Polisiye filmi izler gibi
Deniz Kavukçuoğlu
Son Köşe Yazıları

Polisiye filmi izler gibi

29.11.2017 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

İlk gençlik yıllarımda en çok okuduğum kitaplar arasında başı çekenler Frank Morrison Spillane’in Mike (Mayk) Hammer romanlarıydı. Spillane, bu seriden altı kitap yayımladıktan sonra çalışmalarına ara vermişti. Fakat Türkiye’de bu kitaplara talep öylesine yüksekti ki ünlü yazarımız Kemal Tahir ile Afif Yesari kollarını sıvamışlar, birbirleriyle yarışırcasına her hafta birer “Mayk Hammer” romanı yazar olmuşlardı. Kitabevi rafları 100’ün üzerinde “sahte” Mayk Hammer cep romanlarıyla doluydu.
Bu kitapların neredeyse tümü, “Mayk Hammer, New York - Manhattan’daki 5. Cadde ile Broadway’in birleştiği Jimmy’nin barına girip uzun taburelerden birine oturup dirseklerini çinko kaplı tezgâha dayadı ve bir bardak buzlu viski söyledi. Yanındaki taburede kızıl saçlı, dünya güzeli sekreteri Velda oturuyordu...” tümceleriyle başlardı.
Gün geldi Türkiye giderek bir polisiye film platosuna dönüştükçe bu romanlara ilgi oldukça azaldı.

***

Nasıl azalmasın? Türkiye, zaman içinde hiçbir polisiye yazarının aklına gelmeyecek badireler, olaylar, trajediler yaşadı. Askeri darbeler, darbe girişimleri, idamlar, tıka basa dolu cezaevleri... Artan fuhuş, artan kadın ve çocuk cinayetleri... Toplumun her kesiminde baş gösteren yolsuzluklar, hırsızlıklar...
Korkuyla uyanır bir toplum olduk.
Yaşadığımız günlere bir bakın! New York’ta bir dava başlıyor. Sanık Halk Bankası Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla. ABD’nin İran’a yönelik yaptırımlarını deldiği ve bankacılık sahtekârlığı yaptığı gerekçesiyle New York’ta FBI tarafından tutuklanmış. Baş tanık ise İran asıllı bir Türk vatandaşı Rıza Sarraf.
Şaibeli bir kişi.
AKP iktidarı ise kendisini destekleyen yandaş medya ile ağız birliği etmiş, bu davayı siyasallaştırmaya çabalıyor.
Dava gerekçesinde belirtilen suçları kim işlemişse cezasını bulsun, “Bize ne” diyemiyor.
Neden?
Eski bir okuru olarak, “Ah be Mayk Hammer, sen şimdi olmalıydın ki...” diyesim geliyor.

***

Dün öğleden beri bir de Man Adası düştü Kemal Kılıçdaroğlu’nun ağzından polisiye gündemimize.
CHP Genel Başkanı’nın açıklamalarına göre Sayın Cumhurbaşkanı’nın Başbakan olduğu dönemde yakınları tarafından yaklaşık 85.000 nüfuslu adanın bir bankasına milyonlarca dolar havale edilmiş.
İyi mi?
Böyle bir ülkede polisiyenin canlısı varken romanı okunur mu Tanrı aşkına?
Gözlere ziyan, hep böyle devam!  

Yazarın Son Yazıları

Veda (28.09.2018)

Veda

Devamını Oku
28.09.2018
Cumhuriyet Halk Partisi: Yeniden (2)

Cumhuriyet Halk Partisi: Yeniden (2)

Devamını Oku
13.07.2018
Cumhuriyet Halk Partisi: Yeniden (1)

Cumhuriyet Halk Partisi: Yeniden (1)

Devamını Oku
11.07.2018
Ağlamak

Ağlamak

Devamını Oku
04.07.2018
Mutlu sona doğru

Mutlu sona doğru

Devamını Oku
22.06.2018
Yorgunluk

Yorgunluk

Devamını Oku
20.06.2018
Tatarböreğini sever misiniz?

Tatarböreğini sever misiniz?

Devamını Oku
15.06.2018
Dertleşme (13.06.2018)

Dertleşme

Devamını Oku
13.06.2018
Elinizi tutan mı vardı?

Elinizi tutan mı vardı?

Devamını Oku
09.05.2018
Abdullah Gül: Nereden nereye?

Abdullah Gül: Nereden nereye?

Devamını Oku
27.04.2018
Baskın

Baskın

Devamını Oku
20.04.2018
İzmir bir başka…

İzmir bir başka…

Devamını Oku
18.04.2018
Cumhurbaşkanı’nın sözleri

Cumhurbaşkanı’nın sözleri

Devamını Oku
11.04.2018
SAPTAMALAR 2

SAPTAMALAR 2

Devamını Oku
06.04.2018
Saptamalar

Saptamalar

Devamını Oku
04.04.2018
Hayatın içinden: Türkiye - ABD ilişkileri (10)

Hayatın içinden: Türkiye - ABD ilişkileri (10)

Devamını Oku
21.03.2018
Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (9)

Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (9)

Devamını Oku
16.03.2018
Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (8)

Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (8)

Devamını Oku
14.03.2018
Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (7)

Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (7)

Devamını Oku
09.03.2018
Hayatın içinden: Türkiye- ABD ilişkileri (6)

Hayatın içinden: Türkiye- ABD ilişkileri (6)

Devamını Oku
07.03.2018
Hayatın içinden: Türkiye- ABD ilişkileri (5)

Hayatın içinden: Türkiye- ABD ilişkileri (5)

Devamını Oku
02.03.2018
Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (4)

Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (4)

Devamını Oku
28.02.2018
Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (3)

Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (3)

Devamını Oku
23.02.2018
Hayatın içinden: Türkiye- ABD ilişkileri (2)

Hayatın içinden: Türkiye- ABD ilişkileri (2)

Devamını Oku
21.02.2018
Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (1)

Hayatın içinden: Türkiye-ABD ilişkileri (1)

Devamını Oku
16.02.2018
Hayalet gemiler

Hayalet gemiler

Devamını Oku
09.02.2018
Gecede İstanbul

Gecede İstanbul Deniz Kavukçuoğlu yazdı...

Devamını Oku
07.02.2018
Gerçeklerimiz

Gerçeklerimiz

Devamını Oku
02.02.2018
Ne yazacağını bilememek

Ne yazacağını bilememek

Devamını Oku
31.01.2018
Akıntıya karşı durmak

Akıntıya karşı durmak

Devamını Oku
24.01.2018
Dünden bugüne (19.01.2018)

Dünden bugüne

Devamını Oku
19.01.2018
Şiddet ve eğitim

Şiddet ve eğitim

Devamını Oku
05.01.2018
Bunlara mecbur muyuz?

Bunlara mecbur muyuz?

Devamını Oku
03.01.2018
Hayatın içinden

Hayatın içinden

Devamını Oku
29.12.2017
‘Bir telefonu bile yok!’

‘Bir telefonu bile yok!’

Devamını Oku
22.12.2017
Umut (20.12.2017)

Umut

Devamını Oku
20.12.2017
Diren Gökçeada!

Diren Gökçeada!

Devamını Oku
08.12.2017
Çürüyen çöp, çürüyen insan

Çürüyen çöp, çürüyen insan

Devamını Oku
01.12.2017
Polisiye filmi izler gibi

Polisiye filmi izler gibi

Devamını Oku
29.11.2017
Singapur’dan Türkiye’ye

Singapur’dan Türkiye’ye

Devamını Oku
17.11.2017