Dünya Laiklik Günü
Özdemir İnce
Son Köşe Yazıları

Dünya Laiklik Günü

04.03.2025 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

Bugün “Dünya Laiklik Günü”. Bugün Demokratik ve laik Cumhuriyetin en büyük ve en ilham verici kaynaklarından biriyle, hatta birincisiyle, Fransız sosyalist siyasetçi ve düşünür Jean Jaurès’le (3.9.1859-31.7.1914) tanışacağız: Ben onu kısaca tanıtacağım. Google’dan hayatını okumanızı öneririm. Hele bir yayınevi, “La République Laïque”1 adlı kitabını dilimizde yayımlarsa laik ideale ve Cumhuriyete büyük bir katkıda bulunur.

1902 genel seçimlerinde Jaurès yeniden milletvekili seçildi. Meclisteki solcu topluluğu birleştirip canlandırdı. Topluluk, Combes kabinesinin laiklik yasalarına oy vermesini sağladı. Bundan sonraki yaşamı, kılavuz olduğu partinin yaşamıyla karışacaktır. Sosyalizm uğrunda kavgalarını yürütecek ve barış için yapılan kavga ona “kavgaların en büyüğü” gibi görünecektir. Bu yüzden de azgın milliyetçi (şoven) ve gericilerin öfkesini üstüne çekecektir. Hepsi hınçla ona karşı birleşeceklerdir. Sonunda bazı muhaliflerin (bunların en azgını Charles Maurras idi) kışkırtmalarına kapılan Raoul Villain adlı delinin tabancasından çıkan kurşun 31 Temmuz 1914’te Jaurès’i yere serecektir.

Birkaç saat sonra seferberlik ilan edildi. Böylece halkın bilincinde iki dram birbirine bağlandı. Sanki savaş dünyada dilediği gibi at oynatması için bu barış havarisinin uzaklaştırılması gerekmişti.

Jean Jaurès’e göre laiklik ve demokrasinin beşiği “okul” idi.

Jean Jaurès, “İşte bu yüzden, bu ülkede özgürlük ilkesine ve gerçeğine dokunmadan, bu ruh özgürlüğünü laik ve ulusal eğitim ve öğretim çalışmasında yaşayan bir gerçeklik haline getirme hakkımız var, görevimiz var. Bu nedenle, özgürlük açısından ve insan haklarının bütünlüğünden endişe duyarak bize önerilen kurtuluş yasasına oy vereceğiz” der. Ve bir toplantıda laik eğitim hakkında şöyle konuşur:

“Belediyenize, yani bizim belediyemize teşekkür ederim, bu laik okullar festivalinde bana, halkın akılcı ve bilimsel eğitiminin Cumhuriyetin temel bir ihtiyacı, hayati bir gerekliliği olduğunu bir kez daha söyleme fırsatı verdiği için teşekkür ederim. Bu eğitim sürekli bir ilginin konusu olmalı ve ulusun yaşamı ile okulun yaşamı arasında iletişim sürekli olmalıdır. Milli eğitim, bir demokraside hareketsiz ve sabit bir biçim değildir: Bir defaya mahsus olan, kurulup sonra da kendi haline terk edilmiş bir mekanizma değildir. Eğitim, bütün siyasi ve sosyal gelişmelerle bağlantılıdır ve sorunlar genişledikçe ve yenilendikçe yenilenmeli ve genişletilmelidir.”

“Fransa’yı eğitmemiz gerekiyor: Daha otuz dört yıl önce, despotizmin anavatanda yol açtığı korkunç felaketlerin ertesi günü, cumhuriyetçi partiden yüksek bir haykırış yükseldi: Fransa’yı yeniden inşa etmeliyiz; aydınlanmalı, eğitilmeli. Zorbalık, cehaletin kızı ve anasıdır, daha doğrusu cehaletin kendisidir. Çünkü bütün iradeleri tek bir iradeye tabi kılmak, ülkenin bütün aktif gücünü bir hanedanda ya da bir kastta toplamak, en azından kamu işlerinin yürütülmesinde vatandaşların zekâsını işe yaramaz hale getirir ve işe yaramaz bir organın çürümesi ve körelmesi bir yaşam yasasıdır. Özel çıkarların çok çeşitli ve bu kadar ateşli olduğu karmaşık toplumlarda, bu çıkarların yönetimine uygulanan zekâ yaşayabilir. Ve yüzeysel bir gözlemci, köle bir ulusta, ilk başta, düşüncenin azaldığını gözlemlemez. Ne var ki kent yönetiminden ve ulusal yaşamın yönetiminden dışlanan herkesin zekâsı, en yüksek amacını ve en güçlü kaynağını hep birlikte yitirmiştir. Ve bir kriz ortaya çıkar çıkmaz, olaylar karşısında yeterli değildir.”

“Her yurttaşa kamu işlerinin yürütülmesine müdahale etme hakkını veren ve onun için bir görev yaratan, onu sürekli olarak bir fikir ve iradeye sahip olmaya zorlayan cumhuriyetçi özgürlük, bu nedenle, tüm insanlarda, düşünce gücüne, irade gücüne sürekli bir çağrıdır. Bu nedenle o, büyük ve evrensel bir eğitimcidir.” (s.142)

“Demokrasi ve laiklik iki özdeş kavramdır. Demokrasi nedir? İlkenin uygulanmasını keyfi olarak kısıtlayan, ancak ilkenin kendisini mükemmel bir şekilde gören Royer-Collard onun belirleyici tanımını yaptı: ‘Demokrasi, hakların eşitliğinden başka bir şey değildir.’ Şimdi şu ya da bu vatandaşın şu ya da bu inanca, şu ya da bu dine bağlılığı onun için bir ayrıcalık nedeni ya da utanç kaynağıysa hakların eşitliği yoktur. Demokrasi, sivil, siyasal ya da toplumsal yaşamın hiçbir eyleminde hukuken din sorununu içermez. Bütün vicdanların, bütün inançların, bütün dinlerin tam ve gerekli özgürlüğüne saygı duyar, güvence altına alır ancak hiçbir dogmayı toplumsal yaşamın kuralı ve temeli yapmaz. Yeni doğmuş olan çocuğa, yaşam hakkını tanımak için hangi mezhebe ait olduğunu sormaz ve onu otomatik olarak herhangi bir kiliseye yazmaz. Vatandaşlara, bir aile kurmak istediklerinde ve aileyle ilgili tüm hakları tanımak ve garanti altına almak için evlerinin temeline hangi dini koyduklarını veya içine bir tane koyup koymadıklarını sormaz.” (s.145)

***

Uzun sözün kısası: Laik okul ve laik yargı olmadan laik devlet olmaz. Olmaz ama AKP iktidarının selefi hırsı laik Cumhuriyeti iğdiş ediyor. Ama bilmiyor ki demokrasi bir gün bunun hesabını sorar.


1 Gilles Candar, Biblis İnédit.

Yazarın Son Yazıları

DEM’in isterim de isterimleri...

Basında yer alan en önemli ortak haber: Öcalan için “özgürlük” talebi; MHP lideri Devlet Bahçeli’nin açıklamalarıyla başlayan “terörsüz Türkiye” sürecinde DEM Parti de TBMM’deki komisyona raporunu sundu.

Devamını Oku
23.12.2025
Devri sabık yaratmak (2)

Cumhuriyet Halk Partisi genel başkanı genç Özgür Özel’in, Çatalca’daki açık hava konuşmasında, “coşkun kalabalığa seslenirken” rütbeleri sökülerek TSK’den atılan teğmenler hakkında “Teğmenlere rütbelerini takacağız” dediğini televizyonda duyunca şimdi yazdığım gibi “Aferin aslanım” dedim ve alkışladım.

Devamını Oku
21.12.2025
Gunnamak

“Doğurganlık hızı felaket!” Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan, Saray’da yapılan Aile ve Kültür-Sanat Sempozyumu’nda, doğurganlık hızının “felaket düzeyine indiğini” söylemiş.

Devamını Oku
19.12.2025
Atatürk’ü örnek verip...

1 Ekim 2025 günkü Sözcü gazetesinin 11. sayfasında şöyle bir haber yayımlandı:

Devamını Oku
16.12.2025
Piliç değil bilinç

İnsanın kendisine sorduğu “Ben kimim” sorusu ve bir sorgulayıcının ona sorduğu “Sen kimsin” sorusu, gerçek anlamda, o kişiye varlığının adresini sormaktan başka bir şey değildir.

Devamını Oku
14.12.2025
MHP’li Semih Yalçın’a cevap

7 Aralık 2025 günü yayımlanan ve MHP’nin siyaset dağarı ile tarzını tasvir ettiğim “Vehim denen şey” başlıklı yazıma partinin genel başkan yardımcısı ve yazıda adı geçen kişinin (Semih Yalçın) tepki göstereceğini kuşkusuz tahmin ediyordum.

Devamını Oku
12.12.2025
Tek parti=Cumhuriyet

Tarih cahilleri ve tarih inkârcıları için bir kez daha okunması için dökümlü bir şekilde ve tekrar yazıyorum:

Devamını Oku
09.12.2025
Vehim denen şey

1. Gerçekte var olmayan fakat var olduğu sanılan, varmış gibi tasarlanan düşünce ve zan.

Devamını Oku
07.12.2025
Ekümeniklik mavalı

Şu kavanoz kıçlı dünyada her nesnenin, olgu ve olayın bir tanımı vardır.

Devamını Oku
05.12.2025
Kürtçe güçlendirilecekmiş...

Kürtçe güçlendirilecekmiş, hatta kalıcılaştırılacakmış.

Devamını Oku
02.12.2025
30 Kasım 2007

Gelecek yıllarda adını sık sık anmak zorunda kalacağımız Prof. Dr. Engin Arık (14 Ekim 1948) 30 Kasım 2007 günü (nedeni kuşkulu) bir uçak kazasında ekibiyle birlikte aramızdan ayrılmıştı.

Devamını Oku
30.11.2025
3 Kasım 2002’yi hatırlamak!

3 Kasım 2002 günü olanı, olanları aramızdan kaç kişi anımsamakta?

Devamını Oku
28.11.2025
Eski defterler...

Eski defterler son derece önemlidir.

Devamını Oku
25.11.2025
AKP’yi iktidara getiren seçim

1 Kasım 2002 günü “İki gün sonra 3 Kasım 2002” başlığıyla Hürriyet gazetesinin Avrupa baskısında...

Devamını Oku
23.11.2025
Devri sabık yaratmak

Devri sabık yaratmak, Türkiye siyasi tarihinde yeni gelen yönetimin/iktidarın, kendinden önceki dönemi sorgulaması, hesap sorması vb. anlamında kullanılan ifadedir.

Devamını Oku
21.11.2025
Toplu iğne ve nankörlük

Basında yer alan haberlere göre, Cumhuriyetin kuruluşunun 102. yıldönümü münasebetiyle savunma sanayisindeki gelişmeleri anlatan AKP genel başkanı ve Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan, “Dünya genelinde satılan her 100 İHA’dan 65’ini biz tedarik ettik, 180 ülkeye ürün ihraç ettik. Sizleri 25 yıl geriye götürmek istiyorum, ülkemizde bir toplu iğne üretebiliyor muyduk” demiş.

Devamını Oku
18.11.2025
‘Entel-dantel Özdemir Bey’in itirazı

“Eşit anayasal vatandaşlık...

Devamını Oku
16.11.2025
Bir veda için adagio*

Değerli okurlar, bir terslik yüzünden 28 Mart 2025 günü yayımlanan bu yazıyı bir kez daha okumak zorunda bıraktığım için lütfen bağışlayın beni.

Devamını Oku
14.11.2025
Karakuşi siyaset

Kuzey Kıbrıs’ta cumhurbaşkanlığı seçimini ana muhalefetin adayı Tufan Erhürman’ın kazanmasının ardından, genel kanıya göre, MHP lideri Devlet Bahçeli önemli bir açıklama yaptı.

Devamını Oku
11.11.2025
İşin aslı

Kürtçülerin, Türkiye’nin demokrasi bağlamında atacağı ilk adımın “ilkokuldan üniversiteye Kürtçe anadilde öğrenim hakkının anayasada yer alması talebinin yerine getirilmesi” olduğunu biliyoruz.

Devamını Oku
09.11.2025
Bir kez daha emriniz olur!

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Devlet Bahçeli’nin “terörsüz Türkiye” süreciyle ilgili olarak düşüncelerini eleştiriyor.

Devamını Oku
07.11.2025
Kurtarıcının adı toryum (3)

CERN’in (European Center for Nuclear Research-Avrupa Parçacık Fiziği Araştırma Merkesi) evrenin oluşumuyla ilgili olarak yapmaya başladığı deney Türkiye’yi birden bilim dünyasının göbeğine getirdi.

Devamını Oku
02.11.2025
Kurtarıcının adı toryum (2)

Özdemir İnce: Uranyum bu kadar belalı bir madde, tehlikeli, radyasyon yayıyor.

Devamını Oku
31.10.2025
Dreyfus A la Turca

Hüseyin Gün 4 Temmuz 2025 günü tutuklandığına göre işlem çok daha önce başlamış olmalı. Demek ki Merdan Yanardağ’ın casusluğu (!) o günden çok daha önce belli olmuş olmalı. Öyle değil mi? Gecikme operasyon icabı mı aceba? Yoksa kerrat cetvelini (çarpım tablosunu) bilmeyen kasap hali mi?

Devamını Oku
28.10.2025
Kurtarıcının adı toryum (1)

21 Ekim 2025 Salı günü yayımlanan “Toryum dedikleri şey” başlıklı yazımla “toryum” adlı ender elementle tanıştınız.

Devamını Oku
26.10.2025
Bir kez daha toryum denen mucize

Gazetelerde, kitaplarımda yayımlanmamış yazı(lar) da var zulada.

Devamını Oku
24.10.2025
Toryum dedikleri şey

Ülkemizde edebiyattan en ince bilimlere kadar tuhaf bir alışkanlık vardır.

Devamını Oku
21.10.2025
Dilini eşek arısı soksun!

Eşek arısının nasıl soktuğunu çok iyi bilirim.

Devamını Oku
19.10.2025
UYANIN

Uyanın, uyanın artık, ey yitik insanlar!

Devamını Oku
17.10.2025
Yerçekimi

Yerçekimi denen şeyi ben bulmadığım için ortak mal Vikipedi’ye başvurarak tanımını bilginize sunuyorum.

Devamını Oku
14.10.2025
Sorumluluk

Biraz önce en küçük kardeşim Bülent telefon etti.

Devamını Oku
12.10.2025
Comandante Che Guevara

Deniz kıyısına oturup da denize girmediğim, içki içtiğim günler.

Devamını Oku
10.10.2025
Sisifos olarak

Okuyacağınız yazı 6 Eylül 2020 günü gazetemizde yayımlanmış.

Devamını Oku
07.10.2025
Gündelik hayat ve kuralları

Uzun süredir, gündelik hayatın türlüsüyle, sağlık işleriyle, bilgisayarımla, internetle, telefon santralcılarıyla, sekreterlerle başım hiç de hoş değil.

Devamını Oku
05.10.2025
Yürrü kerreste müdürü

Mersin’de, çocukluğumda, o zamanlar adı Bozkurt olan caddenin üzerindeki Büyük Çıkmaz Sokak’ta (artık çıkmaz değil) otururduk.

Devamını Oku
03.10.2025
Düşman bile yapmaz

Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, doğal zenginlikleri ve tarihi mirasıyla dünya çapında ilgi gören Muğla’nın, rant uğruna tehdit altında olduğunu söyledi.

Devamını Oku
30.09.2025
Müslüman birey yoktur*

Defterlerimden birine yazdığım ancak kaynağını yazmayı ihmal ettiğim alıntı şöyle...

Devamını Oku
28.09.2025
Zırva tevil götürmez (2)

Zırvalıkla ilgili ilk yazıyı 29 Ağustos 2025 günlü Cumhuriyet gazetemizde yayımlamıştım.

Devamını Oku
26.09.2025
RTE ne yapmak istiyor?

Basından bir haber: “Kabine toplantısı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Beştepe’deki sarayında toplandı. Saat 14.30 sıralarında başlayan ve iki saat süren toplantıda, PKK’nin sembolik silah bırakma töreni ve Meclis’te komisyon kurulması çalışmalarıyla devam eden süreç, orman yangınları ve Gazze gibi başlıklar görüşüldü. Toplantının ardından konuşan Erdoğan, CHP’ye seslenerek ‘Siyasette pek çok şeyin kazası olur ama süreci yokuşa sürmenin affı olmaz. Süreç, özellikle ana muhalefet partisi için geçmiş günahlarına kefaret olabilecek bulunmaz bir fırsattır’ dedi.”

Devamını Oku
23.09.2025
Emekliler ve iktidar

Televizyonların emeklilerin hal-i pür melalini tanımlayıp aktarmak için seçtikleri insanların neredeyse tamamı garip bir ruh durumu içinde.

Devamını Oku
21.09.2025