Düşünüyorum öyleyse vurun...
Hikmet Çetinkaya
Son Köşe Yazıları

Düşünüyorum öyleyse vurun...

16.04.2016 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

Eflatun şöyle demiş: “Ancak krallar filozof ya da filozoflar kral olursa devletler mutlu olabilir.”
Eflatun’un bu görüşü, günümüz koşullarında pek akıllıca sayılmasa da insanı düşünmeye yönelten bir yanı olduğunu yıllar önce İlhan Selçuk yazmıştı...
Devlet yönetiminde düşüncenin, mantığın ağır basmasını isteyen Eflatun haklıydı.
Oysa tarih boyunca devlet yönetimlerinde pek az payı olmuştur düşüncenin ve mantığın...
Devletlerin yönetiminde mantık ve düşünce hep geride kalmış, laiklik kavramıyla alay edilmiştir.
Mantık ve düşünce yönetimlerce benimsenseydi, demokrasilerin laiklik temelinde yükseleceğini insanlar bilir, temel hak ve özgürlükleri savunurdu, bağnazlığı değil.
Daha açıkçası ulusal egemenliğin kayıtsız şartsız halkın elinde olduğunu.
Descartes’in ünlü özdeyişini anımsatayım yeri gelmişken:
Düşünüyorum, öyleyse varım...
Bu özdeyiş Türkiye’de ve “üçüncü dünya ülkeleri”nde şöyle anlaşılmıştır:
Düşünüyorum öyleyse vurun...
Çağımızda düşünce özgürlüğüne karşı çıkanlar böyle davranıyor.
Cumhuriyet tarihinde hep böyle oldu.
Nâzım Hikmet’ten Sabahattin Ali’ye; Tan gazetesi baskınına dek olaylar zinciri...
Katliamlar, cinayetler, zindanlar...
Uğur Mumcu, Musa Anter, Hrant Dink ve daha pek çok gazeteci, bilim insanı düşüncelerinden ötürü öldürülmedi mi?
Soner Yalçın, Nedim Şener, Ahmet Şık, Barış’lar...
Yalçın Küçük, Mustafa Balbay, Tuncay Özkan ve daha pek çok ad zindanlara atılmadı mı?
Son örnek Can Dündar, Erdem Gül ve diğer gazeteciler.

***

Usta gazeteci Soner Yalçın’ın yeni kitabı “Galat-ı Meşhur - Doğru Bildiğimiz Yanlışlar”ı (Kırmızı Kedi) okurken yakın tarihimize doğru bir yolculuğa çıktım...
Unutulmuş acılı bir tarihin hayatla buluşması, insanoğlunun kendi gölgesinden korkup azgınlaşması...
Gölgeden korkan güneşe dönmeli yüzünü belki hem gözleri, yüzü hem de yüreği aydınlanır...
Böylece gerçekleri görebilir...
Soner bu kitabında da ezberimizi bozuyor.
Nereden başlasam, neler anlatsam...
Geçmişten günümüze yapılan yolsuzlukları mı, verilen rüşvetleri mi? Yoksa Cemaatçi yapılanmanın devlet olanaklarını kullanarak nasıl kadrolaştığını mı?
Sağcı bilinen solcular, solcu bilinen sağcılar...
Atatürk ve arkadaşlarının ruhunu çağırdığı Osmanlı padişahının kim olduğunu elbet siz de merak etmişsinizdir.
Cemaat polislerinin hazırladığı dosyada “Ermeni” dedikleri muhalefet lideri kim? Erdoğan’ı sürekli kandıran gazeteci kim?
Sorular o denli çok ki, hangi birini yazayım...
Benim ilgimi çeken ve uzun uzun düşündüren, “acaba” dedirten şu oldu:
Osmanlı’dan günümüze casus gazeteciler kim? PKK’yi asıl büyüten sağcı lider kim?
Bir de şu Nurcular; Paris günlerinde sosyalist olan Cemaatçi kadın...
Diyeceksiniz ki, “Burası Türkiye her şey olabilir.” Gerçekten öyle. Bu ülkede rüzgâra göre yön değiştiren o kadar çok insan var ki!
O yüzden şaşırmıyorum bunları duyunca, okuyunca...
Ama önemsiyorum!

***

Doğru bildiğimiz yanlışlar bizi bu hale getirdi...
Dağlarına bahar gelecek sandık memleketin, gelmedi.
Hayatı sevgiyle, aşkla, sevdayla çoğaltamadık tarihin hiçbir döneminde.
Soner Yalçın, insanın kendi gölgesinden korkmamasını, korkunca yüzünü güneşe dönmesini, karanlığı değil aydınlığı görmesini istiyor.
Soner’in yeni kitabını okumanızı öneririm...  

Yazarın Son Yazıları

Şairin müze - kitaplığı (05.09.2019) (05.09.2019)

Şairin müze - kitaplığı

Devamını Oku
05.09.2019
Aşklar ve sevinçler...

Aşklar ve sevinçler...

Devamını Oku
09.09.2018
Hoşça kal hüzün... (06.09.2018)

Hoşça kal hüzün...

Devamını Oku
06.09.2018
Bir garip yolcu...

Bir garip yolcu...

Devamını Oku
04.09.2018
Sevda düşleri...

Sevda düşleri...

Devamını Oku
02.09.2018
Uçarı kaçarı...

Uçarı kaçarı...

Devamını Oku
01.09.2018
30 Ağustos...

30 Ağustos...

Devamını Oku
30.08.2018
Umudun penceresinden bakarken...

Umudun penceresinden bakarken...

Devamını Oku
28.08.2018
Anımsayış...

Anımsayış...

Devamını Oku
19.08.2018
Kadın köle değildir...

Kadın köle değildir...

Devamını Oku
18.08.2018
Yüreğim yangın yeri

Yüreğim yangın yeri

Devamını Oku
16.08.2018
Var mısın umut toplamaya?..

Var mısın umut toplamaya?..

Devamını Oku
14.08.2018
İsyan değil arzu...

İsyan değil arzu...

Devamını Oku
12.08.2018
Utanç... (11.08.2018)

Utanç...

Devamını Oku
11.08.2018
Herkes özgür olmadıkça...

Herkes özgür olmadıkça...

Devamını Oku
09.08.2018
Dağların arasında..

Dağların arasında..

Devamını Oku
07.08.2018
Uzman...

Uzman...

Devamını Oku
10.07.2018
Suskunluk..

Suskunluk..

Devamını Oku
08.07.2018
CHP’de değişim rüzgârı...

CHP’de değişim rüzgârı...

Devamını Oku
07.07.2018
Acı haber...

Acı haber...

Devamını Oku
05.07.2018
Madımak’ı unutma...

Madımak’ı unutma...

Devamını Oku
03.07.2018
Dachau şarkısı

Dachau şarkısı

Devamını Oku
01.07.2018
CHP... (30.06.2018)

CHP...

Devamını Oku
30.06.2018
Anahtar Bahçeli’nin elinde...

Anahtar Bahçeli’nin elinde...

Devamını Oku
28.06.2018
Seçimin yıldızı Muharrem İnce...

Seçimin yıldızı Muharrem İnce...

Devamını Oku
26.06.2018
Sevgi...

Sevgi...

Devamını Oku
24.06.2018
Sessizliğin utancı…

Sessizliğin utancı…

Devamını Oku
23.06.2018
Ya Kürt olsaydım...

Ya Kürt olsaydım...

Devamını Oku
21.06.2018
Hâlâ şafakta geliyorlar...

Hâlâ şafakta geliyorlar...

Devamını Oku
19.06.2018
İsyancı coşku...

İsyancı coşku...

Devamını Oku
22.05.2018
Kuru bir umutsuzluk...

Kuru bir umutsuzluk...

Devamını Oku
20.05.2018
Leyla Bebek...

Leyla Bebek...

Devamını Oku
19.05.2018
Peri Kızı

Peri Kızı

Devamını Oku
17.05.2018
Beyaz Kuşlar...

Beyaz Kuşlar...

Devamını Oku
15.05.2018
Gülümse...

Gülümse...

Devamını Oku
13.05.2018
‘Nurcular, Süleymancılar...’

‘Nurcular, Süleymancılar...’

Devamını Oku
12.05.2018
‘Anla, seni özledim!..’

‘Anla, seni özledim!..’

Devamını Oku
10.05.2018
‘Tarikat Tuzağı...’

‘Tarikat Tuzağı...’

Devamını Oku
08.05.2018
Ülkücü - Nurcu...

Ülkücü - Nurcu...

Devamını Oku
06.05.2018
Belge...

Belge...

Devamını Oku
05.05.2018