PENCERE

Postmodern Sosyalist!..

Eskiden bizim sosyalistin bıyıkları diken diken, gözleri çakmak çakmaktı.

68'den bu yana kaç yıl geçti?..

Otuz yıl mı?..

Eh, otuz yılda insan değişmez mi!.. Bizimki artık ne ayağına postal giyiyor, ne de sırtına parkayı çekiyor.

Bıyıklarını kesti.

O artık postmodern.

**

Peki postmodern sosyalist nasıl oluyor?..

Bal gibi oluyor.

Sordum:

- Vatanseverlik?..

Dudak büktü:

- Gericilik, dedi, şimdi Küreselleşme var, ulus devlet sizlere ömür..

- Sınıfsallık..

Güldü:

- Emekçi sınıfı kalmadı, artık robotlar çalışıyor, proletarya tarihe karıştı.

- Sömürü?..

- Ne sömürüsü?.. Amerika Küreselleşme politikasıyla geri kalmış toplumların yaşam düzeyini yükseltiyor, sömürü kavramı çoktan aşıldı.

- Sermaye egemenliği?..

- Sermaye egemenliği diye bir şey yok!.. Teknolojiyi kullanan kazanır.

- Emek?..

- Kol gücü aşıldı, beyinsel güç devrede!.. Amerika önder...

**

Vatanını dışlayan, toplumsal sınıfları yadsıyan, Küreselleşme'ye bağlanan, sermaye egemenlerine yağ çeken, alın terine dudak büken, kapitalist düzende sömürünün tarihe karıştığını savunan bu garip sosyalist ve de tuhaf Marksist, postmodernliğinin keyfini sürüyor..

''CIA Türk'ü'' olmanın tadını çıkarıyor..

Bağlandığı medya holdinginden çok iyi para alarak lüks içinde yaşıyor..

PKK'ye göz kırpıyor..

Dincilerle arası iyi..

Fethullahçılarla al takke ver külâh..

Emeğin hakkını savunmayı dinozorluk sayıyor..

Yoksulun canı cehenneme..

Bizimki devlete düşman..

Ama, devlet gücünü kullanan siyasal iktidarla al gülüm ver gülüm..

Derdi gücü ne?..

Demokrasi mi?..

Ne var ki postmodern sosyalist için demokrasi ''etnik politika'' ve ''dinci özgürlük'' demek!..

***

Postmodern sosyalist için sosyalizm post kapmakla anlamdaş..

Çünkü onun kafasında sosyalizmin kendi gitti, postu kaldı?