Tamam kardeşim, koalisyon kurulmasın!

13 Temmuz 2015 Pazartesi

Neredeyse koalisyon önerenleri vatan haini ilan edecekler! Koalisyon önerilerini veya temennisini, “AK Parti’ye tuzak” olarak gören mi ararsınız, “vesayet rejimine dönüş”, “uluslararası güçlerin kurduğu oyunun buradaki temsilciliği” olarak nitelendirene kadar çeşit çeşit “itiraz” var. Peki kardeşim, koalisyon falan kurulmasın, AK Parti tek başına iktidar olacak sayıya ulaşana kadar seçimler (Aydın Engin’in deyimi ile) “tekrarlansın”. Veya niye o kadar zorlanalım? AK Parti “milletin yegâne temsilcisi” olarak her şartta iktidarda kalsın, Cumhurbaşkanı, zaten manevi önder ve ümmetin imamı olarak en üst makam olarak kafasına göre bir rejim kursun, işletsin, olsun bitsin. Birbirimizi daha fazla oyalayıp üzmeyelim.

Açık olun
Zaten, AK Parti’liler dışındakileri, “millet düşmanı”, “gayri milli unsurlar” ve/veya “uluslararası güçlerin ajanı” olarak görmüyor musunuz? Kurun “2002 Devrimi”nin mahkemelerini, verin hainlerin cezasını, ülkeyi istediğiniz kadrolarla, istediğiniz gibi yönetin. Ama madem bu kafadasınız, neden demokrasicilik oynuyorsunuz ki? Bu arada, “2002 Devrimi” tabirinin mucidi, madem yaşanan sürecin bir devrim olduğunu düşünüyor, neden parlamentoya girdi ki! Devrimci adamın seçimlerle, parlemento ile ne işi olur? Bitirelim bu demokrasicilik yalanını, zaten baş fetvacınız demokratik rejimin İslama uygun olmadığını, ancak şartlar gerektiriyorsa “tahammül” edileceğini tekrarlayıp duruyor. Artık sizin de bizim de tahammülümüz sınırlara dayanmak üzere. Daha açık olun, aslında ne istediğinizi lafı bükmeden söyleyin, yapın, ne olacaksa olsun.

Sahte yüzler
Bu noktada, kararı artık Cumhurbaşkanı’ndan Başbakan’ına, seçmeninden yazarına, iş kuruluşundan medyasına AK Parti’liler versin, biz de ortada şamar oğlanı olmaktan kurtulalım. Önce bir karar verin, yüce davanızın gerçek temsilcileri kimler? Uzlaşma, koalisyon, demokrasi demeye devam eden AK Parti’liler, yazar çizerler de hain safına mı katılmış oluyor, yoksa bizleri oyalamak için laf mı çeviriyor? Başbakan Davutoğlu koalisyondan bahsettiğinde, davadan uzaklaş mı oluyor, bizleri oyalamak için mi böyle yapıyor? Önce bir aranızda anlaşın da, biz de tüm bu tartışmaların muhatabı kim bilelim, bitsin bu “maskeli balo ve onun sahte yüzleri”.

Neyin peşindesiniz?
Ben şahsen bu ikiyüzlülük, bu kısırdöngüden fazlasıyla sıkıldım, bu çerçeve içinde fikir yürütmeyi fazlasıyla beyhude bulmaya başladım. Artık temel meselelerde açıkça konuşalım istiyorum, ben açık konuşuyorum, herkesten ve özellikle iktidar kanadından da aynı şeyi bekliyorum. Nedir sizin siyasete, Türkiye’ye dair gerçek fikirleriniz? İslamcı mısınız, demokrat mısınız, muhafazakâr mısınız, nesiniz, neyin peşindesiniz?Demokrasiye inanmıyorsanız koalisyon konuşmanın ne anlamı olabilir, bırakalım bu sahtekârlığı.

Fazlasıyla bunaldık
Yıllarca İslamcı ve daha sonra kendini “muhafazakâr demokrat” olarak tanımlayanları samimiyetsizlikle suçlayıp bu gerekçe ile demokrasiden uzak durmakta ısrar edenlerle uğraştık, şimdi siz “ajanlık”, “vesayet”, “tuzak” gibi gerekçeler ile demokrasiden uzak durmanın gerekçelerini üretiyorsunuz, yok aslında birbirinizden farkınız da, arada kalanlar olarak fazlasıyla bunaldık. Onlar laik otoriterdi, siz İslamcı otoritersiniz, o halde lafları neden uzatıyoruz.
Gelin yeniden ve doğrudan demokrasi, İslamcılık gibi temel konuları tartışalım. Madem davanız bu kadar yüce, madem mesele sıradan siyaset değil, devrim veya milli mücadele, neden minderden kaçıyorsunuz; anlatın bize kafanızdaki Türkiye’yi, gelecek hayallerinizi; bırakın seçim, koalisyon diye gevelemeyi. Bitsin bu gereğinden fazla uzay an maskeli balo ve onun artık tahammüleri zorlayan sahte yüzleri.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

‘Yeni devlet’ 7 Ağustos 2017

Günün Köşe Yazıları