2018 yılı Bütçe Kanunu Tasarısı Meclis’e sunuldu. Sırasını bekliyor. Vergi zamları getiren torba kanun Plan Bütçe Komisyonu’nda tamamlanınca, görüşme sırası bütçeye gelecek.
Haber vereyim: Bakanlar Kurulu imzalarını taşıyan tasarının daha ilk sayfasında, 15 maddelik bir liste var. Bu listede, bütçenin hangi hedeflere göre hazırlandığı, maddeler halinde yer alıyor.
Ta en altta, 15. sırada da olsa “hesap verebilirliği ve mali saydamlığı güçlendirmek” bütçenin hedefleri arasına konulmuş. Dolayısıyla, Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başbakan Yıldırım ve diğer bütün bakanların imza attığı bu bütçe tasarısına dair “hesap verebilirlik ve mali saydamlık” beklentisi haktır. Hak da çoklukla aranmayı gerektirir.
Malum, kamu ihaleleri “hesap verebilirlik ve mali saydamlık” ihtiyacının en çok hissedildiği alan. Bizden toplanan, yetmeyince arttırılan vergilerin nereye nasıl harcandığını görmenin aynalarından biri olduğu için.
Hal böyle olunca, uygar bir ülkede kamu ihalelerinin her aşamasının açık yapılması, kamu yararı gözeterek alınacak fiyat tekliflerinin toplumla paylaşılması beklenir.
(AB’ye “al bizi al bizi” denildiği geldi birden aklıma.)
Misal, geçen pazar proje ayrıntılarını verdiğimiz Okluk’taki toplam 13 bin 166 metrekare kapalı inşaat alanına sahip “T.C. Cumhurbaşkanlığı Yazlık Konutu Yerleşkesi”.
Üçünde, 250’şer metrekarelik hobi, eğlence, SPA alanlarının bulunduğu dört ana blok, bir dinlenme evi, personel lojmanları, iki nizamiye yapısı, gül bahçesi, Savarona yatının demirleyebileceği ölçekte iskelenin bulunduğu yerleşkenin inşaat maliyetini sormuştuk o yazıda. Tabii yanıt gelmedi.
Okluk inşaatı ihalesiz mi?
Yeni bütçeye konulmuş “Hesap verebilirlik ve mali saydamlık” ilkesi, soruyu tekrarlama ihtiyacı doğurdu. Ama bu sorudan da öncelikli bir tereddütlü durum olduğunu duyduk.
Rönesans Holding bünyesindeki REC İnşaat’ın yapımını, Vizzion Architecs’in mimari tasarımını, NNC Mimarlık’ın mimari uygulamasını üstlendiği projeyle ilgili temel ihale yapılmamış. Yani inşaat, ihalesiz başlamış.
Eğer bu bilgi doğruysa farklı sorular gündeme gelir:
Okluk Yerleşkesi projesi kamusal nitelikli bir yatırım mı, değil mi?
Proje için bir ihale süreci işletilecek mi? Bu süreci önce Başbakanlık Merkez Binası olarak tasarlanıp sonra Cumhurbaşkanlığı Sarayı’na dönüştürülen yapıda olduğu gibi TOKİ mi yönetecek?
Yapay plaj, kıyı dolgusu,yat yanaşma yeri duyurusunu aylar önce Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın yaptığı projenin asıl inşaatıyla da ilgili açıklamalar yapılacak mı?
Ve tabii temel mesele: Bu yapının bütçeye maliyeti nedir?
Bu soruların yanıtlarının, 2018 bütçe tasarısının hedefleri arasında yer alan mali saydamlık ve hesap verilebilirlik kapsamında verilmesi beklenir.
Aksi halde, vergi zamları getiren “torba”ları sadece güvenlik harcamalarındaki artışla açıklamak inandırıcı olmayacaktır.
Böyle bir derdin yönetici kadrolarda olmadığı söylenebilirse de, bizde var.
“Hesap verme ve mali saydamlık” ilkesini, Meclis’ten yetki istediğiniz bütçenin birinci sayfasına koymanın anlamı tam da budur çünkü.
‘Hesap vermek’ hedefse buyrun...
Yazarın Son Yazıları
Hoşça kalın
O fayansın talimatı kimden?
Bakan düzeyinde 2018’de biteceği açıklanmış ilk metro hattında işlerin planlandığı gibi gitmeyeceği, herhalde baştan belliydi ki, İETT yarım milyar TL’lik bir otobüsle taşıma ihalesini yapıverdi. Otobüsle taşıma seçeneği zorunluysa, özel taşımacılık şirketlerine kaynak aktarmak zorunlu muydu? Otobüsle taşıma işini İETT’nin organize edip gerçekleştirmesi daha mı pahalı olurdu?
‘Enflasyonla topyekûn mücadele’
Bankalara ne oluyor?
Tek hane hedefi
Boykot ve adanmışlık
Otağ Merkezi ve bütçe
Cevapsızlığın şiddeti
Türkiye’nin Uluslararası Yolsuzluk Algı Endeksi’ndeki sırası 81’inciliğe düştü. “Vergi Barışı” tebliği, uluslararası yükümlülükleri hiçe sayıp Türkiye’yi kara para aklayan ülkeler konumuna sokabilir. CHP’li Utku Çakırözer, yurtdışındaki paraların ülkeye transferini yapanların sorgulanmamasını sağlayan düzenlemeyle kimlerin korumaya alındığını sordu.
2019 bütçesinde KÖİ garantileri
Devletin dövizli sözleşmeleri
Türkiye kara para cenneti midir?
İstanbul metrolarının geleceği
Müteahhit kriterleri
3. Havalimanı’na nasıl gidilir
Matrah artırın, yoksa…
Melen Barajı 11 Ağustos’ta açılacak mı?
Tarım alanına santral yaparsanız
Tarım alanlarına Danıştay’dan destek
Yap-işlet-devret yöntemiyle yapılacak Kanal İstanbul büyük bir rant yaratacak. Ancak Kanal İstanbul’un mühendisliği ne kadar mükemmel olursa olsun, çarpık kentleşmiş, betona boğulmuş, neredeyse her gün yeni bir felaket yaşayan ve deprem beklenen bir metropolde doğayla oynanacak. Giresun’da 82 yaşındaki Yusuf Topal, gittiği aile hekimliğinde doktorla tartıştı. Doktorun “beyaz kod” alarmı vermesi üzerine hastaneye gelen polisler, yaşlı vatandaşı gözaltına aldı. Gözaltına alınmasına tepki gösteren Topal’a polislerce biber gazı sıkılıp ters kelepçe takıldı. CHP’li Gülizar Biçer Karaca, Meclis’te milletvekillerini uyardı: “Bu projeyle İstanbul’da milyonlarca metreküp toprak taşınacak. Güzergâh üzerindeki Sazlıdere Barajı yok edilecek. Hafriyatla ekolojik sistem değişecek, sular kirlenecek.”
Büyük ihalede itirazlar dinlendi
Devlet şişmanlıyor ‘Yeni devlet’ darmadağın ve çok başlı
Şehir hastanelerinde ‘kur’ virüsü
Berberoğlu kararı ve ‘kapsayıcı Meclis’
TCDD’nin mali yüküymüş!
SGK neden Sayıştay’dan kaçırıldı?
Torba teklif dönemi
‘Ses ve öfke’
Perhizler ve turşular
Madde 104 yokmuş gibi davranmak
1 numaralı kararname
Ucuz hayatlar
Kişiye özel elbise
‘Yeni’ Meclis dalsız bir çınar gibi
‘Helalinden yüzde 31’
Yüksek enflasyonda dolarlı ihale
Sahip çıkma becerisi
Sonuna dek beklense ne olurdu?
Asıl sorudan kaçmak