Olaylar Ve Görüşler

Ey vatan gözyaşların dinsin - Mustafa ÖZYÜREK

04 Aralık 2021 Cumartesi

4 Aralık 1859’da kurulan Mülkiye’nin (Siyasal Bilgiler Fakültesi) bugün 162. yılı kutlanıyor. 

Sultan Abdülhamit tarafından devlete yönetici yetiştirmek 

için kurulan Mülkiye’ye, Sultan Abdulhamit tarafından “Mekteb-i Mülkiye-i Şahane” adı verilmiş, masrafları sultanca karşılanmıştır. 

Osmanlı Devleti’nin Batılılaşma ve çağdaşlaşma döneminin önemli bir eğitim kurumu olan Mülkiye, toplumda yaşanan gelişmelerden, çalkantılardan etkilenmiştir. Yönetime ters düştüğü dönemlerde, öğrenciler mağdur edilmiş, Mülkiye’ye giriş sınavları kaldırılmış, ödenek kesilmiştir. Hatta bir dönem kapatılmış sonra Talat Paşa’nın gayretleri ile tekrar açılmıştır. 

Bazı yöneticilerin çökertme çabalarına rağmen Mülkiye, Paris Siyasal Bilgiler Okulu gibi gelişmiştir. 1913 yılında idari, mali ve siyasi şubeler şeklinde örgütlenmiştir. 

MİLLİ MÜCADELE COŞKU İLE KARŞILANDI

Kurtuluş Savaşı yıllarında Anadolu’daki Milli Mücadele’yi yakından izleyen öğrenciler, büyük baskılara rağmen Mustafa Kemal’in zaferlerini sevinçle kutlamışlardır. Mülkiyelilerin Milli Mücadele’yi desteklemeleri, İstanbul’daki işgalcilerin baskılarını artırmıştır. 

İstanbul’un işgal edilişi sırasında 19 yaşındaki bir Mülkiye öğrencisi Cemal, Mülkiye Marşı veya Vatan Marşı olarak bilinen marşı yazmış, Mülkiye müzik öğretmeni Musa Süreyya tarafından bestelenen marş çok etkili olmuştur. 

“Başka bir aşk istemez aşkınla çarpar kalbimiz, ey vatan gözyaşların dinsin, yetiştik çünkü biz...” diyen satırlar, Mülkiyelilerin geleneksel düşünce ve inançlarını yansıtmaktadır. Her yıl 4 Aralık kutlamalarında her tarafa yayılmış Mülkiyeliler, aşkla, şevkle bu marşı söylerler. 

MÜLKİYE ANKARA’DA

4 Kasım 1922’de, TBMM İstanbul yönetimine el koyunca Mülkiye, Maarif Vekâleti’ne bağlanmıştır. Yeni Cumhuriyet, Mülkiye’nin çağdaş ve Batılı yapıda gelişerek devamı için her türlü katkıyı yapmıştır. Çıkarılan bir kanunla Mülkiye’nin Ankara’ya getirilmesi karara bağlanmış, 15 Kasım 1936’da Cebeci’deki yeni binasında eğitime başlamıştır.

Mülkiye’de her dönemde öğrencilerin istekleri ve örgütlenmesine önem verilmiştir. 

İLK ÖĞRENCİ DERNEĞİ

14 Aralık 1908’de öğrenci derneği kurulmuştur. O tarihten beri Mülkiye’de öğrenciler cemiyet ve dernek olarak faaliyette bulunmuşlardır. Fikir Kulübü bir dönem çok etkili olmuştu. Mülkiyeliler ve örgütleri hep Atatürk ilkelerine sahip çıkmışlardır. Toplumdaki gelişmelerle yakından ilgilenen Mülkiyeliler gerektiğinde her türlü mücadeleyi vermişlerdir. Osmanlı döneminde kurulmasından kaynaklanan geleneksel ekseni muhafaza eden öğrenciler, devrimci eksenden ayrılmamışlardır. 

DARBELER VE MÜLKİYE

12 Mart cuntacıları, 12 Eylül darbecileri Mülkiye’nin ilerici hocaları ve öğrencilerinin tasfiyesi için her türlü baskıyı yapmışlardır. 

Muammer Aksoy, Ahmet Taner Kışlalı gibi hocalar katledilmiş, Mümtaz Soysal, Sadun Aren gibi hocalar hapislerde yatmıştır. 

1402 sayılı Sıkıyönetim Kanunu ile Mülkiyeli çok sayıda hoca Mülkiye’den atılmıştır. 

Son zamanlarda yaşadığımız tek adam yönetiminde tasfiyeler devam etmiş, çağdaş, ilerici Mülkiyelilerin sesi kısılmıştır. 

Benim gibi yatılı okuyanlarda daha fazla olmak üzere Mülkiyelilerin birbirine bağlılığı diğer üniversitelileri kıskandıracak derecede ileridir. Mezuniyetten sonra bu birliktelik Mülkiyeliler Birliği’nde devam etmektedir. 

4 ARALIK KUTLAMALARI

Mülkiye’nin esas kuruluş amacı devlete yönetici yetiştirmek olduğu için kaymakamlar, valiler, diplomatlar, maliyenin üst düzey yöneticileri son zamanlara kadar hep Mülkiye mezunlarından oluşmuştur. 

Üst düzey yöneticiler 4 Aralık kutlamalarına hep katılırlardı. Başbakanlar, bakanlar kutlama törenlerinde konuşmalar yaparlardı. Kutlamalar medyada haber olurdu. 

1934 yılının Ankara Palas’taki “Dört Aralık Mülkiye Töreni”ne TBMM Başkanı Kâzım Özalp, Başbakan İsmet İnönü ve çok sayıda bakan katılmıştır. Mustafa Kemal Atatürk de telgraf göndermiştir. 

Son zamanlarda Mülkiye mezunu yöneticiler 4 Aralık kutlamalarına katılmaktan çekinir hale gelmişlerdir. 

MÜLKİYELİLERİN ETKİSİZLEŞMESİ 

Kamuda kurallardan uzaklaşma, bütçe harcamalarında şeffaflık ve denetimden uzaklaşma arttıkça Mülkiyeliler dışlanmaktadır. Başka bir deyimle Mülkiyeliler dışlandıkça kamuda kuralsızlık, savurganlık, denetimsizlik artmıştır. Mülkiyeliler, kuralların egemen olduğu, yolsuzluklarla, savurganlıklarla mücadele anlayışına sahip yöneticilerdir. Türkiye’yi derleyip toplamak, şeffaf, hakla hizmet etmek isteyen bir yönetim oluşturmak isteyenler, mutlaka Mülkiye’ye eski ağırlığını vereceklerdir. 

Mülkiye’nin 162. kuruluş yılının, fakültemizin hak ettiği yerde olmayışının, mezunlarımızın kamuda dışlanmasının verdiği hüzünle kutluyoruz. Ancak Atatürk ilkelerine, çağdaş Türkiye idealine bağlılığımız artarak devam ediyor. 

MUSTAFA ÖZYÜREK

22, 23. DÖNEM MİLLETVEKİLİ



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları