AKP'nin JES sevdası Manisa'ya sıçradı

Manisa'nın Turgutlu, Salihli, Alaşehir, Kula, Yunusemre ve Demirci ilçelerinde 7 saha yeniden jeotermal kaynak arama ve işletme ruhsatlı saha olarak ihaleye açıldı.

İhale duyurusu Resmi Gazete’de yayımlandı.

Her zaman belirttiğim gibi maalesef AKP’nin çevreye olan öfkesi bir türlü dinmiyor!

Tüm uyarılara rağmen bildiklerini okumaya devam ediyorlar.

Diyorlar ki: “Santrallerde geri dönüşüm yapıyoruz”

Nasıl olacak bu?

“Ben yaptım oldu” anlayışı ile olmaz bu işler.

Sadece Manisa’da değil ülkemizin her bir köşesinde topraklarımızı, havamızı ve suyumuzu kirleten bu potansiyel kirleticileri halkımız istemiyor. 

Zaten küresel iklim değişiklikleri tarımı ve insan yaşamını hat safhada etkiliyor.

Kuraklık deseniz göllerimizi, barajlarımızı kurutmuş.

Tüm bunları görmezden gelerek yapılan bu ihale Manisa’ya hatta bu güzelim ülkeye yapılabilecek en büyük kötülüktür.

Bakın Ege’nin incisi Gediz Nehri zehir akıtmakta, Gölmarmara ise kurumuş vaziyette.

Binlerce insanın yaşamını ve sayısız canlıya ev sahipliği yapan bölge doğasını tehdit edecek bu projelerde neden bu ısrar?

Bakın jeotermal enerji santralleri yapılırsa, jeotermal ruhsat alanı içerisinde kalan milyonlarca ağaç kuruyacak ya da meyve veremeyecek duruma gelecek.

Hali hazırda barajlarımızın ve yer altı su kaynaklarımızın durumu ortada. 

Yetkililere sesleniyorum.

Lütfen!

Bırakın bu inadı.

İnsan yaşamı her projeden önemli ve özeldir.

Diğer yandan ülkemiz gerçekten ciddi bir ekonomik buhrandan geçiyor.

Herşey ateş pahası.

Tarımsal ürünlerde üretici fiyatlarıyla pazar fiyatı arasındaki makas ise iyice açıldı.

Projede ısrar etmek üretimden vazgeçmek demektir.

Ülke üretimi ve üreticisi bitme noktasına gelmişken potansiyel kirletici olan JES sahalarının ihale edilmesi kabul edilemez, inanılır gibi değil.

Herşeyden önce JES’lerden atmosfere salınan buharların başta kansere yol açan radon gazı olmak üzere çok sayıda zehirli gaz ve ağır metal içerdiği iddiaları var.

Bu da yetmezmiş gibi buharları gökyüzüne, akışkanları da en yakın sulama kanallarına ya da nehirlere bırakıldığı ile ilgili söylemler artmış durumda. 

Bakın insan olmadan yaşam olmaz!

Gelin bırakın bu JES sevdasını.

JES’lerin geleceğimize vereceği zararın boyutları artmadan durum gitgide daha vahim bir hal almadan dönün bu inadınızdan!