla da anlaşamazlar sanırım...
“Anlaşamamak” senfoni olmuş.
Bu kafayı değiştirmek lazım çünkü, müzik yapmak için önce anlaşmak lazım...
***
Samsun’daki bu gençlere naçizane bazı tavsiyelerim olacak. Bir ağabeyleri olarak; burada kırıcı bir şey yazmak istemiyorum ama kendileri için bu kadar çok iyiyi düşünen insanlara, onlara bu zor şartlarda bu olanakları sağlamış Rengim gibi, Naci gibi müzisyenlere, hakkaniyetli ve sağduyulu yaklaşmaları lazım.
Ve “onurlu”...
Daha da yazardım...
Ama dediğim gibi, Karajan dirilse onunla da “anlaşamayacakNaci Özgüç lar”...
