Kavala, Demirtaş, Ilıcak ve adalet terazisi!
Enver Aysever
Son Köşe Yazıları

Kavala, Demirtaş, Ilıcak ve adalet terazisi!

29.11.2018 07:30
Güncellenme:
Takip Et:

FETÖ yargısının en güçlü dönemlerinde CNNTÜRK kanalında Nazlı Ilıcak, Nagehan Alçı, Altan Öymen ile birlikte “Dört Bir Taraf” programını yapıyorduk. Ardı ardına tutuklamalar oluyordu, insanlar sindirilmiş, korku içindeydi. Belli ki program ortaklarımıza Gülen savcılarından, polislerinden servis yapılıyordu. Susmadım o zaman. Taraf’ın gazete olmadığını söyledim… Yargılamaların hukuksuz olduğunun altını çizdim… Silivri mahkemelerine karşı çıktım.
İntihara sürüklenen Ali Tatar’ın hakkını savundum, Kuddusi Okkır’ın trajedisini dile getirdim, teğmen Çelebi için savaş verdim. Ahmet Şık, Tuncay Özkan, Soner Yalçın, Nedim Şener, Dursun Çiçek, iki Barış (Terkoğlu, Pehlivan) için susmadım. Bu saydığım isimlerin kimiyle dünya görüşüm taban tabana zıt. Savaşım, evrensel ölçülerde hukuktan kopmamak içindi!

***

Davalardan söz edilirdi programda sıkça. Alçı ve Ilıcak verip veriştirirdi tutuklu olanlara. Cevap hakkı olmayan insanlara açıktan saldırırlardı. Burada hem etik sorun söz konusudur hem de hukuki. Hep hatırlattım; gün gelip benzer duruma düşebileceklerini ve o zaman da yine benim gibi düşünenlerin hukuka uygunluk için savaşa devam edeceğini! Bugün Ilıcak o durumda işte, ben onun da adil yargılanmasını savunuyorum. Ilıcak’a ekrandan sövenler çıktığında, yanlış olduğunu söylüyorum. Eli kolu bağlı, düşmüş kimseye vurmak acımasızlıktır.
Unutmam, canlı yayın sırasında İlker Başbuğ tutuklanmış, Silivri’ye götürülüyordu. Bu manzarayı gören Nagehan, nerdeyse göbek atacaktı. Ilıcak “ülkenin bağırsakları temizleniyor” diye seviniyordu. Şunu demiştim: “Diyelim sahiden ortada suç ve suçlu var, yine de bu tavrınız yanlış. İçeri düşene sevinilmez, kaldı ki bu insanların aileleri var!” Oralı olmadılar. İkisi de kumpasın, adaletsizliğin ortağıydı. Şimdi devir değişti. Öyle ülkedeyiz ki, kim ne zaman içeri düşer belli olmaz. Kamuoyu önünde olanlar adalet terazilerini sağlıklı tutmalı, mutlaka ağzından çıkanı duymalı!

***

Hukuk ölçüt meselesidir, değerler üstünden, akılla oluşur. İnsanlığın ortak tarihinde edindiği acı, tatlı deneyimler toplamı hukukun bugün geldiği yeri sağlar. Kimin suçlu ya da suçsuz olduğuna nesnel ölçülerle karar vermek bilinç ister. Birini sevmemiz ya da tersi, adalet sağlamaya çalışırken anlam içermez. Kişisel duygulardan, düşüncelerden bağımsız değerler üzerinden olayları kavramak gerekir.
Devletin temel ilkesi hukukun üstünlüğü olması gerekirdi kuşkusuz. Ancak çok zamandır toplumu ikna eden bir adalet terazisi olmadığına tanığız. Yeni Türkiye’de saray hukuku esas, geçmişte de pek güvenli değildi adalet sistemimiz ama hiç bu denli bozulmamıştı. 12 Eylül darbe mahkemelerinin bile daha adil olduğunu söylüyor, oralarda yargılanan büyüklerimiz.

***

Osman Kavala tartışması sürüyor. Bir yılı aşkın süredir tutuklu birinden söz ediyoruz. İddianamesi yok. Hoş yazılınca neyle karşılaşacağımız da meçhul. Benzer durum Selahattin Demirtaş için farklı bağlamda geçerli. AİHM sert uyarı yaptı. Kavala’nın da Demirtaş’ın da hakkını savunacağız. Neden mi?
Ben memleketimde hukukun üstünlüğü olsun istiyorum. RTE önünde ceketini ilikleyen hukukçular olmasın istiyorum. İnsan haklarını savunurken ne Sorosçu olursunuz ne de terör örgütü üyesi(!), korkmayın! Hak savunusu yapanları hedef göstermek, en hafiften ayıptır! Yazarları; gerici, faşist terör saldırılarıyla can veren Cumhuriyet gazetesinde çalışan herkesin görevi İlhan Selçuk, Uğur Mumcu çizgisini sürdürerek eşitlik, adalet için savaşmaktır.
Adalet deyince Türkan Elçi ile bitirelim:
“Bir ihtimal, eşimin katilini gözaltına alırsanız sakın işkence yapmayın. İşkenceye karşı ömrünü adamış birinin katili bile adil yargılanmalı.”  

Yazarın Son Yazıları

Cumhuriyet okuruna veda

Ustam Feridun Benden aradı “Altmış yıldır Cumhuriyet okuruyum, gazetenin sahibi sayılırım.

Devamını Oku
05.04.2021
İflas

İflas

Devamını Oku
25.03.2021
İstanbul Sözleşmesi erkekleri de yaşatır!

İstanbul Sözleşmesi erkekleri de yaşatır!

Devamını Oku
22.03.2021
Vicdan terazisine güvenmek

Ahmet Oktay gazeteciliği bırakıp zamanının tamamını edebiyata vermişti; söyleşirken “Günlük meseleler hep yazmaktan çaldı” dedi.

Devamını Oku
18.03.2021
12 Mart’ı doğru okumak

12 Mart’ı doğru okumak

Devamını Oku
15.03.2021
Yeni Türkiye’de makbul vatandaş kimdir?

Yeni Türkiye’de makbul vatandaş kimdir?

Devamını Oku
08.03.2021
‘Ne yapmalı’ sorusuna yanıt!

‘Ne yapmalı’ sorusuna yanıt!

Devamını Oku
04.03.2021
Grev

Grev

Devamını Oku
01.03.2021
İçindeki faşisti sustur!

İçindeki faşisti sustur!

Devamını Oku
18.02.2021
Sürü gururuna kapılmak!

Sürü gururuna kapılmak!

Devamını Oku
15.02.2021
Uzaya gitmek mi zor, anayasa yapmak mı?

Uzaya gitmek mi zor, anayasa yapmak mı?

Devamını Oku
11.02.2021
İstifa istemek demokratik haktır!

12 Eylül faşizminin güler yüzlü kahramanı Özal, ülkenin okuryazarlarını içeri tıkan darbenin ardından meydanı boş bulmuştu.

Devamını Oku
08.02.2021
İnsan olan boyun eğer mi?

İnsan olan boyun eğer mi?

Devamını Oku
04.02.2021
Kılıçdaroğlu haklı mı, haksız mı (!)

Kılıçdaroğlu haklı mı, haksız mı (!)

Devamını Oku
01.02.2021
Yeni Türkiye’nin elçisi!

Yeni Türkiye’nin elçisi!

Devamını Oku
28.01.2021
Hayat damarları kesilmiş ülke

Hayat damarları kesilmiş ülke

Devamını Oku
25.01.2021
Tek kale demokrasi oyunu

Tek kale demokrasi oyunu

Devamını Oku
21.01.2021
Kar, pisliğin üstünü örter mi?

Kar, pisliğin üstünü örter mi?

Devamını Oku
18.01.2021
Her yönüyle düşkünler toplumu!

Her yönüyle düşkünler toplumu!

Devamını Oku
14.01.2021
Kurtarıcılardan kurtulmak lazım!

Kurtarıcılardan kurtulmak lazım!

Devamını Oku
11.01.2021
Boğaziçi rektörsüz de olur!

Boğaziçi rektörsüz de olur!

Devamını Oku
07.01.2021
Neye şaşırdınız ki?

Neye şaşırdınız ki?

Devamını Oku
04.01.2021
Tuz koktuktan sonra!

Tuz koktuktan sonra!

Devamını Oku
31.12.2020
Yobazın duası kabul olur mu?

Yobazın duası kabul olur mu?

Devamını Oku
28.12.2020
Değişim hamaseti!

Değişim hamaseti!

Devamını Oku
24.12.2020
Kullar ve yurttaşlar!

Kullar ve yurttaşlar!

Devamını Oku
21.12.2020
Sınıf bilinci yoksa kuru ekmek bile yok!

Sınıf bilinci yoksa kuru ekmek bile yok!

Devamını Oku
17.12.2020
Modern gericilik!

Modern gericilik!

Devamını Oku
14.12.2020
Paranın dini imanı

Paranın dini imanı

Devamını Oku
03.12.2020
Katar’a devredilen ülke!

Katar’a devredilen ülke!

Devamını Oku
30.11.2020
Cin, cemaat, cehalet!

Cin, cemaat, cehalet!

Devamını Oku
26.11.2020
Ve Arınç yeniden sahnede!

Ve Arınç yeniden sahnede!

Devamını Oku
23.11.2020
Ağzının tadı ne zaman kaçacak kardeşim?

Ağzının tadı ne zaman kaçacak kardeşim?

Devamını Oku
19.11.2020
Saray dalkavuksuz, entrikasız olur mu?

Saray dalkavuksuz, entrikasız olur mu?

Devamını Oku
16.11.2020
Bir kira, bir yuva

Bir kira, bir yuva

Devamını Oku
12.11.2020
Bir ‘ABD’ Doları kaç ‘Türk’ Lirası!

Bir ‘ABD’ Doları kaç ‘Türk’ Lirası!

Devamını Oku
09.11.2020
Kapitalizmin tanrısı!

Kapitalizmin tanrısı!

Devamını Oku
05.11.2020
Enkaz!

İzmir deprem haberi önüme düşünce, pek çok kişi gibi hemen kendi deneyimlerimi anımsadım. İstanbul’da iki kez sallanmıştık, günlerce parkta yatıp, dehşet içinde haberleri gözlemiştik; ilk saatlerin ne denli zor olduğu gün gibi aklımda hâlâ!

Devamını Oku
02.11.2020
Devrimci Cumhuriyet için!

Devrimci Cumhuriyet için!

Devamını Oku
29.10.2020
Popstar dinciler ve Cumhuriyet

Popstar dinciler ve Cumhuriyet

Devamını Oku
26.10.2020