Usta besteci ve piyanist Anjelika Akbar, yeni bir kitaba imza attı: Ne yemeksiz ne müziksiz
Dünyaca ünlü piyanist ve besteci Anjelika Akbar, yeni kitabı "Kafe Anjelika: Ne Yemeksiz-Ne Müziksiz"i anlattı. Müzik ve yemek yapımının hayatımda aynı anda geliştiğini kaydeden Akbar, "Benim için yemek yapmak bir nevi beste yapmak gibidir" dedi.
Ünlü besteci ve piyanist Anjelika Akbar, yeni bir projeye imza attı. Daha önce, “Her İnsan Bir Bestedir” adlı bir kitap çıkaran sanatçının “Kafe Anjelika/Ne Yemeksiz Ne Müziksiz” adlı yeni kitabı da raflarda yerini aldı. Müzisyen “Müzik ve yemek yapımı benim hayatımda aynı anda gelişti. Benim için yemek yapmak bir nevi beste yapmak gibidir...” diyor. Akbar’ın kitabında yer alan tarifler ailesinin mirası. Her tarifin yanında bir de şarkı var. Yeni bir albüm müjdesini de veren sanatçı, “Yakın zamanda çok özel ve insanların ruhuna çok iyi geleceğini inandığım bir albüm hazırlığı içindeyim. Hem yeni, hem bazı eski çalışmalarımın yer alacağı albümde bazı önemli unsurlar benim daha önce yapmış olduğum çalışmalarımdan çok farklı ve yeni olacak” diyor. Akbar ile müziği ve yeni kitabını konuştuk.
Kitabınızın öyküsünü merak ediyoruz; fikir, oluşum ve çıkış sürecini anlatır mısınız?
Ailemde herkes, dedem dahil, çok güzel yemek yapar ve ben çocukluktan beri kendim dikkatli bir “yemek yapımı izleyicisiydim”. Hiç iyi yemek yemezdim ve bana herhangi bir şey yedirmek için dedem masal, anneannem şarkı, annem ve babam şiirler anlatırdı, hatta birçok yemek türüne ait onlara eşlik edecek müzik veya edebi eserleri vardı! Ancak o zaman yemek yiyordum. İlk pastamı 5 yaşındayken yapmıştım. Teyzemin doğum günü için bu pastayı yapmıştım. Onun hikâyesini kitabımda da anlatıyorum. Aynı zamanda 5 yaşındayken ilk konserimi verdim. Müzik ve yemek yapımı benim hayatımda aynı anda gelişti. Benim için yemek yapmak bir nevi beste yapmak gibidir.
Her tarifin yanında öykülerini yazmış ve ayrıca tariflere uygun paylaştığınız müzikler için de QR kodlar koymuşsunuz?
Seneler önce fark ettim ki hangi yemeği yapıyorsam o yemeye uygun olan müziği içimden söylüyorum, sanki radyo açılmış gibi... Özellikle belli bir yöreye ait yemek ise o yörenin ya da o ülkenin müziğini içimde duyuyorum. Müzisyen olan ve yine çok iyi yemek yapan annemi aradım ve sordum. Meğer onda da bu durum aynı şekilde gelişiyormuş. Dedim ki o zaman ben bir kitap yazayım hem bizim ailemizde hepimizin sevdiği, benim de sürekli yaptığım tarifleri yazayım, aynı zamanda da yemeklerle bana göre eşleşen müzikleri tavsiye edeyim, her yemeğin yanına bir müzik tavsiyesi. Elbette ki kitapta bol bol anılarım yer alıyor, onlar da yemek serüvenimin ayrılmaz parçası.
GECE GÜNDÜZ MÜZİK
Hayatınızda yaptığınız her şeyde müzik mutlaka olmalı mı?
Evet, gerçekten gece gündüz müziğin içinde bulunuyorum. Her ne yaparsam yapayım, her sohbette, yaptığım her işte bilincimin ve ruhumun büyük bir kısmı o sırada müzikle uğraşıyor. Fiziki dünyada müzik çalıyor olabilir, ama benim içimde başka bir müzik çalıyor ve o sürekli durmadan oluyor. Uyurken bile, hatta birçok bestemi uyurken duyup gece kalkıp not aldım... Onun için sorunuza cevabım “Evet”.
En Çok Okunan Haberler
- Rus basını yazdı: Esad ailesini Rusya'da neler bekliyor?
- Esad'a ikinci darbe
- Türkiye'nin 'konumu' hakkında açıklama
- İmamoğlu'ndan Erdoğan'a sert çıkış!
- Çanakkale'de korkutan deprem!
- Naci Görür'den korkutan uyarı
- Kalın Colani'nin yolcusu!
- Kurum, şişeyi elinin tersiyle fırlattı
- 6 asker şehit olmuştu
- Erdoğan'a kendi sözleriyle yanıt verdi