Bir Fotoğrafın Anatomisi
Can Dündar
Son Köşe Yazıları

Bir Fotoğrafın Anatomisi

04.11.2014 06:01
Güncellenme:
Takip Et:

 

Fotoğraf makinesi, onu kullanana bağlı olarak bir özgürlük meşalesi olabildiği gibi bir propaganda aleti de olabilir.
Fotoğrafçı, çektiği kareyle iktidarı perçinlemek istiyorsa; bunun yollarını bilir.
O yollardan biri, objeyi alttan çekmektir.
Çekilen, çekene üstten bakınca, bakanlara da tepeden bakmış, onlarda bir üstünlük, bir heybet hissi yaratmış olur.
Objeyi simetrik olarak ortalamak da bir başka yöntemdir. Böylece “Her şeyin merkezinde ben varım” algısı yerleştirilir.
Fonda abidevi mekânların kullanılması, bu otoriter algıya hizmet eder.
Böyle bakıp alt metnini okuyunca, Erdoğan’ın Ak Saray fotoğrafı, tam bir güç gösterisi…
İlk bakışta bir anahtar deliğini andıran çerçeveleme, kırmızı halının resmiyet çağrıştıran ritmik çizgileri, gökten yağan ışık huzmeleri ve o huzmelerin işaret ettiği yüce lider portresi…
Fotoğraf, sadece başrol oyuncusuna “Güç bende artık” dedirtmiyor, aynı zamanda onun totaliter yönetim tarzını ve devrin estetik anlayışını da ortaya koyuyor.

***

Fotoğraf sanatında neyin gösterildiği kadar, nasıl gösterildiği de önemlidir ya; belli ki burada, “Yeni Türkiye”nin fotoğrafı çekilmek istenmiş. Ve ideal fon olarak da, kaçak yapı olması nedeniyle dönemi en iyi yansıtan Ak Saray seçilmiş.
Fotoğrafta aksayan tek şey, Erdoğan’ın duruşu…
Anlaşılan o ki, fotoğrafı çeken, objeden korkusundan duruşa müdahale edememiş ya da sözünü dinletememiş.
Yerçekimine teslim olmuş gibi sarkık duran kolların ifadesizliğinde, arkaya bakan avuç içlerinde ve aralık bacaklarda, okul müsamerelerine özgü bir “Bitse de gitsek” sıkkınlığı hissediliyor.
Ne “Güçleri yetiyorsa yıksınlar” diyen ev sahibinin gür sesi var bu duruşta, ne özendiği beysbol sopalı liderlerin, “Ben size gösteririm” efelenmesi…
Olsa olsa, mahcup bir megalomani denemesi…
Bana itaat edeceksin” diye gürlemekten ziyade, “Saraya da çıktık şükür” diye mırıldanan bir iç sesi...

***

Bildiğimiz, erken dönem fotoğraflarında hep ekibiyle görüntülenirdi Erdoğan… Yanı yöresi, ona yakın görünmeye çabalayan bakanlar, danışmanlarla dolu olurdu.
Sonra kitleler içindeki fotoğrafları geldi. Kalabalığın onu bağrına bastığı imajı pekiştirildi.
Son dönem fotoğraflarında ise bakanlarının ve halkın yerini yakın korumalar almaya başladı.
Lider”in çevresi dış sese karşı yalıtılmış, tenhalaşmıştı.
Ak Saray haşmeti”, o serinin son fotoğrafı…
“Tamamen muktedir ve artık yapayalnız” olmanın itirafı…

***

Bu fotoğraf bizi korkutmaya yeter mi?
Sanmıyorum.
Şatafatlı saraylar, heybetli duruşlar, despotik fotoğraflar muhalifleri sindirmeye, lideri sevdirmeye yetse şimdi Irak, Suriye, Türkmenistan dünyanın önder ülkeleri olurdu.
İktidarı sürdürmeye bin odalı saraylarla altındaki sığınaklar yetse Saddam’lar filan hâlâ işbaşında olurdu.
Öyle olmuyor işte…
İyisi mi ben fotoğraftakine, cenaze namazlarında tabutun üzerine serilen örtüdeki ayeti hatırlatayım:
“Kullu nefsin za-ikatulmevt” yazıyor orada...
Yani; “Her nefs, ölümü tadacaktır.”
Kendisi de fotoğraflarında bu kadar yalnız olmadığı dönemlerde sık sık bu ayeti hatırlatır ve şöyle derdi:
“Yarın hepimiz ölmeyecek miyiz? Öleceğiz. Musallaya koyacaklar bizi... Ne diyecek orada hoca:
‘Cumhurbaşkanı niyetine’ mi diyecek?
‘Trilyoner niyetine’ mi diyecek?
Hayır. ‘Er kişi niyetine’, ‘Hatun kişi niyetine’ diyecek.
Patiskadan kefene saracaklar, ondan sonra da 2 metreküp mezara koyacaklar. Eğer geride bir şeyler bırakmışsan, hayırla yâd edecekler. Bırakmamışsan, ‘Bundan kurtulduk’ diyecekler.”
Tabii, inananlar için bir de sonrası var.
1000 odalı saraydan farklı olarak 2 metreküp mezarda, “Kul hakkı yedin mi”, “Harama el sürdün mü”, “Mazlumun ahını aldın mı” diye soracaklar.
Zor sınav.  

Yazarın Son Yazıları

Murat Sabuncu’ya açık mektup

Murat Sabuncu’ya açık mektup

Devamını Oku
11.11.2016
Nazi devrinin başlangıcı gibi

Nazi devrinin başlangıcı gibi

Devamını Oku
06.11.2016
Tükeniyoruz, hadi artık!

Tükeniyoruz, hadi artık!

Devamını Oku
05.11.2016
Allah’ın sopası yok ki...

Allah’ın sopası yok ki...

Devamını Oku
03.11.2016
Niye çıldırdılar?

Niye çıldırdılar?

Devamını Oku
01.11.2016
Doğum günün kutlu olsun Türkiye!

Doğum günün kutlu olsun Türkiye!

Devamını Oku
30.10.2016
3 kıtadan 3 kadın

3 kıtadan 3 kadın

Devamını Oku
24.10.2016
Ümidin düşmanları (22.10.2016)

Ümidin düşmanları

Devamını Oku
22.10.2016
Ümidin düşmanları (22.10.2016)

Ümidin düşmanları

Devamını Oku
22.10.2016
Trump’tan Erdoğan’a siyasette maçoluk sorunu

Trump’tan Erdoğan’a siyasette maçoluk sorunu

Devamını Oku
16.10.2016
O duvar, o duvarınız…

O duvar, o duvarınız…

Devamını Oku
09.10.2016
Oyunun kuralları değişiyor

Oyunun kuralları değişiyor

Devamını Oku
05.10.2016
Suskunluk sarmalı (25.09.2016)

Suskunluk sarmalı

Devamını Oku
25.09.2016
Suskunluk Sarmalı (24.09.2016)

Suskunluk Sarmalı

Devamını Oku
24.09.2016
Cesarete ödül, zulme şamar

Cesarete ödül, zulme şamar

Devamını Oku
24.09.2016
Tarık Akan’ı öldüren sancı

Tarık Akan’ı öldüren sancı

Devamını Oku
18.09.2016
Saray ve yeldeğirmeni

Saray ve yeldeğirmeni

Devamını Oku
17.09.2016
Büyük gözaltı (11.09.2016)

Büyük gözaltı

Devamını Oku
11.09.2016
Avrupa’nın başında bir hayalet dolaşıyor

Avrupa’nın başında bir hayalet dolaşıyor

Devamını Oku
07.09.2016
Mafya hukuku

Mafya hukuku

Devamını Oku
04.09.2016
Veda vakti

Veda vakti

Devamını Oku
15.08.2016
Yeni Kapı’nın ardı

Yeni Kapı’nın ardı

Devamını Oku
06.08.2016
Askerin boşluğuna kim yerleşecek?

Askerin boşluğuna kim yerleşecek?

Devamını Oku
03.08.2016
Avrupa liderleri neden bu işareti yapıyor?

Avrupa liderleri neden bu işareti yapıyor?

Devamını Oku
31.07.2016
Düşmanına benzeyen savaşı kaybeder

Düşmanına benzeyen savaşı kaybeder

Devamını Oku
29.07.2016
Tehdit sökmez, belgeyle gelin!

Uluslararası dayanışma büyüyecek

Devamını Oku
04.07.2016
Avrupa uçağı sallanıyor

Uçaktaki Avrupa

Devamını Oku
02.07.2016
Avrupa şokta (25.06.2016)

Avrupa şokta

Devamını Oku
25.06.2016
Gün dayanışma günü

Gün dayanışma günü

Devamını Oku
21.06.2016
Gençlerin sesi: Cumhuriyet

Gençlerin sesi: Cumhuriyet

Devamını Oku
20.06.2016
Söylenemeyeni söylemek

Söylenemeyeni söylemek

Devamını Oku
13.06.2016
Delikanlılık ve ciğer üzerine

Delikanlılık ve ciğer üzerine

Devamını Oku
06.06.2016
Cumhuriyet olmasa…

Cumhuriyet olmasa…

Devamını Oku
30.05.2016
Genelkurmay’dan ‘Şef’in gezilerine...

Genelkurmay’dan ‘Şef’in gezilerine...

Devamını Oku
28.05.2016
Genç Cumhuriyet

Genç Cumhuriyet

Devamını Oku
23.05.2016
Yeniden yürüyüş vakti

Yeniden yürüyüş vakti

Devamını Oku
19.05.2016
Ülkeyi uğursuza hırsıza bırakmayız

İsveç Ulusal Basın Kulübü, ‘İfade Özgürlüğü Ödülü’nü bu yıl bana ve Erdem Gül’e vermeyi kararlaştırdı. Erdem’le bu gece Stockholm’de bu ödül töreninde olacağız. Bazıları ‘Ülkeden kaçtığımızı’ yazmış arkamızdan... Hiç sevinmesinler... Onlarla işimiz henüz bitmedi. Ülkeyi hırsıza, uğursuza bırakacak değiliz.

Devamını Oku
16.05.2016
Daha da güçlüyüz

Daha da güçlüyüz

Devamını Oku
09.05.2016
Yarın olsun!

Yarın olsun!

Devamını Oku
08.05.2016
Ben böyle gözü pek kadın görmedim

Ben böyle gözü pek kadın görmedim

Devamını Oku
07.05.2016