Hep birlikte haykırıyoruz: ‘O gün bugündür!’
Işıl Özgentürk
Son Köşe Yazıları

Hep birlikte haykırıyoruz: ‘O gün bugündür!’

23.03.2025 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

Sevgili okurlarım nasılsınız? Bu sorudan nefret ettiğinizi biliyorum, ben de nefret ediyorum, nasıl olacağım? Kötü! Kendimi gaza getirmek için sürekli hepimizin şarkısı Bella Çav Çav’ı (Bella Ciano) söyleyip duruyorum. Hayatımızdaki bu kaçıncı darbe! Tüm iletişim yollarını kapattılar, dört günlük toplanma, protesto etme yasağı koydular! Her meslekten, her alandan pek çok kişiyi gözaltına aldılar ve hepimizin oylarıyla seçilen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu sorguda! Kısaca yargı yoluyla yapılan bu iktidar darbesi sadece üç seçimde oylarımızla seçtiğimiz belediye başkanımıza değil, tüm İstanbul seçmenlerine ve tüm 86 milyon yurttaşa karşı yapıldı. Genç yaşlı, kadın erkek, çoluk çocuk bu darbenin baş öznesiyiz.

Muhalif yayınlardan süreci izliyordum bu beklenen bir şeydi! Çünkü iktidar borazanı yayın organları günler öncesinden neredeyse isim isim tutuklanacak insanlardan söz ediyordu. Ve oldu. Bu arada dolar 38’e, Avro 42’ye ulaştı. Bu demektir ki her şeyi dışarıdan Avro ve dolarla aldığımız için maalesef iğneden ipliğe her şey zamlanacak! Yakıt 50 lira, kıymanın kilosu 1000 lira olacak! Cebimizdeki para zaten pul olmuştu, şimdi pul da rüzgâra kapılıp uçacak. Küçücük çocuklar artık marketlerde dileniyorlar. Madenleri yabancılara sattık, tarım alanlarımız yok edildi, meralarımız Arap ülkelerine satıldı, limanlarımızı, havayollarımızı farklı ülkeler yönetiyor. Kıyılarımız yağmalanıyor. Üretim yapan şeker, un, kâğıt fabrikalarımız kapatıldı, zenginler için siteler yapıldı. Esnaf kirasını ödeyemiyor, sanatçıların çoğu mesleğini yapamıyor, sosyal medyada çalışanlar sürekli işten çıkarılıyorlar. Ve insanlar artık çocuk yapmıyorlar çünkü bir yıllık anaokulu parası 500 bin lira oldu.

Sözün kısası bu iktidar darbesi bizleri sindirmek için emeğiyle üç kuruş emekli parasıyla geçinenlere karşı yapıldı. Yani 86 milyondan akıl almaz devlet politikalarıyla zenginleşen 25 milyonun dışında hepimize yapıldı. Biraz bizlerden söz edelim:

Gecenin terk ettiği kent kıpır kıpır. Her yeni gün doğurgan bir dişi gibi yepyeni umutlara, acılara, sevinçlere ve binlerce maceraya gebe. Usul usul kımıldıyor. Evlerde bir okul, bir iş telaşı. Sıcak ekmeğin ilk partisi çoktan bitti. Sabah vardiyasına giden işçiler, gece nöbetinden dönen telefoncu kızlar, sıcak ekmeği severler. Yürekleri ısınır. Gün kentin varoşlarına daha erken gelir. Temizlikçi kadınlar, eteklerinden çekiştirip duran boy boy çocuklarını bir an önce doyurup yola koyulmaya bakarlar. Çünkü onları varoşlardan alıp kent merkezine taşıyacak halk otobüsleri saat sekizden sonra tıklım tıklım doludur. Sabahın o uykulu saatlerinde dolu bir otobüste bir saat yol gitmek, temizlik işinden daha çok yorar insanı, kimse kimseye de yer vermez, gebe kadınlara bile.

Bir yerlerde balıkçı Hüseyin gecenin ganimetleriyle kıyıya döner. Yüzünde yorgun bir gülümseyiş vardır. Sepetindeki diri balıklara dokunur, adeta okşar onları; sonra başını gökyüzüne kaldırıp bunca ışığı, bunca maviyi, bunca kıpır kıpır balığı verdiği için hayata şükreder. Güneş yoksul huzur evinin bahçesine gün biraz nazlanarak girer. Işık önce görmüş geçirmiş çınar ağaçlarının dallarına vurur, ardından köhne binanın yüzyıllık renkli camları aydınlanır. İşte o saatlerde Hacer Hanım günlük makyajını yapmaktadır. Özenle seyrelmiş saçlarını kabartır, yaşlı dudaklarını boyayla renklendirir. Siyah rugan ayakkabılarını da ayağına geçirdi mi, hazırdır artık. Odanın kapısını açıp koridora çıkar, etrafına bakınır ve şuh bir tavırla yemek salonuna geçer. Oradadır.

Görevini gündüzcü arkadaşına devreden gece nöbetçisi asistan doktor kaygılıdır. Sabaha karşı getirilen uyuşturucu bağımlısı genç adam, kanı temizlenmesine rağmen henüz komadan çıkmamıştır, genç doktor bir şeyler yapmalıdır ama ne? Yeniden kitaplarına bakmak için kapıdan döner. Ali bütün bir gece uyuyamamıştır. Neyse işte sabah olmuştur, Ali hızla yataktan inip karyolanın altındaki spor ayakkabılarına bakar, işte orada durmaktadır. Rüyalarına giren, onu bilmediği sokaklara, bilmedi kentlere taşıyacak spor ayakkabıları oradadır. Spor ayakkabılarına sevgiyle bakar ve neredeyse onları okşayarak ayaklarına geçirir. Ayakları hafiflemiş gibidir. Usulca bir adım atar, bir adım daha o da ne? Ali uçuyordur işte, kimseler inanmasa da Ali uçuyordur işte!

Bugün hepimiz Ali gibi spor ayakkabılarımızı giyip sokaklara çıkmalıyız! Mustafa Kemal Atatürk’ün Nutuk’ta belirttiği gibi “O gün bugündür!”

Yazarın Son Yazıları

Canım şaka yapmışlardır

Sevgili okurlarım, yıllar önce İspanya’nın Endülüs bölgesinde dolanırken nereden aklıma düştüyse yolda gördüğüm Çağlar Boyu İşkence Aletleri Müzesi’ne girivermiştim.

Devamını Oku
30.11.2025
Denize düşen yılana sarılır

Sevgili okurlarım gerçekten bıktım, neden mi?

Devamını Oku
23.11.2025
Müjde! Ölüm kokan parfümlerim var!

Sevgili okurlarım bir an kendimi bir reklam şirketinde çalışırken buldum.

Devamını Oku
16.11.2025
Dünya unuttuğu bir sözcüğü yeniden anımsadı: Sosyalizm!

Geçtiğimiz hafta, uzun zamandır siyasal ve ekonomik belirsizlik, biri biterken öteki başlayan savaşlar ve giderek şiddetini artıran emek sömürüsü karşısında umutsuzluğa kapılan dünya halkları, uzun zamandır egemen güçler tarafından özellikle unutturulan bir sözcüğü yeniden anımsadı: “Sosyalizm!”

Devamını Oku
09.11.2025
Kraldan çok kralcılar

Sevgili okurlarım tarih bize, ülkelerin çökmesine en çok yardım edenlerin kraldan çok kralcılar olduğunu gösterir.

Devamını Oku
02.11.2025
İmecenin muhteşem gücü

Sevgili okurlarım ülkemin içinde bulunduğu belirsizlik durumu, giderek çoğalan çocuk çetelerinden söz etmek, öldürülen yoldaşların ardından ağıt yakmak, her gün bir kadın cinayetiyle yüz yüze gelmek beni hiç olmadığım kadar umutsuzluğa sürükledi.

Devamını Oku
26.10.2025
Hakan Tosun sen gittin gideli

Sevgili okurlarım bu hafta bir vatanseveri, bir doğa koruyucusunu, işi sadece gerçekleri belgelemek olan bir güzel insanı Hakan Tosun’u toprağa verdik.

Devamını Oku
19.10.2025
Düzenin yeni kurbanları: Katil çocuklar!

Bir avukat İstanbul’da kalabalık bir caddede, ofisi önünde maskeli kişiler tarafından Kalaşnikoflarla taranarak öldürülüyor.

Devamını Oku
12.10.2025
Ah bu ne sevgi bu ne ıstırap!

Sevgili okurlarım insanın tüylerini ürperten. “Bu kadar da olmaz” dedirten bir fotoğrafa bakıp duruyorum.

Devamını Oku
05.10.2025
Adana’nın yolları taştan sen çıkardın beni baştan!

Sevgili okurlarım hepiniz benim Adana sevgimi bilirsiniz.

Devamını Oku
28.09.2025
Kırmızı elbiseli küçük kız

Onun hiçbir şeyden haberi yoktu.

Devamını Oku
21.09.2025
Vahşetin korkunç sularında

Sevgili okurlarım şimdi gelin İtalya’nın Roma kentinde vahşet resimlerinin sergilendiği bir müzeye girelim.

Devamını Oku
14.09.2025
Bir kitap: ‘Sırlarım İpte Asılı Kaldı Balım’

Sevgili okurlarım bugüne kadar hiçbir kitap beni böylesine acıtmamıştı.

Devamını Oku
07.09.2025
Devlet bir sivil itaatsizlik örgütü müdür?

Sevgili okurlarım, sivil itaatsizlik özellikle yasalardan, yönetimden hoşnut olmayanların başvurduğu bir eylemdir.

Devamını Oku
31.08.2025
Bize kim düşe?

Sevgili okurlarım bugün yazıma Leonard Cohen’in “Herkes biliyor geminin su aldığını./ Herkes biliyor kaptanın yalan söylediğini./ Ve herkes biliyor zarların hileli olduğunu” şiiriyle başlayayım dedim, herkes biliyor da ben neden böyle doktorun az önce biyopsi yaptığı bir hasta gibi endişeyle bekliyorum.

Devamını Oku
24.08.2025
Ah ah beni belediye başkanı yapmadılar!

Sevgili okurlarım iyice kafa sersemi olduk.

Devamını Oku
17.08.2025
Parayı veren düdüğü çalar!

Sevgili okurlarım bu yaz kendimi büyük bir açık hava tiyatrosunda oyun izliyor gibi hissediyorum.

Devamını Oku
10.08.2025
Şu nitelikli ol ne demek? Biri bana anlatsın!

Sevgili okurlarım bir hafta önce ülkemizde her yer yanıyordu.

Devamını Oku
03.08.2025
‘Kolay ölümler ülkesi’

Sevgili okurlarım başlık benim değil, sosyal medyada gördüm, sahibini aradım, bulamadım ama bu başlığa vuruldum.

Devamını Oku
27.07.2025
Asılacak kadınlar ülkesi

Sevgili okurlarım bu hafta yazar Pınar Kür’ü sonsuza uğurladık.

Devamını Oku
20.07.2025
Kavşaktayız yeni sorular sorma zamanı!

Sevgili okurlarım ne yazık ki kavşağa geldik arabayı ya uçurumdan aşağı süreceğiz ya da hepimiz yepyeni sorular sormaya, çözümler bulmaya çalışacağız.

Devamını Oku
13.07.2025
Topyekûn savaştayız!

Başlığım kimseyi şaşırtmadı değil mi? Evet, bu canım ülkede yepyeni bir savaş deneniyor.

Devamını Oku
06.07.2025
Zeytine ağıt

Sevgili okurlarım şimdilik füzelerle, insansız uçaklarla yapılan savaş bitmiş görünüyor, doğrusu ben bittiğine hiç inanmıyorum. Bir yerlerde gene füzeler uçacak, çocuklar ölecek, ölüyor da. Şimdi gelelim bizdeki asıl savaşa. Evet dostlarım ülkemizin zeytinliklerimizi bitirme savaşı bu.

Devamını Oku
29.06.2025
Dünyanın hali gibi halimiz

Sevgili okurlarım meğer bizim bu kadim ülkemizde ne kadar çok savaş uzmanı varmış.

Devamını Oku
22.06.2025
Yeniden Türkiş Dekameron

Sevgili okurlarım, epey bir zamandır yaklaşık 20 yıldır bu köşede neredeyse aynı sorunları yazmaktan bıktım.

Devamını Oku
15.06.2025
‘Bana denizi göster’

Sevgili okurlarım gene bir bayram günü, üstelik pazar. Açık konuşmayı severim bilirsiniz öyleyse açık konuşayım ben bu bayramı hiç sevmem.

Devamını Oku
08.06.2025
Unutma biz Anadolu’yuz!

Sevgili okurlarım bir kentten başka bir kente taşınmak ne kadar zormuş.

Devamını Oku
01.06.2025
Biraz mevzu değiştirelim

Sevgili okurlarım 50 yıldır yaşadığım İstanbul’u bırakıp Kocaeli’nin Değirmendere Mahallesi’ne taşınıyorum.

Devamını Oku
25.05.2025
Cebinde şiirlerle dolaşan bir film yönetmenini uğurlarken

Sevgili okurlarım 25 yıllık hayat ve iş arkadaşım, kızım Dünya’nın babası cebinde şiirlerle dolaşan tüm hayatı boyunca devrime inanan film yönetmeni Ali Özgentürk’ü sonsuzluğa uğurladık.

Devamını Oku
18.05.2025
Yurdumuz yeniden bizim olmalı!

Yurdumuz yeniden bizim olmalı!

Devamını Oku
11.05.2025
24. yılını kutlayan Afyonkarahisar Klasik Müzik Festivali’nde toplu anılar

24. yılını kutlayan Afyonkarahisar Klasik Müzik Festival

Devamını Oku
04.05.2025
Unutma deprem geliyorum der ve gelir!

Unutma deprem geliyorum der ve gelir!

Devamını Oku
27.04.2025
Analar babalar, çocuklarımıza kıyıyorlar!

Analar babalar, çocuklarımıza kıyıyorlar!

Devamını Oku
20.04.2025
Bak şu işe ben şu küçücük Yunanistan’ı kıskanıyorum!

Bak şu işe ben şu küçücük Yunanistan’ı kıskanıyorum!

Devamını Oku
13.04.2025
Boykotun sessiz çığlığı

Boykotun sessiz çığlığı

Devamını Oku
06.04.2025
Plastik mermi, cop, tazyikli su ve bitmeyen tutuklamalar

Plastik mermi, cop, tazyikli su ve bitmeyen tutuklamalar

Devamını Oku
30.03.2025
Hep birlikte haykırıyoruz: ‘O gün bugündür!’

Hep birlikte haykırıyoruz: ‘O gün bugündür!’

Devamını Oku
23.03.2025
Cihatçılar Alevileri ve muhalifleri öldürürken...

Cihatçılar Alevileri ve muhalifleri öldürürken...

Devamını Oku
16.03.2025
Ah ne çok öldük!

Ah ne çok öldük!

Devamını Oku
09.03.2025
Ne oldu barış mı gelecek?

Ne oldu barış mı gelecek?

Devamını Oku
02.03.2025