Tek bayrak, tek millet, tek devlet, tek kafa
Ayşe Yıldırım
Son Köşe Yazıları

Tek bayrak, tek millet, tek devlet, tek kafa

17.03.2016 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

Gençay (Gürsoy) Hoca adliyenin 6. katındaki baro odasında sabah 09.30’da başlayan gergin bekleyişini sürdürüyor. Şarj etmek için prize taktığı telefonu durmadan çalıyor. “Bekliyoruz, birazdan karar açıklanır” gibi cümleler kuruyor her arayana. “Her şey olabilir” derken bir yandan da kendini hazırlıyor olası tutuklama kararına...

70 yıllık ömrünü hem akademik çalışmalara hem de demokrasi, insan hakları ve özgürlük mücadelesine adamış bir isim Gençay Gürsoy. 12 Eylül’de tıp fakültesinden uzaklaştırılan, çeşitli bahanelerle gözaltına alınan, siyasetçiler ve basın yoluyla linç edilmeye çalışılan ama yılmadan barıştan yana çalışan Gürsoy, bu kez Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyesi eşi Esra Mungan’ı bekliyor adliye koridorunda tek başına. Her zamanki gibi dimdik duruyor. Kederli gülüşü ise canının nasıl yandığını anlatıyor. Hayat arkadaşı ve barış istemi hâkim karşısında...

Murat Sabuncu ile birlikte milletvekilleri ve gazetecilerle dolu olmasını bekleyerek girdiğimiz baro odasının boşluğu hayal kırıklığı yaratıyor. Odada bildiriye imza attıktan sonra işten çıkarılan Nişantaşı Üniversitesi öğretim üyesi Muzaffer Kaya’nın annesi, babası ve eşi ile Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nden Kıvanç Ersoy’ın kız kardeşi ile kız arkadaşı ve birkaç gazeteci var.

Milletvekilleri gelmediler mi hocam diyorum. “Sebahat (Tuncel) aradı. Geleyim mi dedi, gelme dedim. Bir de CHP’li Mahmut Tanal gelmiş gündüz. Ben görmedim, sonra telefonla konuştuk” diyor. O sırada HDP milletvekili Filiz Kerestecioğlu’nun Sulh Ceza Hâkimliği’nin kapısında olduğunu öğreniyoruz.

Gün boyu destek için adliye binasını dolduran akademisyenler ise dışarıda buz gibi havada sığındıkları bir kafeteryada bekliyor kararı. “Kıvanç’ın babasını bile içeriye alamadık” diyor endişeli gözlerle etrafı kolaçan eden, koridorda bir aşağı bir yukarı yürüyen genç kız: “Sigara içmek için dışarıya çıkmıştı. Sonra içeriye almadılar.”

Belki de oğlunu demir parmaklıklardan önce son kez görecekti oysa.

5. Sulh Ceza Hâkimliği karar için ara verirken adliyenin altıncı katına kimi polis yeleği giymiş sivil polisler gelmeye başlıyor. Alışkın olduğumuz manzaradan kararın ne olacağını anlıyoruz. Ama avukatlar belki de sakinleştirmek için umutlu konuşmalarını sürdürüyor ailelere: “Polisler başka bir dava için gelmişler. Biz umutluyuz. Çok iyi savunma yaptık. 2 bin kişinin imza attığı bildiri için neden üç kişi hakkında tutuklama isteniyor dedik...”

Zaten bu “umut” nedeniyle aileleri de hâkimlik salonuna almamıştı avukatlar: “Karar öncesi hır çıkmasın, hâkimin kararını olumsuz etkilemesin” diye!..

Saatler 21.30’u gösterirken karar çıkıyor: Tutuklama.

Aileler şaşkın. Gençay Gürsoy kolunu Muzaffer Kaya’nın babasının omzuna atıyor. Hem kendisini hem onu teselli ediyor. Kaya’nın annesi dönüyor, “Ne yapalım, canları sağ olsun” diyor.

Sözcükler tükeniyor. Gözlerden yaşlar süzülüyor. Avukatların “sakin olun” sesleri duyuluyor sadece.

Üç akademisyen cezaevi yolunu tutarken aileler kendilerini bekleyen akademisyenlerin yanına gitmek için dışarıya çıkıyor. Filiz Kerestecioğlu da çıkıyor onlarla. Adliye binasına girmiş ama salona alınmamış. “Avukatken giriyordum, milletvekiliyken giremiyorum” diyor. Hâkimin “kafasına göre” kararlar aldığını anlatıyor: “Üç avukat girecek dediler zar zor dokuz avukat girdi içeriye.”

Koca ülke “kafasına göre” yönetilirken bir hâkimin kafasına göre kararlar alması hiç de şaşırtıcı gelmiyor artık.

Akademik çalışmalar yapması, gençleri geleceğe hazırlaması, ülkenin gelişimi için bilimsel çalışmalar yapması gereken bir avuç akademisyen gece yarısı adliye binasının önünde slogan atıyor. Biraz ötelerinde çevik kuvvet zırhlı araçlarla müdahaleye hazır...

Sabahında ise avukatların evleri basılıyor, gerekçesiz gözaltına alınıyorlar. İktidarın gazetesine göre “terör” tanımı değişecek “silahsız terörist” tanımı gelecek. Haber ve köşe yazıları da terör suçu sayılacak. HDP milletvekillerinin fezlekeleri Başbakanlık’ta...

“Ya bizim yanımızda olacaklar ya da teröristlerin yanında yer alacaklar” diyen Cumhurbaşkanı’nın söylemiyle “onlardan olmayan” herkes “tek tek” gözaltına alınıp tutuklanacak. Ta ki herkes onlardan olana kadar.

Bütün bu olumsuz şartlara karşın görünen o ki, gün “tek kafa”ya karşı tek başına kalmama günü...

Yazarın Son Yazıları

Son bir soru ve veda

Son bir soru ve veda

Devamını Oku
13.09.2018
‘Taş devri’ne hoş geldiniz

‘Taş devri’ne hoş geldiniz

Devamını Oku
06.09.2018
Siyasal yangın

Siyasal yangın

Devamını Oku
30.08.2018
İnsanlık da kaybedilmesin diye...

İnsanlık da kaybedilmesin diye...

Devamını Oku
23.08.2018
Papazı verip zamları alacağız

Papazı verip zamları alacağız

Devamını Oku
16.08.2018
Ülke elden gitmiş kimin umurunda

Ülke elden gitmiş kimin umurunda

Devamını Oku
09.08.2018
CHP, kimden oy isteyecek?

CHP, kimden oy isteyecek?

Devamını Oku
02.08.2018
AKP’nin topçuları

AKP’nin topçuları

Devamını Oku
26.07.2018
Kenan Evren görse kıskanırdı

Kenan Evren görse kıskanırdı

Devamını Oku
19.07.2018
Ak devlet, acil muhalefet

Ak devlet, acil muhalefet

Devamını Oku
12.07.2018
Çakıcı’nın sırrı

Çakıcı’nın sırrı

Devamını Oku
05.07.2018
O gece... (28.06.2018)

O gece...

Devamını Oku
28.06.2018
AKP’nin ruh hali bozuldu

AKP’nin ruh hali bozuldu

Devamını Oku
21.06.2018
‘Çözüm Süreci’ni bitiren polis cinayetleri gizemini koruyor

CEYLANPINAR’IN GEREKÇELİ KARARI AÇIKLANDI

Devamını Oku
20.06.2018
Yaşasın ketılların kardeşliği

Yaşasın ketılların kardeşliği

Devamını Oku
14.06.2018
Ceylanpınar’ın gerekçeli kararına ne oldu?

Ceylanpınar’ın gerekçeli kararına ne oldu?

Devamını Oku
08.06.2018
Efkan Ala artık konuşmalı

Efkan Ala artık konuşmalı

Devamını Oku
07.06.2018
Yalandan kim ölmüş?

Yalandan kim ölmüş?

Devamını Oku
31.05.2018
AKP’de bitmeyen temizlik

AKP’de bitmeyen temizlik

Devamını Oku
24.05.2018
Keşke Emine Hanım’ın çantasını da konuşsak

Bahçeli, AKP’yi de bitiriyor

Devamını Oku
17.05.2018
‘Çapulcular’ Erdoğan’ın bu kıyağını unutmayacak!

‘Çapulcular’ Erdoğan’ın bu kıyağını unutmayacak!

Devamını Oku
10.05.2018
Barış suçlusu Demirtaş!

Barış suçlusu Demirtaş!

Devamını Oku
03.05.2018
Oyun bozuldu; kaybettiniz

Oyun bozuldu; kaybettiniz

Devamını Oku
26.04.2018
Tuzak mı, acil seçim mi?

Tuzak mı, acil seçim mi?

Devamını Oku
19.04.2018
Hollanda’nın uyarmasına gerek yoktu

Hollanda’nın uyarmasına gerek yoktu

Devamını Oku
12.04.2018
Kabul edin ki bu gençler sizden zeki

Kabul edin ki bu gençler sizden zeki

Devamını Oku
05.04.2018
Cehalet ile bilginin kavgası; Boğaziçi

Cehalet ile bilginin kavgası; Boğaziçi

Devamını Oku
29.03.2018
Kılıç artığı ve demirci Kawa

Kılıç artığı ve demirci Kawa

Devamını Oku
22.03.2018
Oy hırsızlığı yasallaştı, izleyecek misiniz?

Oy hırsızlığı yasallaştı, izleyecek misiniz?

Devamını Oku
15.03.2018
Bir ittifak yanaşmasının itirafları

Bir ittifak yanaşmasının itirafları

Devamını Oku
08.03.2018
‘FETÖ’ çemberinde Ceylanpınar

‘FETÖ’ çemberinde Ceylanpınar

Devamını Oku
01.03.2018
Yoksa o ‘Bakan’…

Yoksa o ‘Bakan’…

Devamını Oku
22.02.2018
Güç kaybettikçe daha çok saldırıyorlar

Güç kaybettikçe daha çok saldırıyorlar

Devamını Oku
15.02.2018
‘Padişah bozuntusu’ milletvekilliğini düşürecek

‘Padişah bozuntusu’ milletvekilliğini düşürecek

Devamını Oku
08.02.2018
Hekimin yüreği yaşamdan yana atar

Hekimin yüreği yaşamdan yana atar

Devamını Oku
01.02.2018
Çocuğun gördüğü düştür, barış...

Çocuğun gördüğü düştür, barış...

Devamını Oku
25.01.2018
Kadınlar, bu kadını yedirmeyecek

Kadınlar, bu kadını yedirmeyecek

Devamını Oku
18.01.2018
Bahçeli erken seçimin startını verdi

Bahçeli erken seçimin startını verdi

Devamını Oku
11.01.2018
Abdullah olmazsa Hayrünnisa Gül daha uygun!

Abdullah olmazsa Hayrünnisa Gül daha uygun!

Devamını Oku
04.01.2018
İşte bunları da koruyorlar

İşte bunları da koruyorlar

Devamını Oku
28.12.2017