Genelkurmay’dan ‘Şef’in gezilerine...

28 Mayıs 2016 Cumartesi

Sadece son bir haftaya bakın: Cuma günü Meclis milletvekili dokunulmazlıklarını kaldırdı. Bir Meclis darbesiydi bu...

Yasama tam kontrol altına alındı. Salı günü 65. Hükümet açıklandı. Görevinden kovulan Başbakan Davutoğlu “Milletin maşeri vicdanında oluşan rahatsızlığın farkındayım” dedi. Bir hükümet darbesiydi bu...

Yürütme tam kontrol altına alındı. Ve dün... Sıra yargıdaydı. Cumhurbaşkanı, yanında yüksek yargının 3 başkanıyla yurt gezisine çıktı. Bahane, Ahilik Haftası’ydı. Ama Erdoğan, her zamanki gibi partizanlık yaptı, muhalefete çaktı. Yargıtay, Danıştay ve Sayıştay başkanları iştahla alkışladı. Bir yargı darbesiydi bu... Devleti ayakta tutan üç güç, bir hafta içinde atılan 3 adımla doğrudan Erdoğan’a bağlandı.

***

 “Fezlekeler yargıya tekrar gönderilecek, yargı kararını verecek, uygulamaya geçecek.” Talimat veriyor yani... Yargı başkanları ne yapıyor? Alkışlıyorlar. Tıpkı Erdoğan’ın mesajını ayakta dinleyen “parti devleti”nin kurşun askerleri gibi...

Tıpkı Saray’da “Başkan”ın gözünün içine bakan “Temsili Başbakan”ın vekilleri gibi... Tıpkı “Başkanlık fiilen uygulamaya girdi” manşetleriyle çıkarak hazırola geçen havuz medyasının gazeteleri gibi...

Bu ülkenin yargı tarihine geçecek bir görüntü verdiler.

***

O Yargıtay ki, Türkiye’nin ve iktidarın kaderini değiştirecek davaları elinde bulunduruyor. O Sayıştay ki Meclis adına mali denetim yaparak Hükümet’ten hesap sorma mevkiinde bulunuyor. O Danıştay ki iktidarın hukuka aykırı işlemlerini denetlemek sorumluluğunu taşıyor.

Bu kadar politize olmuş bir makamın propaganda kampanyasına katılıp, bu kadar suçlamalarla dolu konuşmasını alkışlayan yargı makamlarından nasıl adalet bekleyeceğiz?

Tam bağımsızlık mevkiinde olması gerekenler, verdikleri kararlara Erdoğan fotoğraflarının gölgesinin düştüğü şaibesini nasıl göğüsleyecekler? Türkiye’de yargının bağımsız olduğuna kimi, nasıl inandırabilecekler?

***

Hatırlatmanın tam zamanı: Genelkurmay karargâhında hâkim ve savcılar, komutanların irtica brifingini izledikleri için az mı eleştirilmişlerdi?

Sonra onlar hakkında “görevi kötüye kullanmak”tan, “kuvvetler ayrılığı ilkesini çiğnemek”ten soruşturma başlatılmamış mıydı? Şimdi Genelkurmay karargâhının yerini “Şef”in seçim gezileri aldı. Hâkim ve savcıların yerini ise yargı organlarının başkanları... Son bir haftaya bakın ve söyleyin: Kuvvetler ayrılığı ilkesini çiğneyen kim?

Cumhurbaşkanı’nın, “Bunlar haysiyet celladı”, “Kan emiciler” konuşmasını, avuç içlerini hevesle birbirine vurarak destekleyenler, yarın o konuşmaların, kuvvetler ayrılığı ilkesinin çiğnenmesinin hesabını sorma makamında oturabileceklerini bilmiyorlar mı? Belki de hukuksuz bir dönemin hesabı sorulurken, hesap soranlar değil, hesap sorulanlar arasında olmayı göze alıyorlar. Ama bilmelidirler ki, Erdoğan’a uzanmış avuçlarından yükselen alkış sesleri, Hükümdar’ın avucu içinde un ufak edilen bir hukuk devletinin gıcırtısı gibi çınlıyor buralarda...



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları