İşçiler'in 2022'de örgütlendiği Petrol-İş ile işveren arasında ikinci toplu sözleşme görüşmeleri ocakta başladı. İlk toplu sözleşme öncesinde sendikaya karşı yetki itiraz davası açıp örgütlenmeyi engellemeye çalışan işveren, yeni sözleşme sürecinde yüzde 95 zam talebine yanaşmadı.
Asgari ücrete yakın maaşlar verdiği işçilere yüzde 52'nin üzerinde zam yapamayacağını söyleyen işveren onuncu toplantıda masadan kalktı. Petrol-İş, "İşçinin alın terinin karşılığını müzakere ile alamıyorsak eylem ve grev hakkını kullanırız" dedi ve iş durdurdu.
Cumhuriyet'in Petrol-İş Gebze Şube Başkanı Şivan Kırmızıçiçek ve işçilerden edindiği bilgilere göre, 52 ülkeye ihracat yapan şirket, sendika devreye girene kadar işçileri günde 12 saat çalıştırıyordu. İşçilerin haftalık izni yoktu; 15 günde bir olmak üzere 2 gün izin kullanıyorlardı. Sendikal mücadele sonucu günlük çalışma saati 8'e düşerken haftada bir gün izin sistemine geçildi. Ücretlerde ise istenen iyileştirme yapılmadı. Gazetemize konuşan sendika şube başkanı Kırmızıçiçek, insanca yaşam koşulları için mücadeleye devam edileceğini vurgulayarak şunları söyledi: "Böylesi ağır yaşam koşullarında patronun çalışanlarının sesine kulak vermesi gerekiyor çünkü işçiler en zor koşullarda dahi üretmekten, işverenin sermayesini büyütmekten geri durmadılar.Kendilerine yüzde 52'nin üzerine adım atarlarsa teklifimizi revize edebileceğimizi söyledik. Ancak müzakere etmek istemediler. Bu uzlaşmaz tavır devam ederse, işverenin bütün faaliyet ve yaşam alanları bizim açımızdan eylem alanı olacaktır"
İŞÇİLER GREVDE, İŞVERENDEN SES YOK
Cumhuriyet'e konuşan bir işçi, toplu sözleşme sürecinde yönetimin baskıyı artırdığını, sendikayı devre dışı bırakarak personeli zam konusunda manipüle etmek amacıyla işçilere whatsapp üzerinden mesajlar atıldığını ifade etti. Şirket, işyerlerinin önünde eylem yapan işçilere ve sendikaya henüz bir mesaj iletmezken bina girişlerini kilitledi. Nöbetteki işçilerin gazetemize ilettiği ortak mesajında şu ifadeler yer aldı: "Alın terimizle kazandıgımız ekmegimizin hakettigimiz kadarını alamadigimiz icin, isveren servetine servet kattıkca biz işçiler her gecen gun evimizin ,cocugumuzun bir istegini alamaz olduk. Hakkımızı alana kadar mücadeleye devam. Artık boyun eğmek yok. Üreten biziz kazanan da biz olacağız."